15 Kasım 2020 Pazar

Bruno Akrapoviç Röportajı

 


Lokomotiv Plovdiv ile iki sene üst üste Bulgaristan Kupasını kazanan ve bu sene de Süper Kupa'yı müzesine götüren Boşnak teknik direktör Bruno Akrapoviç, Plovdiv'ten ayrılıp CSKA Sofya'ya imza attıktan sonra TV+ kanalına ilk röportajını verdi. Kırmızı-beyazlıların çiçeği burnunda hocasının görüşlerini u/M blog okurları için çevirdik:

- CSKA'daki göreviniz için sizi tebrik ediyoruz sayın Akrapoviç, ne kadar zamandır bu teklifi düşünüyordunuz?

"Her teknik adam gibi geleceğimi düşünüyordum ve bana yapılmış herhangi bir teklif yoktu. CSKA Sofya, perşembe gecesi Young Boys'la UEFA Avrupa Ligi maçı yaparken, devre arasında bana bir teklif geldi. Düşündüm, konuşmam gereken kişilerle konuştum ve teklifi kabul ettim."

- Yani CSKA'nın maçını izlerken teklifi mi düşünüyordunuz?

"Tabii ki. Kendi kendime nasıl hissedeceğimi düşündüm ve atacağım adımın benim geleceğim için olumlu olacağına karar verdim. Şimdi de eminim ki her şey çok güzel olacak."

- CSKA yönetimi görüşmelerde sizin aklınızı nasıl çeldi?

" CSKA yönetimi benim aklımı çelmedi, beni etkileyen şu dört harf oldu- CSKA... Böyle bir takımın başına geçmek hiç de kolay değil, taraftarın ve yönetimin sizden ne beklediğini biliyorsunuz ve ben de onlara nasıl yardımcı olacağımı çok iyi biliyorum. Bay Ganchev benimle oldukça ciddi bir şekilde konuştu ve gördüm ki ikimizin de hedefleri aynı doğrultuda."

- CSKA'nın şu anki takım kadrosu hakkında düşünceleriniz nelerdir?

"Büyük takımlarla kafa kafaya oynayabilen bir çok yetenekli oyuncuya sahip. Basel ve Roma maçlarında bunu gösterdiler. Daha da iyisini yapabileceklerini biliyorum."

- Bu sezon Lokomotiv Plovdiv'in başındayken CSKA'yı 2-1 yendiniz. Rakibi analiz ederken, CSKA'nın hangi zayıflıklarını gördünüz?

"Eski teknik adamlar ve onların çalışma prensipleri hakkında konuşmak istemiyorum, ben rakibe pek bakmam, ben oyuncularımla ilgilenirim. Onlara sahada herşeylerini göstermeleri için güven veririm. Her iki takımın da kapasitelerini biliyorduk ama eğer kazanma arzun ve isteğin varsa, çok başarılı olabilirsin, CSKA'nın Roma karşısında yaptığı gibi, o maçta CSKA kolayca maçı da kazanabilirdi."

-CSKA'nın oyununda neyi değiştirmek istiyorsunuz?

"Daha fazla özgüven, daha fazla özgürlük ve daha fazla atak futbolu seyrettirmek istiyorum."

- Bu sezon CSKA'nın en beğendiniz maçları hangileriydi?

"Basel'e karşı harika bir maç çıkardılar. Avrupa Ligi gruplara kalırken kazanıp, herkesi etkilediler."

- Bir taraftar olarak CSKA'da en çok beğendiniz oyunclar kimlerdi?

"Thiago ve Ali Sow'u beğeniyordum. Ayrıca Zanev, Mazikou, Keita, Sankhare, Ahmedov, Galabov, Antov, Jedderson çok iyi topçular. Umarım herhangi birini unutmamışımdır."

-Kış transfer sezonu yaklaşıyor. CSKA orda ne kadar aktif olacak?

"Bu bana ve oyunculara bağlı. Eğer onlardan istediklerimi yaparlarsa, eğer CSKA'ya layik bir performans gösterirlerse, değişiklik yapmaya ihtiyacımız olmayacak. Eğer olursa, bir şeyler yapacağız tabii..."

-Lokomotiv Plovdiv'ten oyuncu alma şansınız nedir?

"Bu konuyu hiç düşünmedim. Onların kendi oyuncuları ve kendi planları var. Herkes kendi oyuncusu hakkında kendisi karar verir."

