23 Ocak 2008 Çarşamba

Sedat Yeşilkaya



A takım maçları öncesinde, PAF'ların maçları oynanırdı daha hava aydınlıkken stadlarda. Bizim gibi erkenciler de, ki aslında herkes erkenciydi, kombine yeni yeni tedavüle çıkmaya başlamış, bilet kuyruklarında bekleyip, biletini kapan tribünde alırdı soluğu, ileride takımda oynayacak gençleri bir scout edasıyla izlemekten "müthiş" zevk alırlardı... "Bu topçunun kumaşı iyi!","Şu uzun saçlı ilerde büyük topçu olacak, demedi deme!", "Al şu çocuğu Capone'nin yerine koy, hiç sırıtmaz" tarzı kelamları duymak oldukça doğaldı... İşte Sedat Yeşilkaya da bu anlarda gördüğüm "gelecekvaadeden" topçulardan biriydi... Orta sahada oynuyordu ve uzun saçları, formasının önünü hafif dışarıya çıkarıyor olması ve ayak içiyle uzun paslarıyla Tugay'ı andırıyordu... Kesin derdik A takımda oynayacak, sarı kırmızılı formayla oldukça iyi işler çıkaracak, ki A takıma da girdi, gazetelerde idmanlarda resimlerini görüyorduk Hagi'ye karşı oynarken... Ama adam akıllı ilk 11 olmadan-belki hiç olmadı- kiralıklar listesinde olduğunu okuyuverdik gazetelerden... Sonrası zaten altyapıdan yetişen bir çok gencin kaderinde yazdığı gibi, Arda,Uğur gibi bazıları şanslarını iyi kullanıyorlar ama istisnalar, Anadolu'da ipek yolu kervancıları gibi oradan oraya seyehatla geçti... Konya,Denizli,Ankargücü,Gençlerbirliği vs vs... Şimdi Tugay'ın veliahtı Sedat, Rizespor'la anlaştı... 28 yaşında ve Saffet Susiç gibi deneyimli bir hocanın elinde... Son bir "sıçrama" şansına kavuşmuş bulunuyor ve kısmet her zaman göz kırpmaz insana... Yeteneğin ile çalışmanı bir araya getir Sedat da, biz de "Bak demiştim ya, bu adam büyük topçu olacak" diye böbürlenelim kahvede lig tv izlerken...

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin