Trabzonspor:2-4:Galatasaray

"Mümkünse her maçta çok pozisyon bulmak istiyoruz. Bizim iyi oynamamızın nedenlerinden biri Trabzonspor'dur. Çünkü onlar da atak oynayan bir takım. Biz hücum isterken Trabzonspor, defans manasında bir şey yapmadı. O da hücum etmek istediği için güzel maç çıktı ortaya. Futbolu güzelleştirmekten ödün vermeyen iki takımın mücadelesiydi." şeklinde özetlemişti dünkü bol pozisyonlu ve 6 gollü heyecanlı mücadeleyi Galatasaray teknik direktörü Fatih Terim. Bir hafta evvel %61'e %39 topla oynama üstünlüğü kurup, ezeli rakibi Fenerbahçe'yi ceza sahasına hapseden Galatasaray, rakibinin 11 adamla "Çanakkale geçilmez"i oynaması ve forvet adamlarının "izahı mümkün olmayan" beceriksizliği sonrası sahadan mağlup ayrılmış, her şeyin galibiyetle ölçüldüğü "endüstriyel futbolda" maalesef ki güzel oyundan pek az bahseden olmuştu...

Yedi gün önce Fenerbahçe'ye karşı özellikle ikinci yarıda büyük baskı kuran Galatasaray'ın, Beşiktaş karşısında ikinci yarı oyundan düşen Trabzonspor'u "orta sahasının" fiziksel gücüyle "boğacağı" hiç de sürpriz olmayacak bir sonuçtu ve beklenen de oldu. Selçuk ve Melo'nun istekli ve baskıcı oyununa, Galatasaray'ın Hakan ve Eboue olmak üzere bekleri de eklenince, savunma yapmaktan ziyade "kafa kafaya çarpışmak isteyen" Trabzonspor defansı ve orta sahası arasında Necati ve Elmander daha rahat nefes aldılar ve Galatasaray ilk 5 dakikada 3 net pozisyon buldu ve maçın gidişatı o dakika belli oldu. Pozisyonlar yine yaratılıyordu ama golü atacak oyuncu aranırken, bu sene Galatasaray'ın en verimli transferi Selçuk sahneye çıkıyor, önce serbest vuruştan Tolga'yı avlıyor, ardından da Necati'nin kafasına "konduruyordu" topu. Erken dakikalarda 2-0 öne geçen Galatasaray, oyunun kontrolünü de eline alıyor ve Eboue'nin getirdiği Necati-Melo'nun paylaşamadığı topla içeri 3-0 önde giriyordu.

Sezon boyunca Colman'ın araya attığı toplarla Burak'ın koşularına gol ümitlerini bağlayan Trabzonspor, ligin gol kralının sahada bulunmaması sonrası "pozisyon fakiri" olurken, ikinci devre oyuna hareket getirmek için Halil ve Adrian'ın yerine Volkan Şen ve Henrique'yi alan Şenol Güneş, takımı Galatasaray yarı alanında daha efektif olmasını planlıyordu. Değişiklikler "meyvesini de veriyordu" ki, Colman'ın attığı golün sevinci daha bitmeden Eboue, tekrar farkı 3e çıkaran golü atınca, Karadeniz ekibinin de ümitleri tükeniyordu... Geri kalan 30 dakikada Fatih Terim, hafta içi Arena'da oynayacağı maç için Selçuk, Elmander gibi oyuncularını dinlenmeye çekerken, Şenol Güneş'in amacı farkı az da olsa eritmekti...

Normal sezonda rakibine 21 puan fark yapan Galatasaray'ın, deplasmanda aldığı farklı galibiyet iki takım arasındaki güç farkını da gözler önüne sererken, "Süper Final" grubunda da sarı-kırmızılıların İstanbul dışında oynayacağı son deplasman oluyordu... Mini turnuvanın yarısına gelinip, şike ve teşvikten onca şüphelinin bulunduğu ve kimseye tek bir ceza dahi verilmediği bir ortamda bu "işlerde" adı geçmeyen Galatasaray'ın silinen puanlarına rağmen "Fatih Aslanları" hala 5 puan öndeyse, Galatasaray'ın özlenen ruhunun da geri geldiği demektir bu...

Stat: Hüseyin Avni Aker
Hakemler: Bülent Yıldırım, Orkun Aktaş, Ekrem Kan
Trabzonspor: Tolga, Celustka, Giray, Mustafa, Cech (Dk. 74 Alanzinho), Zokora, Colman, Serkan, Adrian (Dk. 46 Henrique), Olcan, Halil (Dk. 46 Volkan Şen)
Galatasaray: Muslera, Eboue, Semih, Ujfalusi, Hakan Balta, Engin Baytar, Selçuk (Dk. 68 Riera), Melo, Emre Çolak (Dk. 73 Baros), Necati, Elmander (Dk. 60 Aydın)
Goller: Dk. 20 Selçuk, Dk. 22 ve 42 Necati, Dk. 62 Eboue (Galatasaray), Dk. 60 ve 85 (penaltıdan) Colman (Trabzonspor)
Sarı kartlar: Dk. 37 Colman, Dk. 51 Giray (Trabzonspor) Dk. 41 Semih, Dk. 83 Muslera, Dk. 84 Ujfalusi, Dk. 88 Aydın (Galatasaray)