Başlamaya çalışıyorum...Bir plan belirledim kafamda..Konular filan saptandı...Bir de ilham gelse de yazsam, ah ah...
18 Ağustos 2007 Cumartesi
u/M #2 Geliyor..Ama çok yakında değil...
16 Ağustos 2007 Perşembe
Slaven Koprivnica vs Galatasaray SK
- Beyaz forma hoş güzel de, isimlerin ve numaraların yazıldığı font hiç te hoş değil nedense..Bir de sırtında ismin üstünde, hangi geometrik şekle benzer bilemediğim bir kırmızı var ki, kim koymuş neden koymuş...Herşeye rağmen, UEFA da beyazın farklı bir anlamı var...
- Takımda saçı sakalı dağınık futbolcu modası mı türüyor ne...Servet'in imaja bir ad vermeyi düşünüp duruken, kalecimiz sağ olsun onu aratmıyor...Hele bir de siyah kaleci kazağı giymiş ki, tam kapamış kendini..Feldkamp, bu imaj olayına da el atar yakında...
- Adamlar UEFA yolundalar ama stada bakınız..Tek tribünlü...Ne kale arkası ne karşı tribün...Tuhaf geldi...
- Volkan, Prekazi'nin izinde mi yoksa...Değişik vuruyor..Yerden vuruyor ve tam da sol alt köşeyi vuruyor...Özlemişiz böyle şutlar görmeyi.. Vur be Volkan, vur...Kim tutar seni...
- Adamların bir antrenörü var, Fatih Hoca'nın kopyası sanki..Bir otur biraz yerine be hoca...Yok, yok, dakka oturmadı...Severiz sayarız heyecanlı antrenörleri...
- Servet, başka ülkede olsan "servet" versen topçu olamazdın ama burada herşey mümkün...Nasıl dalıosun öyle freni patlamış kamyon gibi, ya maçın sonlarına doğru dozer gibi toprağı kazman yok mu...Devam...
- Şaş, bi şaşırdı kendi...Neden hakeme sarılırsın be kardeşim...
- Bu Volkan ile Barış iyi topçular olacaklar...Serkan'ı da aradı gözler ama Kalli Hoca, oynatmadı...
- ultrAslan Avrupa, hoş bir el emeği göz nuru bez pankart yapmışlar...Tebrikler...Branda pankarta karşı bez pankart kültürü...
UEFA: "Galatasaray lead UEFA Cup way"
Tesadüf dediler, şans dediler..Dediler de dediler...Ama "gerçekleri tarih yazıyordu" ve tarihe adını yazdıranlar unutulmaz..
UEFA resmi sitesine de şöyle bir şey koymuş:
Güzel bir jest...Degil mi?
Galatasaray'da Mutluyum
Tomas: "Şampiyonluğu hakettik"
Şampiyon olmak nasıl bir duygu?
TOMAS: Bunu kelimelere dökmek gerçekten çok zor. Eğlenmeyi, sevinmeyi hakettik. Ancak Fenerbahçe'yi de alkışlamak gerekir. Onlar da olabilirdi. Biz şampiyon olamasak da başarılı sayılırdık.
TOMAS: Fenerbahçe'de de aynı başarıyı yakalamıştım. Ancak benim kariyerimde bu şampiyonluğun ayrı bir yeri olacak. Çünkü, son ana kadar heyecan sürdü. Bize kimse sezon başında şans tanımıyordu. Bir mucizeyi gerçekleştirdik.
TOMAS: Evet. Çok sıkıntı yaşadık. Paramızı alamadık. Ancak mücadeleyi bırakmadık. Burada profesyonelce değil amatörce hareket ettik. Belki de şampiyonluk bu nedenle bu kadar önemli. Çünkü, yerimizde başkaları olsa çeker giderdi.
Bu sezon için unutamadığın maç hangisi?
TOMAS: Beşiktaş maçını unutamam. Çünkü, Hasan Kabze son saniyelerde o golü attığı anda bütün takımın olduğu gibi benim de inancım arttı ve kendi kendime `Galiba şampiyon oluyoruz' dedim.
TOMAS: Hayatımın en uzun dakikalarıydı. Bir türlü geçmek bilmeyen bir maçtı. Heyecan, stres ve gerilim vardı. Ancak sonunda gelen coşku herşeyi unutturdu.
Başarının formülü sence nedir?
TOMAS: Arkadaşlık, istemek ve inanmak. Bizde fazlasıyla olan şeyler bunlar.
Kimi zaman yaptığın hatalar nedeniyle eleştirildin. Özellikle de Fenerbahçe maçında. Bu eleştirileri nasıl karşılıyorsun?
TOMAS: Kazanmak nasıl bir kişiye mal edilmemeliyse, kaybetmek de öyle. Bireysel hatalar her zaman olabilir. Önemli olan bunu tekrarlamamak. Ben kendini başarılı buluyorum. Zaten hoca güvenmese formayı vermez. Ayrıca maçlardan sonra ne gazeteleri ne de televizyoları takip etmiyorum.
TOMAS: Ayrılmam için bir sebep yok. İstanbul'da ve Galatasaray'da mutluyum. 2009'a kadar da sözleşmem var.
TOMAS: Ayrılmak gibi bir niyetim olsa Türkiye'den ev almayı düşünmezdim. Dünya Kupası'nda forma giyiyor olmak sevindirici.
Favorim Brezilya. Onlarla aynı grupta olmak kötü. Ancak ümidimiz var.
Gule gule Tomas..Herşey için de teşekkürler...
5 Ağustos 2007 Pazar
A: Vefa nerde birader? B: Abi ben İstanbul'un yabancısıyım....
Bu kadar basit mi?
Bu "zihniyet"le bu kadar basit...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)