6 Şubat 2014 Perşembe

Tokatspor:0-3:Galatasaray


"Yakışmadı Galatasaray, ayıp ettin Mancini" diye sitemkar başlıklar atıyordu Tokat yerel medyası İtalyan hocanın uçağa bindireceği oyuncu listesini okuduktan sonra. Türkiye Kupasında eleme turlarını iç sahada da oynamanın avantajıyla "sek sek" misali atlayarak gruplara kalan bordo-beyazlılar, kuralar çekilip Galatasaray'la aynı gruba düşünce "Avrupa Fatihini" ağırlamanın telaşına düşmüşlerdi. Antalya, Elazığ tamam da Galatasaray gelecekti şehre, Drogba, Sneijder, Muslera, Melo, Burak, Selçuk ve diğerleri... Hani televizyonlardan izleyip, hayran kalınan topçular... Mancini'nin kupa maçlarında Süper Lig karşılaşmalarında şans bulamayan topçuları oynatması kararında "yıldızların" Tokat'a gelmeme ihtimaline karşı da Tokat valisi ve Tokatspor başkanı Galatasaraylı yöneticilere haber gönderip, oynasın oynamasın Drogba'yı şehirlerinde ağırlamak istediklerini belirtmişlerdi. Arzuları da aslında gerçekleşebilirdi, Bursaspor maçında sarı kart gören Didier Drogba nasılsa cumartesi Eskişehirspor'a karşı tribünde olacaktı, çarşamba Gaziosman Paşa stadına çıksa ne olurdu? Bruma ve Aydın'ın peşi sıra kupa maçlarında sezonu kapamaları İtalyan hocanın gözünü korkutmuş olabilir ki, "sıfır risk" hesabıyla Fil Dişili yıldızı kadroya almamıştır ama uçakta yer mi yoktu da Drogba'yı Tokat'a götürüp, o gün maça gelenlere bir ömür anlatacakları "Drogba, bir kupa maçı için Tokat'a gelmişti, ben de oradaydım" hikayelerini kursaklarında bıraktı.


6-0'lık Bursaspor galibiyetinin bonusu olarak pazar günü ter döken topçularını İstanbul'da "rahat" bırakan Roberto Mancini, Tokat'a ilk defa sarı-kırmızılı formayı giyecek yeni transferleri ve "Bu maçta da oynamayacaksa, Chelsea'ye karşı mı oynayacak?" sıfatındaki yedekleri götürmüştü. İdman maçında bile belki aynı takımda oynamayan on bir topçuyu maç listesine yazmış ve "Buyurun saha sizin, Galatasaray formasını hak edip etmediğinizi gösterin" demişti sarı-kırmızı atkılı çalıştırıcı. TT Arena'nın "zırt pırt" çimleri kalkan yumuşak zemininin aksine oldukça sert olan sahada, ilk on dakikada oryantasyon yapan siyah formalı sarı-kırmızılı topçular, "mekana alıştıkça" farklarını da ortaya koydular ve ilk yarıda Hajroviç ve Yekta'nın golleriyle işi bitirdiler. Devrenin rahat geçmesinde ev sahibi topçuların hocalarının bitmez tükenmez ikazlarına rağmen Galatasaray'dan "müthiş derece" çekinmelerinin de katkısı yadsınamaz. Galatasaray iki değil aslında üç gol attı soyunma odasına girmeden ama Real Madrid, Milan, Genoa, Tottenham alt yapılarında 12 yaşından beri yetişen Lucas Ontivero'nun üst direkten çizgi içine çarpan gtopunu yan hakem göremedi. Hiç hesapta yokken Florya'ya denemeye gelen Arjantinli beğenilip, ileriki yıllarda kullanılmak için transfer edilmişken, Tokat'a sergilediği oyunla parmak ısırtıverdi. Hatta, UEFA'ya ara transferde üç oyuncu bildirme kontenjanına Burdisso, Hajroviç ve Telles yazılmışken, "Bunlardan birinin yerine acaba Lucas yazılamaz mıydı?" sorusunu da akıllara getirdi.


"Dengesiz güçlerin mücadelesinde" ikinci devre beklenen Galatasaray'ın daha fazla gol atması ve ev sahibi takım taraftar grubu "60 Gençlik"in plaka numarası 60. dakikada yapacakları görsel şovdu. İkisi de gerçekleşti, önce balonlarla, konfetilerle şöyle bir coştu karşı tribündeki taraftarlar, topçuları biraz daha becerikli olsa o dakika gol sevinci de yaşayabilirlerdi, sonrasında da iki yeni transferin iş birliğinde, Hajroviç'in asistinde Veysel Sarı kaleci Mehmet'i bir vücüt çalımıyla "pazara yollayıp, boş kaleye topu yuvarlayıverdi. Ajax, Celtic maçlarında şans bulup, kendilerini gösteren İbrahim ve Emre Can gibi, Mancini'nin bir diğer gözdesi 2011 senesinde Gaziosmanpaşa'dan Hakan Şükür'ün veliahtı gözüyle transfer edilen Berk İsmail Ünsal da Alex Telles'in yerine oyuna girip, Galatasaray'da ilk golünü atacakken, Tokat doğumlu kaleci Mehmet "3-0 bu maça yeter" dercesine net bir pozisyonu kurtardı...


Futbolun dili birdir de daha birbirlerinin isimlerini bile ezberleyememiş futbolcuların kendilerinden daha alt klasmandaki rakiplerine karşı oynadıkları mücadeleden geleceğe yönelik sağlıklı veriler elde etmek mümkün değildir lakin sahada duruşları, top hakimiyetleri, pas tercihleriyle oyuncuların "kumaşlarının kalitesini" hakkında yorum yapabiliriz. İstanbul çocuğu olan Veysel'in adaptasyon sorunu çekmeyeceği hesaba katılırsa,  "yabancı sınırlaması"nı avantaja çevirerek Veysel, Eboue'den formayı kapabilir. "Kanayan yara "sol bek ve stoper için getirilen Telles ile Burdisso, ilk maçlarında kendilerine iş düşmediği için parlamadı belki ama "bu kadar parayla böyle şatafatla alınmışken" yerleri kadroda garanti gibi. Maçın istatistik yıldızı (bir gol bir asist) Hajroviç, soğuk kanlı ve özgüvenli duruşu, kaleyi yoklamaktan çekinmeyen tavrı ile isabetli bir transfer imajı yaratırken, oyunun parlayan yıldızı Lucas Ontivero'nun dripling yeteneği ve şutları Galatasaray taraftarını "hop oturtup hop kaldıracak" türden. İtalyan hoca bu hafta Eskişehirspor maçı kadrosuna genç Arjantinliyi alırsa kimse şaşırmasın, umarım o da bu şansını iyi kullanır...


Galatasaray:Ufuk Ceylan, Salih Dursun, Aurelien Chedjou, Guillermo Burdisso, Alex Telles (Dk.71 Berk İsmail Ünsal), Yekta Kurtuluş, Izet Hajrovic, Veysel Sarı, Emre Çolak, Lucas Ontivero (Dk.67 Umut Gündoğan), Umut Bulut (Dk.78 Koray Günter)
Yedekler: Aykut Erçetin, Ceyhun Gülselam, Koray Günter, İbrahim Çoşkun, Emre Can Çoşkun, Berk İsmail Ünsal, Umut Gündoğan
Tokatspor:Mehmet Dönmezdemir, Furkan Özyurt, Yaşar Kabakçı, Sebahattin Tanrıverdi, Gökhan Köseoğlu, Caner Turp, Rıdvan Gökçe, Güven Güneri (Dk.30 Serkan Doğan), Mutlu İlengöz (Dk.69 Emin Yalın), Mehmet Öncan, Abdullah Eryılmaz (Dk.46 Özgür Meriç Gayretli)
Yedekler: Bekir Öztürk, Berk Kal, Yavuz Başer, Serkan Doğan, Özgür Meriç Gayretli, Metin Çakmak, Emin Yalın
Sarı Kart: Dk.49 Veysel Sarı (Galatasaray)
Goller: Dk.25 Izet Hajrovic, Dk.40 Yekta Kurtuluş, Dk.83 Veysel Sarı (Galatasaray)

3 yorum:

heroruno dedi ki...

İyi hoş yazıyorsunuzda Drogba götürülmedi diye bir paragraf boyuncu Mancini ye giydirmek nedendir onu anlamadım. Son derece profesyonel bir insan Mancini ne yapılması gerektiyse öyle yaptı. Tokat ın gönlü olacak diye davranmak zorunda değil. Geçen attığım yorumuda sanırım beğenmediniz sizdede Terimsporluluk var belliki başka hiçbir mantık Mancini yi iğneleyip duyma gereksinimi duymaz çünkü.

ultras/Movement dedi ki...

@heroruno O paragrafta Mancini'ye "giydirecek" bir ima göremedim ben, sadece "götürülseydi, hatta oynamayıp tribünde oturtulsaydı" iyi olurdu, Anadolu futbolseverleri adına manasına gelen bir yazı yazdık. Evet, Fatih Terim sevgimiz, saygımız başka ama büyüklerimizden şunu da iyi öğrendik ki Galatasaray'ın başında kim varsa, onu desteklemek Galatasaraylılığın gereğidir...
Son olarak, içinde hakaret içermediği sürece tüm yorumları yayınlıyoruz, örneğin "Terimspor" yakıştırması da pek şık olmamış lakin yine de yayınladık...

heroruno dedi ki...

Şunuda belirtmek isterim futbolcuları yoran sadece maç değil seyahatler ve devamlı yer değiştirme durumlarıda var. Böyle uygun görülmüş anlaşılan ayrıca Drogba nında 3 gün izin aldığı söyleniyor. Terimspor lafınıda hakaret veya kırıcı olması amaçlı yazmadım hala o olaylara takılıp kalan insanlar var futbol böyle bugün var yarın yoksun tabi Türkiye de çok fazla koltuk sevdalısıda var kendi kellesi için birçoklarını arkadan bıçaklayanda ama olan oldu artık Mancini ve takımına tam destek olunmalı...

Blog Widget by LinkWithin