skip to main |
skip to sidebar
- Pazar günü erkenden Bursa'dan dönüş yapıp, Kitap Fuarı'nın son gününe yetişip bir kaç yeni çıkan kitapla kütüphanemi zenginleştirmek istedim..Saat 13.00 gibi İstanbul'a geldim..Yeni Bosna'dan Beylikdüzü istikhametine giden otobüsler Fuar'dan oldukça fazla istifade ettiler..Dolu dolu gidiyorlardı hiç gitmedikleri gibi..Burdan kar çıkarmayı düşünen Gürpınar istikhametine giden otobus kapatmış akbil cihazını, dışardan "Fuarrrrrr, Fuaarrrr" diye yolcu topladıktan sonra, "akbil bozuk abi" diyerek 0.9 ytl yerine, 1,30 ytl alıyordu herkesten...
- Fuar alanına geldiğimde dışardaki kalabalık, içerdeki yoğunluk hakkında beni aldattı...Fuarın son gününe özgü bir kalabalık yoktu nedense...
- İki kere tur atmama rağmen fuarın içinde, istediğim kitapları bulamadım..Hele de futbolun edebiyatına özgü yazılmış eserlerde kıtlık vardı..2 yıldır bütün futbol edebiyatı kitaplarımı fuardan alırken, bu sene elim boş döndü...İtthaki ile İletişim bile "eksik kadro" ile katılmışlardı fuara...Bu sene artık internetten alacağız kitaplarımızı...
- Pazar gününün yıldızı gene geçmiş yıllarda olduğu gibi İpek Ongun'du..Ne sıra vardı be kardeşim, bi ara Fener deplasmanı için Samı yen'de satılacak 100-200 biletin kuyruğunda olduğum günler aklıma geldi...Gözlemledim ne yapıyorlar diye, Hatun herkesle ufak sohbetler ediyor, sonra imzalıyor kitabını, en sonunda da fotoğraf çektiriyor...Nerden baksan 1 dakika...Eh sırada bekleyenlerin harcadığı zamanı siz hesaplayın..
- İmza günü demişken, mail mi atsam tertip komitesine ne yapsam, önimizdeki yıl, yazarlara düzenledikleri "imza showları" ayrı bir salonda yapsınlar...İmza almak istemiyorum ama imza kuyruğundakilerden dolayı kitap da alamıyorum...Almasam da kitapları inceleyemiyorum...İmza isteyen başka bir salona, haydi...
- Kitap fuarı ile birlikte son yıllarda gelenek olmuş üzere Sanat fuarı düzenlenmiş gene...Akımlardan anlamasak da göze hpş gelen resimler heykeller vardı..Bir de "Başka Türkiye" yok adında bir resim sergisi vardı, ülkedeki 70 milletten fotolar vardı...Beğendim doğrusu...
- Kitap alamadık ama defter aldık...3 İstanbullu ve Milli takım adına yapılmış "harita metod" defterler vardı..Şöyle düşünün, ilkokul ya da orta okul yıllarında defterlerimize gazetelerden kesip futbolcu resimleri yapıştırıyorduk ya, aynen onların bilgisayardan çıkmış versiyonu...Nostalji yapmak isteyenler, mutlaka edinsinler...
- Kitaplarla ilgili dikkatimi çeken bir konu, son günlerdeki terör olaylarından dolayı "asker" lerle ilgili kitapların bolluğuydu..Bir de "dini" yayınevlerinin kalabalıklığı...
- Çıkarken elimiz boş dönmesin diye "kitap okuma lambası" aldım...Çin icadı türü bir şey ama pratik gibi..Yatağıma yatıp kitap okumak büyük zevk veriyordu ama uyku gelince lambayı söndürmek için kalkmak bir işkence...Artık lamba söndür derdi yok, keyfimize keyf katacağız maşallah...3 ytl fiyatı..Fuar dışında seyyar bir amca, daha basitini satıyordu, fiyat sormadım...
- Unutmadan, Avcılar Atatürkçü Düşünce Derneği, geleneksel masa üstü Atatürk takvimlerinden yine bastırmış, edindim 2 adet...2008'de de Atam gözetecek beni bilgisayarımın karşısındayken...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder