Farklı renklere sevdalı taraftarların birbirlerini desteklemeleri neden hoşuna gitmez İstanbul basınının? Çünkü, kupanın İstanbul dışına gitmesi, oturdukları yerden haber yapmalarını zorlaştıracaktır, Anadolu'ya seyahatlar artacak, haber bulmak adına o takımdan bazı kaynaklar aramak zorunda kalacaklar, iş güce ayıracakları vakit artacak, Taksim'de eğlenmeleri azalacaktır... Oysa, üç İstanbulludan biri şampiyon olduğunda iş ne kadar güzel, bütün haberler aynı şehirde, şirketin otosuna atla git yap haberini gene özel araçla gel, yorucu otobüs ya da uçak yolculukları olmasın, hatta oturduğun yerden bir telefonla o kulüpteki tanıdıklardan haberi al ve yazıya dök...
İşin bir de trajikomik yanı var ki, Bursaspor-Ankaragücü kardeşliğinin tribünde kaldığını, sahadaki oyuna yansımadığını hala öğrenemedi bir çok kişi... Ankaragücü'nun Bursaspor'u nasıl ikinci lige düşerken aşağıya iteklediğini, Bursa'nın geçen yıl sarı-lacivertlileri yendiğini çabuk unutuyor bazı hafızalar... Ama işin kolayı var ya, "çamur at, izi kalsın", kim temizlerse temizlesin...
Son olarak, Kartal Yiğit, literatüre bir deyim de kazandırdı "taraftar şikesi"... Bundan sonra tribünde "X takım kümeye" diye bağırıldığında, ya da "Z takım şampiyon" dendiğinde federasyon soruşturma başlatmalı, ne olur ne olmaz... Bir de Kartal Yiğit'e bir tüyo verelim: Haftaya Gençlerbirliği-Bursaspor maçında bir çok Ankaragüçlü olacak tribünlerde, şike mike ihbarı yapacaksa, şimdiden uyarsın federasyonu, bu kıyağı da unutmasın...
1 yorum:
bu beşiktaşlılar yine mi başladılar ağlamaya. Elimizden alınan şampiyonluk derler 10 sene sonra. belgesel çekerler buna da :)
Yorum Gönder