- CSKA'da bir çok hücum oyuncusu var, sizce bu bir avantaj mıdır yoksa dezavantaj mı?

"Her ikisi de olabilir, sizin bakış açınıza bağlı olarak değişir. Eğer atak oynarsanız ve 5 oyuncu değişikliği izni varsa, sizin için çok büyük bir avantaj olur. Ama daha fazla oynamak isteyen mutsuz oyuncular da olabilir. Bütün herşey takımla, teknik adamın çalışması ve oyuncuların disipliniyle alakalı."

-Bir maç öncesi oyuncunuza onun kadroda olmadığını ya da yedek bekleyeceğini nasıl açıklıyorsunuz?

"Onun kötü olmadığını ama benim başka planlarımım olduğunu söylüyorum. Oyuncu kalitesi ile ilgili bir durum değil, benim fikirlerimle ilgili bir olay bir topçunun yedek kalması. Oyuncu bana idmanlarda onsuz olamayacağımı göstermeli ki ben de onu kadroya yazayım."

-CSKA'nın en büyük hedefi şampiyon olmak, bu sezon bunu başarabilir misiniz?

"Herşey mümkün. Bu bir yandan bize bağlıyken, bir taraftan da rakiplere bağlı. Eğer başarılı olabileceğimize inanıyorsa, şampiyon olmak için herşeyi deneyeceğiz."

-Ludogorets'i yendiniz. Onları uzun lig yarışında yenmek mümkün mü? Onların zayıf yanlarını gördünüz mü?

"Her takımın zayıf tarafları vardır. Lokomotiv Plovdiv, Ludogorets'e zayıf taraflarını gösterdi. Takımının güçlü taraflarını bilirsen, rakibin zayıf yönlerinden istifade edebilirsin."

- Lokomotiv, CSKA'ya ne kadar zorlu bir rakip olabilir?

"Lokomotiv kaliteli oyunculara sahip bir ekip. Bu oyuncuları seçen ve bir araya getiren bir kişi olarak onların yeteneklerini çok iyi biliyorum. Gerçekten ne kadar özel oyunculara sahip olduklarını biliyorum. Aldıkları sonuçlar tesadüfi değil. Belli bir plan ve program dahilinde çalıştık ve başarılı da olduk."

- CSKA, Avrupa Ligi gruplarında üç maç daha oynayacak. CSKA'nın gruptan çıkabileceğini düşünüyor musunuz?

"Eğer yapılacak bir şeyler varsa hala, biz bu şansı çöpe atmayacağız. Herkesi mutlu etmek için elimize gelen bütün şansları sonuna kadar kullanacağız."

- Ligde ilk maçınız Levski Sofya'ya karşı olacak, böyle bir derbiye nasıl başlayacaksınız?

"Üç puan için saldıracağız. CSKA'nın tek amacı bu olacak"

- Maç ilk defa seyircisiz olacak. Boş tribünlere bakış açınız nedir, sadece Bulgaristan'da değil, neredeyse bütün dünyada?

"Hocalar, oyuncular ve taraftarlar için berbat bir duygu. CSKA-Levski büyük bir derbi ve stadyumda hiç kimse olmayacak. Eğer yıllar önce böyle bir şeyi biri sizi söylese, onun normal olmadığını düşünürdünüz. Lakin, günümüzde durum bu ve malesef bunu kabul etmek zorundayız. Hiç kimse için kolay değil ama biz elimizden gelenin en iyisini yapacağız."

- Lokomotiv ile Levski'yi çok defa yendiniz. Mavilere karşı oynamak nasıl bir strateji gerektiriyor, ne tür bir rakipler?

"Çok şey değişti, bir çok oyuncu takımdan ayrıldı. Biri CSKA derbisi, öteki ise ligde sıradan bir Lokomotiv maçı onlar için. Her şey motivasyonla ilgili ve şimdi bizim amacımız üç puana konsantre olmak ve derbi dışında başka şeyi düşünmemek."

- Lokomotiv'deyken büyük maçların büyük hocası olarak nam saldınız. Siz de böyle olduğunuzu düşünüyor musunuz?

"Hayır, öyle olduğumu düşünmüyorum, Plovdiv'teyken yapmış olduğumuz bütün çalışmaların ürünü bu. Bu işlerin ne kadar zor ve baskı getirdiğini bir tek ben biliyorum. İşini iyi yapmak ve kendinle barışık olmak harika bir duygu."

- Lokomotiv'le üç kupa aldınız ve bütün bu maçlarda, Botev, CSKA ve Ludogorets, siz favori değildiniz. Kazanmayı nasıl başardınız?

"Bir final maçında eğer bir takım favori olmadığını düşünüyorsa, bu çok yanlıştır. Motivasyon, adrenalin, istek. Takım o zaman kazanmak istiyordu ve kazandı. O kadar."

- Oldukça sert disipline sahip olduğunuz söyleniyor. CSKA'lı oyuncular sizden korkmalı mı?

"Hayır. Disiplin denen olgu oyuncuların kendilerini anlamaları, hocalarının isteklerini bilmeleri ve kulübün kurallarına uymalarıyla ilgili. Eğer idmanın 8de olduğunu söylersek, bu disiplin değil, antrenmanın planlanmasıdır."

- CSKA, sizin kariyerinizdeki en büyük kulüp. Çalışmaya başlamadan aklınızda herhangi soru işareti var mı?

"Eğer aklımda endişe varsa, bu Bulgaristan'ın en iyi takımıyla ilgili değildir. Yeteneklerimi gösterebileceğim bir işi yaptığım için mutluyum ve aklımda da herhangi bir korku ve endişe yok."

- Son yıllarda, CSKA sıkça hoca değiştiren bir kulüp, çok uzuyn süreli görev yapamayacağınızı düşünüyor musunuz?

"Daha fazla kalacak birinin gelmesi için bu bir neden. Ben doğru kişi olduğumu düşünüyorum"

- Neredeyse bütün futbolculuk kariyeriniz Almanya2da geçti. Bir gün bir Bundesliga takımı çalıştırabileceğinizi hayal ettiniz mi?

"Herkes iyi bir kariyerin hayalini kurar. Eğer sonraki adım Bundesliga'ysa herkes mutlu olur. Ama ben bu kadar ilerisini ve geçmişi düşünmek istemiyorum. Ben sadece önüme bakıyorum."

- CSKA sizin gibi bir hoca için sıçrama tahtası olabilir mi? Sizin ne kadar hırslı bir hoca olduğunuzu biliyoruz ve CSKA tarihinde de yurt dışına giden bir çok Bulgar futbolcu var.

"Burada bir yanlış yapılıyor, ben CSKA'yı çok, çok büyük bir kulüp olarak görüyorum. Takımı sıçrama tahtası olarak görmek pek hoş bir tabir değil. Burada olmak oldukça eşsiz bir duygu ve ben burada çalışmaktan keyif alıyorum. Ben kulübü bir şeylerin arasındaki bir adım olarak görmüyorum, tam tersi harika bir şans olarak görüyorum. Burada olmaktan mutluyum."

- Üç sene içinde Bulgar futbolu hakkında ne öğrendiniz?

"Bir şeyler başarmak için futbolcular adına oldukça çnemli olan taktik antrenmanlar kadar sizin motivasyon ve isteğe de gerek duyduğunuzu öğrendim. Bu bir çok şeyi değiştirebilir."

- Bulgaristan'ı seviyor musunuz?

"Evet, hem de çok"

-En fazla neyini?

"Doğasını... İnsanlarını da. Harika yerlerde gezmeyi seviyorum. Boş zamanım olduğunda yürüyüş yapmaktan çok zevk alıyorum".

-2017'de Lokomotiv'in teklifini nasıl kabul ettiğinizi hatırlıyor musunuz?

"Hem de çok iyi"

-Peki nasıl oldu?

"Beni Hırvatistan'dan çok iyi tanıyan İvaylo Petev vasıtasıyla oldu. Teklifi bana iletti ve ben de Plovdiv'e gelip, yetkililerle konuşabileceğimi söyledim. İlk buluşma Sofya'da oldu ve çok çabuk kafalarımız uyuştu."

-CSKA'ya gideceğinizi duyduğunda Hristo Krusharski'nin tepkisi nasıl oldu?

"Çok mutlu değildi."

- Lokomotiv taraftarının bir kısmı sizi alkışlarken uğurlarken, bir bölümü de sizi hain olarak yaftaladı. Eski takımınızın taraftarına ne söylemek istersiniz?

"Neler yaşadığımı sadece ben biliyorum. Beni anlamalarını beklemiyorum zira anlayamayacaklar. Lokomotiv taraftarına, hem bana tükürenlere hem de bana başarı dileyenlere,  onları çok sevdiğimi söylemek istiyorum. Son olarak onlardan gözlerini kapayıp, ben ve üç kupa ile ilgili güzel şeyleri düşünmelerini istiyorum. Sonra gözlerini açıp, istediklerini yapabilirler."

