- Güneşin gökyüzündeki bulutlarla saklambaç oynayıp, sürekli yakalandığı bir havada oynandı Boğazköy-Sultantepe maçı...Esmer bulutların yağmur tehditine karşı 2 takım güzel bir futbol oynayıp, zevkli anlar izlettirmek istediler belli ki onları izlemeye gelen az sayıdaki taraftara ama maalesef öyle olmadı... Boğazköy "rüzgardopingle" saldırsa da ilk yarı etkili olamadı...
- Maçın hakemleri pembe kıyafet ile çıkmışlardı nedense, hoşumuza gitmiyor bu kıyafet diyoruz, hakem dediğin siyah giyer siyah...
- Havanın soğuk olması, çekirdek satışlarını düşürmüş belli ki, tribünde herkesin elleri çepte, gözü sahadaydı...
- Maç Boğazköy-Sultantepe idi ama konuşulan takım siyah-beyazlı Beşiktaş idi...Neden 8 yemişinden tutun da Sinan Engin'in mafya oyunlarına, Ertuğrul'un Beşiktaş'a uygun olmadığına,"ben olsam o takımı kesin şampiyon yaparım ya abi" cümlesine kadar sürdü maç yorumları tribündekilerin...
- Gol sevinci izleyemeden geçen ilk devreden sonra, rüzgarın kanatlarını kuşanan Sultantepe olmuştu ve golün de sarı-mavililerden geleceği bekleniyordu...Nitekim, sağlı sollu ataklarla yoklamaya da başlamışlardı rakip kaleyi ama her maçın kırılma noktası olduğu gibi, bu maçta da Sultantepeli oyuncunun çift sarıdan kırmız ile saha dışına yollanması işleri değiştirdi...
- Ard arda gelen Boğazköy golleri bir anda durumu 2-0 getiriverdi.. Bu andan itibaren de iki takımda "bitse de sıcacık evimize gitse" havası ortaya çıktı ki çok uzatmadan hakem de maçı bitirdi...
- Maçta dikkati çeken oyuncu, maalesef amatörde isimlerini bilmeden maç izliyoruz, Boğazköy'den 11 numaralı, tribünden "kel" diye çağrılan oyuncuydu...
- Maçla ilgili en çarpıcı yorum da tribünden gelen diyalogta yer aldı:
-"Hangi ligte bunlar?"
-"Süper amatör"
-"Bunlar süperse ben mega profesyonelim"
-"Süper amatör"
-"Bunlar süperse ben mega profesyonelim"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder