25 Eylül 2016 Pazar

Beşiktaş:2-2:Galatasaray


Maç önü ile başlayalım. Dursun Özbek'i "günahım kadar sevmem", önce bunu belirteyim ama "adamın" doğrularını da inkar edecek değilim. Bugün ilk defa bir Galatasaray Spor Kulübü başkanı taraftarla birlikte deplasman maçına gitti, Taksim Gümüşsyundan İnönü stadına kadar tribün liderleriyle kol kola yürüdü, ister buna PR çalışması deyin, ister samimi duygular deyin, inkar edilmeyecek tek gerçek başkanın halkın içine karışmasıdır... Özlemişiz bu duyguyu diyeceğim de, hiç yaşamadık ki daha önce...


Maça gelirsek, bu gece Vodafone Arena'dan beraberlik ile Florya'ya dönüyor Galatasaraylı topçular ama bilsinler ki aslında onlar Mayıs ayında Florya'da şampiyonluk coşkusu yaşayacak topçular olacaklar. Aldırmayın siz "lacivert" medyanın bu gece ve yarın yazacaklarına, Galatasaraylı topçular deplasmanda "harika" bir mücadele ortaya koydular. Kime karşı? Geçen senenin şampiyonuna karşı? Nerede? İlk derbi maçı olması gibi tarihi öneme sahip Vodafone Arena'da...
Tıka basa dolmuş tribünlerde "ev sahibi" avantajlıdır, ilk 20 dakikada golü atar ve skoru lehine çevirir de, bu sefer "Bay Riekerink"in Galatasaray'ı golcüsü Eren ile öne geçiverdi. Eren, Caner'den seken topu boş kaleye yuvarladı ama golcüler böyledir, bazen rövaşata atarlar, bazen iki "kule" arasından kafa atarlar, bazen de defans bakarken aradan sıyrılıp boş kaleye yuvarlarlar meşin yuvarlağı.  Sadece gol değil, oyun olarak da Galatasaray ilk devre baskın tarafken, Sneijder ile farkı ikiye çıkmasını beklerken, Bruma transfer ücretini 3-4 milyar yukarıya çıkaran harika bir golle arkadaşlarını ve taraftarı devreye rahat yolladı.  Herkes içeri girerken Eren'in yediği tekme "es" geçildi de, bu da Ali Palabıyık'ın hanesine eksi not olarak yazılmıştır umarum.


Buraya kadar "Bay Riekerink" iyi ve dahi bir hocaydı da, Beşiktaş'ın 70lerde attığı iki "zoraki" gol sonrası mı "tukaka" oldu? Ey Galatasaray taraftarı, senin takımın gümbür gümbür geliyor, sen gözünün gördüğüne bak, televizyonlarda gazetelerde yazılanlara inanma, Mayıs ayında formanı bayrağını hazırla tura çıkacaksın. Aslında, o kadar da beklemeye bile gerek yoktu, son dakikada Josue topu Fabri'nin altından yuvarlasa, köşe yazarları yarınkı yazılarını tekrar yazdıracaklardı gazetedeki stajyerlerine, ama olmadı. Varsın olmasın, biz sahadan göğüsü önde, başı dik ve galibiyeti kaçırarak ayrılan bir Galatasaray izlemeyi özlemişiz.
Daha ligin 5.ci, yazıyla "beşinci" haftasındayız, bu takım her geçen gün üzerine koyuyor ve hedeflerine doğru emin adımlarla yürüyor. Tünelin ucunda şimdiden ışık göründü, bunu sadece biz değil, rakipler de görüyor ve etrafı "karartmaya" başladılar bile. Hocamıza sahip çıkalım, takıma inanalım ve 2017'de 5.ci yıldız için ilk adımı atalım.
Son söz Beşiktaşlı takipçilerimize, Fenerbahçe'nin "kovduğu" Gökhan Gönül ve Caner Erkin'i Beşiktaş ne maksatla aldı bilemem de, Süleyman Seba'nın oluşturduğu saygı duyulası Beşiktaş'ı Aziz Yıldırım'ın "nefret" edilen Fenerbahçesine benzetmek için ellerinden geleni yapıyor bu iki arkadaş. İçinize sindiriyorsanız ne ala... Afiyet olsun...


Stat: Vodafone Arena
Hakemler: Ali Palabıyık, Mehmet Cem Satman, Ceyhun Sesigüzel
Beşiktaş: Fabricio, Gökhan Gönül, Marcelo, Tosic, Caner Erkin, Hutchinson, Gökhan İnler, Olcay Şahan (Dk. 46 Abouakar), Oğuzhan Özyakup (Dk. 46 Talisca), Quaresma, Cenk Tosun (Dk. 85 Adriano)
Galatasaray: Muslera, Sabri Sarıoğlu (Dk. 78 Cavanda), Chedjou, Hakan Balta, Carole, Tolga Ciğerci, Selçuk İnan, Yasin Öztekin (Dk. 78 Josue), Sneijder, Bruma (Dk. 88 Sinan Gümüş), Eren Derdiyok
Goller: Dk. 8 Eren Derdiyok, Dk. 44 Bruma (Galatasaray), Dk. 73 Marcelo, Dk. 77 Cenk Tosun (Beşiktaş)
Sarı kartlar: Dk. 22 Sneijder, Dk. 65 Tolga Ciğerci, Dk. 83 Muslera (Galatasaray), Dk. 55 Quaresma, Dk. 90+3 Tosic (Beşiktaş)


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin