13 Ağustos 2017 Pazar

Güle Güle Wesley Sneijder


"Giden her sevgilinin ardından hep biz olduk el sallayan" bestesini söylerken nereden bilecektik Galatasaray formasını giyen en klas 10 numaralardan Wesley Sneijder için de göz yaşımızı içimize atarak, sinirden, öfkeden, çaresizlikten uykusuz gecelerde, Wesley'sizliğe alışmaya çabalayacağımıza.
Alışır mıyız?
İmkanı yok...
Felipe Melo'nun gidişi bile hale yüreğimizi sızlatırken, bir de Wes'in "acımasızca" parçalıdan koparılışı... Olacak iş mi?
Oldu...
Dursun Özbek başta olmak üzere, Igor Tudor'un isteği ile "ayrılık fermanı" yazıldı...

Berbat geçen sezonda, Galatasaray adına iş yapanlardan biriydi Wesley Sneijder ama onun karizması hem başkan Dursun Özbek'e, hem de yeni hoca Igor Tudor'a ağır gelmişti, sözünü esirgemezdi Hollandalı, "taşı gediğine koymakta" maharetliydi. Hal böyle olunca, "kellesi" koparılmalıydı"...

Ve Melo'da da izlediğimiz o bilindik senaryoyu tekrar uygulamaya koydular. Önce medyadaki "hatırlı" gazeteciler(!) vasıtasıyla maaşı konuşulmaya başlandı Sneijder'in "Galatasaray'ın en çok kazananıydı" ve Finansal Fair Play vardı. Oysa dertlerinin para olmadığı, yapılan transferlere harcanan milyonları görünce anladık. "Paragözlükle" lekemeleye çalıştılar 10 numarayı, "sallama tweetler attı gazeteciler ama 4.5 milyon euroyu bir kalemde bırakarak gitti Wesley...

O da yetmedi kilolu dediler, Ibiza'da açtığı mekanda "götü göbeği şişirdi" dediler de sağlık kontrollerinden fotoğraf paylaşmaktan korktular, yalanları yüzlerine çarpılacak diye.
"Ne oynadı ki Sneijder, 17 asist yapmış, kaçtanesi gol oldu" diyerek Wesley'i itibarsızlaştırmak adına kendi cahillikleri ortaya çıktı, rezil oldular...
İstanbul'a geç gelmesi dert oldu ama onu da Dursun Özbek yalanladı, "İzinlidir Wesley" dedi, neden mi dedi, yalanları yatsıya kadar sürmüyordu başkanın, sosyal medyada rezil rüsva oluyordu her gün neredeyse...

O kadar savaş açtılar ki Wes'e, topçuların gözünü korkuttular, tatlı-acı bir çok anıyı paylaştıkları arkadaşlarına "bir güle güle" demekten men ettiler... Bir tek Sabri vardı Sneijder'in Türkiye'ye veda ettiği dakikalarda yanında...

Tabii sadece futbolcular değildi Wesley'i yalnız bırakan, veda mesajı yazamayan, Galatasaray tribünlerinin lokomotifi ultrAslan bile Wes'in gidişi sonrası "..." nokta yazarken, Semih Kaya için minnetler düzmüştü...

Bu kadar "dışlanacak" ne mi yapmıştı Wesley Benjamin Sneijder?

175 maçta 45 gol atmıştı...
8 kupanın kazanılmasında pay sahibi olmuştu...
Türk Telekom Arena'da Volkan'ı pek çok defa üzerken, "sağlı sollu" füzelerle "ayı avı" belgeseli çektirmişti...
İki gün süren maçta Juventus'lu Buffon'un belki de asla unutamayacağı golü kaydetmişti...

Ama bunlar sadece tabelaya yansıyanlarken, saha içinde duruşuyla ve tavırlarıyla Galatasaray'ın lideriydi Wesley Sneijder...
"Atara atar, gidere gider, onun adı Wesley Sneijder" di...

Ve maalesef artık ayrılık şarkıları dinlediğimizde, rakıyı kadehinin dibini gördüğümüzde aklımıza gelecek o koca yürekli adam ve o şahane besteye başlayacağız, belki sesimizi duyar gittiği uzaklardan diye:
"Fener ağlamaaaaa, Fener ağlamaaaaa"


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin