31 Aralık 2007 Pazartesi
30 Aralık 2007 Pazar
Kubi Abi Çözmüş Şifreyi
Transfere her yıl 5-6 milyon euro gibi küçük bir para ayırır Sevilla. Kimisi bunu cimrilikten zannedebilir ama aslı 'işbilirlikten' kaynaklanır bu tutumları. Şimdi 22 maçını izlediğim ve analiz ettiğim bu 'işbilir takımı' F.Bahçe nasıl yener ona bakalım...Ne kadar güzel söylemiş... 20 küsür maç izle takımı çöz... Futbol bu, o kadar basit!!... Grup maçlarında 5 galibiyet alırken kimse çözemedi bu İspanyolları, ama artık "Pandoranın Kutusu" açıldı... Neymiş, 4-4-2 oynamayacaksın... Duydun mu Ziko, çevirsene Samet, Brezilyalı anlamaz bizim dilimizden...
SEVİLLA 4-4-2'Yİ YAKAR!
Sevilla'nın rakipleri 4-4-2 oynuyorsa, orta sahanın ortasındaki 2 adam da iyi birer savunmacı özelliğine sahip ön libero değilse, o takımın canı yanıyor. Nitekim kazandığı 7 maçın 5'inde (Getafe, Valencia, R.Madrid, Murcia, R.Santander) rakipler sahaya 4-4-2 ile çıktı. Rakibin 2 santrforunun top çalma ortalaması da İspanya standardının altında kalınca Sevilla adama 'borcunu ödemeyen bacanak' muamelesi yapıyordu. Üstelik bu maçlarda Sevilla maç başına 3 gol attı. Kazandığı diğer 2 maçta rakipler 4-2-3-1 oynuyordu ama o rakipler Levante ve Recreativo gibi İspanyol liginin boğazlık takımları. Sonuçta 16 maçta atılan 28 golün 23'ü karşısında (4-4-2) dizilişi ile oynayan takımlara ve çoğunluğu, 'araya girerek top kazanma özelliği' fazla olmayan oyuncuların olduğu takımlardı bunlar. O zaman F.Bahçe ne yapmalı etmeli; bırakın başka takıma satmayı, Deniz-Aurelio ikilisini kuş sütü, kuru üzümle beslemeli. Özellikle Aurelio, 'doğru pozisyon alarak, rakibin pas vereceği bölgeyi önceden kapama konusunda' Avrupa'nın en iyileri içinde. Aurelio giderse bu kez Deniz-Selçuk ikilisi oynar ama bu ikili 'savunma çıkışı top kaybı' bakımından en sıkıntılı oyunculardır. O nedenle Aurelio'nun yerini ancak Yaya Toure, Xabi Alonso ya da Obi Mikel tarzı biriyle kapatabilir Fener. Aurelio'suz ya da Aurelio klasında bir adamsız Fener'in Sevilla'yı geçmesi, neredeyse mümkün değil.
Nakamura
Galatasaray SK-AS Roma
20-11-2001
GALATASARAY: Mandragon, Perez, Emre Asik, Bulent Korkmaz, Hakan Unsal, Capone, Bulent Akin(Fleurquin), Ayhan, Hasan Sas, Sergen, Umit Karan (Arif Erdem)
Yedek: Kerem, Serkam, Victoria, Suat, Vedat.
T.Direktör: Lucescu.
ROMA: Antonioli, Zebina (Fuser), Samuel, Aldair, Cafu, Tommasi (Cassano), Emerson, Lima (Assuncao), Candela, Totti, Batistuta.
Yedek: Cejas, Cufre, Siviglia, Tomic.
T.Direktör: Capello.
Hakem: Colombo (Fra)
Goller: Perez(22), Emerson(90+2)Football is Coming to Kuwait
Agency: hasan & partners, Finland
Copywriters: Eka Ruola, Paul Hicks
Art Director(s): Nono Alakari
Photographer(s): Magnus Rossander
Account director: Timo Julkunen
Prod.planner: Laura Schmedes
Advertiser's supervisors: Timo Everi, Riham Al Ayyar
Hangi Forma Mevzusu
7- Eski forma, amatör spor ruhunu temsil eder...
Yeni forma, endüstriyel futbol anlayışının yansımasıdır...
29 Aralık 2007 Cumartesi
Chelsea'den 70 Milyon Euro
C.Ronaldo 2008'de Madrid'te Mi?
Juventus-Banega Dirsek Teması
2008 Top 20
Denilson, 19, Arsenal, midfielder
Macauley Chrisantus, 17, Hamburg, striker
Lorenzo De Silvestri, 19, Lazio, defender
Franco Di Santo, 18, Chelsea, striker
Giovani dos Santos, 18, Barcelona, striker
Stevan Jovetic, 18, Partizan Belgrade, striker
Bojan Krkic, 17, Barcelona, striker
Toni Kroos, 17, Bayern Munich, midfielder
Lucas Leiva, 20, Liverpool, midfielder
Lulinha, 17, Corinthians, midfielder
Alexandre Pato, 18, AC Milan, striker
Gerard Pique, 20, Manchester United, defender
Ivan Rakitic, 19, Schalke, midfielder
Adel Taarabt, 18, Tottenham, midfielder
Carlos Vela, 18, Arsenal, striker
Theo Walcott, 18, Arsenal, striker
Sergio Aguero, 19, Atletico Madrid, striker
Ever Banega, 19, Boca Juniors, midfielder
Karim Benzema, 20, Lyon, striker
28 Aralık 2007 Cuma
Çekilsene be Kadın #11[29-30Aralık]
17:00 Chelsea - Newcastle United (Fox)
17:00 Celtic - Gretna (Business)
19:20 Coventry City - Ipswich Town (Business)
30 Aralık Pazar
13:30 VVV Venlo - Ajax (Business)
15:30 PSV Eindhoven - NAC Breda (Business)
18:00 Manchester City - Liverpool (Fox)
Kaynak
"Giorgio Armani, formalar, blucinler" Bilgin Gökberk
Sorun milli formamızın renklerinde değil...
Dizaynında.
Dizayn çok sıradan.
Albenisi yok.
Özen gösterilmemiş.
Basmakalıp hazırlanmış.
* * *
Galatasaray'ın, Beşiktaş'ın, Fenerbahçe'nin klasik formaları da milli takımınkinden farklı değil.
Diğer takımlarınki de.
* * *
Kulüp başkanlarının, yöneticilerinin, genel giyim tarzına bakın...
Anlarsınız kulüplerinin formalarının niye bu kadar zevksiz olduğunu.
* * *
Türkiye'de 400 küsur futbol yorumcusu var.
Haftada, ortalama her biri bir yorum yazsa, eder 400 yorum.
52 haftada 20 küsur bin yorum...
Bir tane "bu forma şık" diyen bir yorum veya yorumcu var mı?
Yok.
Hem şık forma yok, hem de şıklığa önem veren.
Kadın yorumcular bile sistemlere, taktiklere takılıyorlar.
* * *
Forma sade olmalı.
Basit.
Renkler birbirinden bağımsız olmalı, iç içe geçmemeli.
Ama çarpıcı olmalı.
Çarpmalı.
"Beni al" demeli.
* * *
İtalya'nın modacıları 90'ların ortasında, milli takımlarının formasına el attılar.
En seksi forma seçildi 98 Dünya Kupası'ndaki forma.
Üst aynı mavi üsttü, şort da aynı beyaz şort...
Değişen dikimi, kesimi, kumaşıydı.
Özen gösterilmişti.
Vücudu sarıyordu.
* * *
Kadınların en çok ilgisini çeken takım, İtalya oldu o kupada.
Futbolları her zamanki gibi tatsız tuzsuzdu.
Forma çok şıktı.
* * *
Yüzlerce, binlerce, on binlerce jean markası var.
Uzaktan bakıldığında, hepsi birbirinin aynı gibi.
Altı üstü mavi kotlar.
Peki gerçekten öyle mi?
* * *
Her sene iki model çizdirip, iki milyon dolar verdikleri stilistleri var, önemli jean üreticilerinin.
Enayi mi onlar?
"Alt tarafı kot"a bu kadar para verilir mi?
Giyince diğerleriyle arasındaki farkı fark ediyorsunuz. Giyince fark ediliyorsunuz.
* * *
Sizi de belki yolda çevirip "bu jeani nereden aldınız?" diye soran olmuştur.
İşi biliyorsanız.
Beni çok çevirdiler.
İşi bilenler.
Yani...
Jean deyip geçmeyin.
Forma da öyle.
Ve...
Forma, sahadaki futbol kadar önemli, futbolcu kadar da.
İlk o fark ediliyor.
Forma, federasyon başkanının, teknik adamların, yöneticilerin, hatta üretici firmanın zevkine teslim edilemeyecek kadar önemli.
Formayı giyenler, en az birer milyon dolarlık oyuncular.
Bir forma için bir milyon dolar sokağa atılabilir.
Bir forma için, bir teknik direktöre verilen bir yıllık para, sokağa atılabilir.
Mesela Giorgio Armani'nin oturduğu sokağa...
* * *
Yıllardır, lacivert ve beyaz tişört giyiyor, dünyayı giydiren Giorgio...
Özel üretiyor o tişörtleri.
Onlardan bir tane giyin, anlarsınız farkını.
Ona hâlâ "terzi" diyorlar İtalyanlar.
Diğerlerine "modacı"...
Giorgio da "terzi" denmesiyle gurur duyuyor.
Ve...
Marcel Desailly'nin kitabında, Paolo Maldini'nin kast ettiği Milanolu terzi de Giorgio...
* * *
Laf formaya gelmişken ya da ben lafı formaya getirmişken...
Mesela Türk kahvesi (Levent Ciner'in kulakları çınlasın) ve Türk çayı...
İki sembolümüz, iki geleneğimiz, iki alışkanlığımız.
İki olmazsa olmazımız.
Mesela kahverengi de olabilir formamız, dem rengi de.
Türk kahvesinin, Türk çayının rengi.
Anlamlı da olur.
Pazarlamış da oluruz.
Korumuş da oluruz.
Üstelik...
İkisi de tat olarak 10 numara.
Ve...
Birisi içildikten sonra da para ediyor.
Falıyla.
Onu da satabiliriz.
* * *
Bağlayalım...
Eğer formanın rengi değişecekse, formayı mesela Giorgio Armani dizayn etsin.
Ama önce bu formayı bu renklerle dizayn etsin...
Görürsünüz "böyle kalsın, değiştirmeyelim" diyeceksiniz.
Ve...
Tabii bence.
Çal Oynasın
Damarlarında Tür kanı dolaşan hangi insan evladı, dansöz izlemeye hayır diyebilir? Onları sadece 5 dakika izleyebilmek için yılbaşı gecelerini bekledik. Sahneye çıktıkları anda yediğimizi içtiğimizi unutup gözümüzü kırpmadan izledik...diye başlanmış oyunun tanıtımı Efe rakının sitesinde... Eğlenceli bir oyun... Klavye veya mikrofon ile oynanan oyunda tek yapılması gereken, ritmi tutturmak... Siz space bara vuruosunuz dansöz Nuran Sultan dans ediyor... Gözlerinizi Nuran Sultan'dan alabilirseniz, puanları toplarsınız... Hadi kolay gele...Tıklayın başlayın oynamaya...
Portekizli 11 Oyuncu ve Antrenör
Barton aka "Bi' Ton Sorun"
Newcastle'ın haşarı elemanı Joey Barton, yine başını belaya sokmaktan uzak duramadı... "Çok genç yaşta A takıma girdim, ve benden beklentiler beni strese soktu... Geride kalanlara sünger çekip, yeni bir hayata başlıyorum" diye geçen sene açıklama yapan 25 yaşındaki oyuncu, Perşembe gecesi Liverpool'da saldırı ve kavga sebebiyle yanındaki 1 erkek ve bayanla göz altına alındı... Daha önceki durumu incelenince-Manchester City'den takım arkadaşı Ousmane Dabo'ya saldırı sonrası hala görülen bir davası bulunmakta- Barton, nezarette kalırken, diğerleri kefaletle bırakıldılar... Joey Barton'ın "suç" dosyası ise oldukça kabarık:
-2004 senesinde hazırlık maçında kavga çıkarmak;
-2004 senesinde takım arkadaşının gözüne sigara fırlatmak;
-2005 senesinde 35 yaşında bir yayanın ayağını ezmek;
-2005 senesinde 15 yaşında bir taraftarla kavga etmek;
-2006 Eylül'de Everton taraftarına "arkası" nı göstermek;
-2007 Mayıs'ta Ousmane Dabo'ya saldırmak
Bu olay, Newcastle taraftarlarını iyice "kudurtacağa" benziyor ki, Barton, Liverpool'a kaybettikleri maçtan sonra :"Hayatımda böyle ahlaksız taraftar grubu görmedim...Bizi destekleyeceklerine, şerefsizce davrandılar" demişti...
Palermo: "Ne Mafyası"
UEFA Team of the Year 2007
27 Aralık 2007 Perşembe
2007 Senesinin Takımı
Buffon (Juventus),
Alves (Seville), Vidic (ManUtd), Gallas (Arsenal), Evra (ManUtd),
Kaka, (AC Milan), Fabregas (Arsenal), Gerrard (Liverpool), Ronaldo (ManUtd),
Drogba (Chelsea), Van Nistelrooy (Real Madrid)
Bir de ultras/Movement'tan size yılbaşı hediyesi için tıklayınız...
Anelka-Drogba-Mourinho
Yaz Yaz Yaz...
Mor Ve Ötesi
Ajda Pekkan
Barış Akarsu
Neden senle hiç durmadan tartışıp duruyoruz ki biz
Bile bile üstüme gelmene ne gerek var
Neden dostça ve insanca ayrılamıyoruz ki biz
Ve bunca yaşanmış yılların da hatırı var
Eğer hergün bu işkence, eğer her gün bu karmaşa
Eğer her gün bu kavgaya katlanırım sanıyorsan
Sen de yaz yaz yaz bir kenara yaz bütün sözlerimi
yanılırsam çık karşıma göster kendini
Belki zamanla teker teker silinirler aklından
Anlarsın ki boşuna geçmiş bunca zaman
Carlos Ischia
Maradona : "İran'a Sevgilerle"
Sagnol Savaşı
26 Aralık 2007 Çarşamba
Genel Kurmay Başkanlığı'ndan
Üçüncü hava herkatı sonrası Genel Kurmay Başkanlığı'nın Basın Açıklaması:
TARIH : 26 Aralık 2007
NO : BA - 42 / 07
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde uzun süreden beri izlediği büyük bir terörist grubun, Zap bölgesinde bulunan 8 adet mağara ve barınaklarda kışı geçirmeye hazırlandığı tespit edilmiştir.
Türk Hava Kuvvetlerine bağlı savaş uçaklarımız, 26 Aralık 2007 günü sabah saatlerinden itibaren, söz konusu terörist gruba ait hedefleri etkili bir nokta operasyonu ile vurmuşlardır.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde teröre karşı yürüttüğü mücadeleye paralel olarak, yurt içi operasyonlar da aynı yoğunluk ve kararlılıkla devam etmektedir. Bu kapsamda, 25 Aralık 2007 günü Şırnak/Küpeli Dağı'nda icra edilen operasyonda, ikisi kadın 5 terörist silahları ile birlikte etkisiz hale getirilmiş ve teröristlere ait bol miktarda mühimmat ve yaşam malzemesi ele geçirilmiştir.
Operasyonlarda elde edilen başarılar; mevsim koşulları, görüş durumu ve arazi yapısının, Türk Silahlı Kuvvetlerinin teröre karşı verdiği mücadeleye engel oluşturmadığının en açık göstergesidir.
Türk Silahlı Kuvvetleri, kutsal vatan savunma görevini her türlü koşulda yerine getirme azim, irade ve kararlılığına sahiptir.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Genel kurmay Başkanlığı yapılan hava harekatları sonucu ortaya çıkan bilançoyu açıklamış:
TARIH : 25 Aralık 2007
NO : BA - 41 / 07
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, PKK/KONGRA-GEL terör örgütüne karşı, 16 ve 22 Aralık 2007 tarihlerinde, Irak'ın kuzeyinde ve Kandil Dağı bölgesinde icra ettiği harekatın hasar ve zayiat tespiti ile ilgili değerlendirmeler devam etmektedir.
16 Aralık 2007 tarihinde icra edilen harekat esnasında, Irak'ın kuzeyinde Metina, Zap, Avaşin ve Hakurk bölgelerinde 22, Kandil Dağı bölgesinde 11 olmak üzere; her birinin içinde pek çok tali hedef bulunan, ayrıntılı bir analiz sonucu tespit edilmiş, defalarca doğrulanmış ve sadece teröristlerin kullandığı tesislerden oluşan toplam 33 adet hedef grubu (200'den fazla münferit hedef) savaş uçaklarımız ve karada konuşlu ateş destek unsurlarımız tarafından ateş altına alınmıştır.
