15 Şubat 2015 Pazar

Özgecan



"Her şeyi de Allah'a havale etmeyeceksin; akıllarının çalıştığı yerden sallandıracaksın. Eskiden en azından cezaevlerinde gereği yapılırdı, şimdi çok modern bir toplum olduk ya, Avrupalı olduk ya, ağa paşa yatsınlar, biz de adamız delikanlıyız diye gezelim."
Türkiye'nin isyanın, haykırışının sözcülüğünü yapıyor yukarıdaki satırlarıyla Beşiktaş kalecisi Tolga Zengin. Öyle naif kelimelerle, protokol konuşmalarıyla geçiştirilecek bir vahşet yaşanmadı Mersin'de bu hafta, yapılanları yazarken dahi tereddüt ettiğimiz eylemleri üç sapık göz kırpmadan gerçekleştirdi. Tecavüz ettiler, bıçakladılar, ellerini kollarını kestiler, yaktılar, gömdüler... Bunu gencecik, hayatının baharında, "anne sen bana bak, ben de okuyup iş bulunca sana bakacağım" diye hedefleri olan bir kıza yaptılar... Avukat da değilim, hukuk eğitimi de almadım, cezalar ve yasalar belirlenirken göz önüne alınan kriterleri pek bilmem lakin tecavüz ve hırsızlık gibi suçların asla mazereti olmaması kanaatindeyim. Cinayeti kazara işlersin, meşru müdafaa yaparsın da tecavüz ve hırsızlık planlayarak yapılan eylemlerdir, "yanlışlıkla oldu abi" deme şansın yok... Hakim olacaksın eline, beline... "Yoksasını" da bileceksin ve cezana razı olacaksın...
Tolga'nın dediği, hatta sosyal medyada olsun, memleketin sokaklarında protesto yürüyüşlerinde olsun binlerce insanın bu canileri "idam edilmesi" istekleri günümüz yasalarına göre mümkün olmayacaktır da Allah'ın kudretine inanarak onların Özgecan'ın yaşadığı acıların kat be katını yaşayacağını da biliyoruz ama inşallah sadece ahirette değil, bu dünyada da cezalarını bulurlar da böyle sapkınlıklara kalkışacaklara da gözdağı olur...
Bir de özelden genele gidecek olursak, toplu taşıma hizmeti veren taksi, dolmuş, minibüs, otobüs gibi araçların sürücüleri hangi kriterlere göre seçiliyor acaba? "Ben taksici olacağım" diyen her Türk vatandaşı taksiye atlayıp müşteri taşıyabiliyor mu? Bu işin bir denetimi var mıdır, en basit bir işe başvurulduğunda bile istenen üç fotoğraf, nüfus kağıt fotokopisi, adli sicil kaydı gibi evraklar toplanıyor mu? Hayatımızı emanet ettiğimiz bu şoförler belli aralıklarla  psikolojik testlere sokuluyor mu?  Bu soruları biz bir çırpıda soruverirken, umarım yetkililer daha fazla soru sorar, daha çok kafa yorar da başka Özgecanlar'ın canı yanmaz...
Huzur içinde yat Özgecan, toprağın bol olsun, bu memleketin insanları, biz sana sahip çıkamadık, üzgünüz...

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin