5 Ağustos 2012 Pazar

Sile Sile

İyisiyle kötüsüyle, daha çok da sevabıyla, Galatasaray taraftarı için yüzlerin güldüğü bir sezon sona ermişken, birden Oktay Mahmuti'nin ayrılığı ile ürperiverdi yazın bu sıcak günlerinde armaya gönül verenler. Resmi siteden olsun, başkanın demeçlerinden olsun bu ayrılıkla ilgili merakları gideren bir açıklama duymadık, okumadık lakin dedikodu kazanları bir "küfür" mevzusunu kaynattılar, fokurdattılar meydanı boş bulmuşken. Oktay Hocanın ağzından da bir demeç işitmesem de, Fatih Altaylı'nın köşe yazısından okuduk bu küfür bahanesinin gerçek olmadığını. Sebebi ne olursa olsun, Mahmuti'nin ayrılığı sonrası Galatasaray'da 2 yıldır kurulan bina birden çöküverdi, sevilen basketbolcular gitti, oluşturulan sinerji kayboldu gitti. Şimdi Ergin Ataman'la "yepyeni" bir takım kurulmaya çalışılıyor, yeni transferler yapılıyor, para harcanıyor, bakalım neler olacak, ama hislerim karamsar...

Taraftarın basketboldaki sevgilisini silen başkan Ünal Aysal, rivayet odur ki aynı sevdalıların futboldaki "adamı" Melo'yu da silmiş defterden. Kulübün en zirvesinde yer alan kişi başkan, yönetimle oturup konuşurlar, karar verme mekanizması kendisinde, Melo'yu siler, çilek getirir lakin futboldan biraz anlıyorsak, "çilek" yerine bu takıma tek gerekenin "pitbull" olduğu o kadar açık ki. Geçen sene kazanılan şampiyonlukta Melo'nun payı saha içinde Selçuk'la beraber orta sahada gösterdiği mücadeleden ve attığı kritik gollerden ibaret değil. Brezilyalı oyuncu kavgaya girerken yanında görüp gözü kapalı mevzuya "dalacağın" türde bir kişilik, dosta güven verirken, rakibe korku salmakta, hırçın kişiliği ile pes etmeyen yapısı, takıma özgüven aşılarken, taraftarı da oyunun içinde tutabiliyor... Şimdi Melo'nun alternatifleri yazılıp çiziliyor medyada, "pitbull"dan daha da yeteneklisi, daha da ucuza alınabilir ama "o ruh" var ya o, gelecek futbolcularda zor bulunur, bu da silinmesin diye "tükenmez kalemle" yazıla...

Mahmuti "küfür?!" sebebiyle silindi, Melo "naza çekti" silindi, ama untulmamalı ki kimse baki değil bu kulüpte, yarın öbür gün gelecek sıkıntılı sonuçlar sonrası bugün "büyük başkan" diye bağıran bu tribünler, "istifa" diye de bağıracaklardır. Kime bağırmadılar ki, rahmetli Canaydın'a da mendil sallandı, "Saat kaç? 20.45" Adnan Polat'ı da tepetaklak etti sahanın dışındakiler... Şimdi sen siliyorsun ya, yarın sile sile sen de çekip gidebilirsin buralardan sayın başkan...

2 yorum:

Kalemime Keder dedi ki...

Medyada o kadar çok melo transferi ile ilgili yazılıp çiziliyor ki.. Melo hakkından fazlasını istiyor havası yaratılmaktan ibaret yazılarla dolu tüm haberler..

Mondragona 2 kuruş fazla para vermemek için takımdan gönderen zihniyetle şu an melo için yapılan aynıdır benim gözüm de taraftar istiyor takımın ihtiyacı var ancak başkan siliyorsa yazık..
Ben çilek filan istemiyorum arkadaş meloyu bu takımda forması için rakibi ısıran rakibe kök söktüren o hırçın adamı istiyorum.. çilek kendisinin olsun melosuz bir sezonda Galatasaray hiç de o kadar kolay lig sürdüremez şampiyonlar ligin ni saymıyorum zaten..

koray dedi ki...

Melo konusunda sonuna kadar katılıyorum, hatta eksiği var fazlası yok. final de süper olmuş, kaleminize sağlık.

Blog Widget by LinkWithin