En gelişmiş hedef tespit ve atış kontrol sistemlerinin kullanıldığı hava harekatında, ateş altına alınan tüm hedefler tam isabetle vurulmuştur.
Bu kapsamda; PKK terör örgütünce kullanılan 3 adet komuta, 2 adet muhabere, 2 adet eğitim ve 9 adet lojistik tesisi ile 182 adet muhtelif sığınak/barınak, 10 adet uçaksavar mevzii (mürettebatı ile birlikte) ve 14 adet silah/mühimmat deposu tahrip edilmiştir. Söz konusu tesislerde bulunan çok miktarda silah, mühimmat ve malzeme tamamen kullanılamaz hale getirilmiştir.
Terörist kayıpları konusundaki çalışmalar devam etmekle birlikte; ilk belirlemelere göre, açıkta veya korunaksız yapılarda bulunan 150-175 teröristin etkisiz hale getirildiği anlaşılmıştır. Bu rakamlara hava harekatı sonucunda çöken sığınak ve mağaralarda etkisiz hale getirilen terörist sayısı dahil değildir. Ayrıca, çok sayıda yaralı teröristin, Irak'ın kuzeyinde yer alan Erbil, Raniyah, Kaladiza ve Choman'daki hastanelere götürüldüğü tespit edilmiştir.
22 Aralık 2007 tarihinde uçaklarımız ve ateş destek vasıtalarımız tarafından icra edilen harekatta ise, Zap bölgesinde bulunan PKK terör örgütüne ait barınaklar ve uçaksavar mevzileri vurulmuştur.
Harekata katılan uçaklar tarafından çekilip basın mensuplarına dağıtılan filmlerde, hedeflerin ne kadar özenle seçildiği ve büyük bir doğrulukla vurulduğu açıkça görülmektedir. Hava fotoğrafları ise hedeflerin vurulmadan önceki ve sonraki durumlarını göstererek, hava harekatının hedefler üzerindeki etkisini analiz etme imkanı sağlamaktadır.
Öte yandan, 24 Aralık 2007 tarihinde Irak'ın kuzeyi ve merkezi hükümeti temsilen yapılan basın toplantısında, bir yetkilinin ağzından verilen "hava harekatında bir çok sivilin hayatını kaybettiği" şeklindeki beyanat tamamen gerçek dışıdır. İnsanlığın ortak düşmanı terörü cesaretlendirecek bu tür asılsız iddiaların, sadece sahiplerine zarar vereceği açıktır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisine verilen yetki çerçevesinde operasyonlarına kararlılıkla devam edecektir.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
West Ham'lıların Partisi
Geçenlerde Chelsea'liler yapmıştı bir "maskeli balo", şimdi de sırada West Ham var... Tanıyabilecek misiniz arkadaşları?
Fergie: "Parti Marti Yok Artık!"
"Şışşt Şışşt Nereye?"
Milli Savunma Bakanlığı tarafından sevk işlemleri tehir edilmediği takdirde, 31 Aralık 2007'den itibaren pekçok ünlü futbolcu ve sporcu, ya kışlanın yolunu tutacak ya da yurt dışına çıkacak!Milli formayı da giyen bu oyuncuların, daha 2 ay evvel ülkemiz insanının yaşlı genci askere gitmek için dilekçeler verirken, askere alınmamak için yurt dışına gitmeleri hiç de "şık " olmadı... Daha bugün bir arkadaşımın "2008'de askerim" diye gözleri parlarken, ulusal formayı layik gördüklerimiz "transfer?!" peşinde... "Sen yanmazsan, ben yanmazsam, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa" der şair, " Dağların tepesine, eşkiyanın alnına, kızların kalbine, ölümsüz Mehmetçik yazacağım" yazar Komando şafak defterine ama siz kaçın arkadaşlar!, bu vatan uğruna canını verecekler, bayrağı hep dalgalandıranlar mutlaka olacaktır... Unutmadan, giderken Fazıl Say'ı da almayı unutmayın...
Kamuoyunda Fenerbahçeli Tümer Metin ile birlikte anılan ve askerliklerinin 33 yaşına kadar tecil edilmesini öngören yasa hükmü yılbaşından önce değiştirilmezse milli basketbolcular; İbrahim Kutluay ve Mirsad Türkcan'ın da aralarında bulunduğu 50'ye yakın sporcunun silah altına alınacağı bildirildi.