- Siz kelimenin tam anlamıyla "Dünya İnsanısınız". Hırvatistan, Makedonya, Almanya, Cebelitarık,Bulgaristan'da çalıştınız. En çok nereyi sevdiniz?

"Bulgaristan"

- Şu an Bulgaristan'da çalıştığınız için söylemiyorsunuz bunu değil mi?

"Hayır, dediğiniz gibi bir çok yerde çalıştım ama buraya çok alıştım. Dili,m dilinize yakın, Bulgarca da öğrenmek istiyorum. İnsanlara kendime olduğu gibi saygı duymak istiyorum. Ve başarılı bir yönde ilerlemek."

- Kariyerinizde en çok hangi hocanın etkileri var?

"Wolfgang Frank ve Josip Kuze, Mainz'in iki hocası ki Kuze maalesef hayatını kaybetti. Ayrıca Ede Geier, Felix Magath ve Hermann Gerland gibi hocalardan da çok şey öğrendim."

- Ve şu anda Dünya'da en fazla beğendiğiniz hoca ki?

"Tottenham'la oynamadan önce, Pep Guardiola olduğunu zannediyordum ama maçtan sonra Mourinho'yu çok beğendim. Onunla konuştuktan sonra, oldukça alçak gönüllü olduğunu da gördüm. Evet Jose, ünlü ve özel ama aynı zamanda da bizim gibi sıradan bir kişi. Kendisini çok sevdim ve hayatında başarılar diliyorum."


- Mourinho'nun sizden 10 metre uzakta takımını idare ettiğini görünce ne hissettiniz?

"Onun da bir insan olduğunu düşündüm. Ona ilk olarak ne söyleyeceğimi soran bir arkadaşıma şöyle bir espiri yaptım: Ben Bruna, peki sizin adınız ne?

- Eğer Lokomotiv, Tottenham'ı yenseydi, şu anda Bulgaristan'da bir hoca olur muydunuz?

"Evet, neden olmasın. Büyük maçlardan çok şey öğrenildiğini biliyorum ama ayaklarınız da yere sağlam basmalı. Öğrenmeye devam etmeli ve bildiklerinizi oyuncularınıza aktarmalısınız. Öncelikle yaptığım işimi seviyorum ve sahaya çıkınca herşeyi unutuyorum. Oyuncularıma bildiklerimi verip, özel bir şeyler yapmayı seviyorum. Bazen de başarılı oluyorum."

-Mourinho dışında, Jurgen Kloop'la da buluşmalarınız oldu. Onlardan bahseder misiniz?

"Jurgen Kloop eşşiz bir hoca ve insan. Aynı hocalar bizi çalıştırdı."

-Yan yana , birlikte oynadınız, değil mi?

"Evet, üç yıl birlikte oynadık ve aynı hocalardan bir şeyler öğrendik. Onun ve benim oynattığım futbol tarzı Josip Kuze'den geliyor. Ben çok fazla bir şey yapamadım belki ama Kloop başardı.

-Mainz'te birlikte olduğunuz döneme dönersek, Kloop nasıl bir futbolcuydu?

"Çok sinirli. Nasıl ki şimdi saha kenarında oyuncularına bağırıyor, oynarken de öyleydi. Eğer bir pozisyon kaçırırsa, damarları patlayacak gibi olurdu, kalkar ve herkese bağırırdı."

- Bulgaristan'a gelmeden önce Bulgar futbolu hakkındaki izlenimleriniz nelerdi ve şimdi neler düşünüyorsunuz?

"Bulgaristan'a gelmeden önce, Bulgar futbolu hakkında bilgiye sahip değildim."

-Ama Bulgar takım arkadaşınız vardı, Tsanko Tsvetanov?

"Evet, hatırlıyorum. Bulgarları çok sevmişimdir. Vesselin Gerov benim çok iyi arkadaşımdı, Tsanko Tsvetanov da her zaman gülerdi, hep neşeli bir havası vardı. Bulgaristan'dan sadece onları tanıyordum, diğer kişileri buraya gelince tanıdım. Bulgaristan'ı seviyorum.

- Bulgaristan'da kaç arkadaşınız oldu?

"Bir çok, bana başarı dileyen bir çok gerçek dostum var. Onlara buradan da teşekkür etmek istiyorum".


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin