5 Ekim 2008 Pazar

"Kanlı Galibiyet"


  • Bol güneşli, pırıl pırıl ve rüzgarsız havada, tatilde olan evli bir erkek ne yapar, ya ailesiyle pikniğe gider ya da maça gider, bekar olan kız tavlamaya da gidebilir... Dün de Çatalca stadını dolduran kalabalık köylerini desteklemek(izlemek) üzere stada akın etmişti. İzlemenin yanında maçların sosyal yönü de ağır basmaktaydı, insanlar arasındaki bağları güçlendiren, uzun zamandır görülmeyen "eş dost" ile tribünde karşılaşılıp hasret giderildi, geçmiş bayramları kutlandı...
  • Bayram tatili dönüşü hemen programa bakıp, amatör maçları izlemek için staddaki yerlerini alan seyircilere karşılık, iki takımın da oyuncuları hala "tatil havasındaydılar"... Çatalca ilçesinin iki köyü Akalan ile Karacaköy takımlarının topçuları da geçen hafta oynadıkları maçlardan sonra formaları, tozluk ve kramponları çıkarmış poşetlere koymuş ve dün maç öncesi tekrar giymek üzere yerinden çıkarmış vaziyetteydiler. Adı üstünde "amatör", tatilde antrenman mı yapılırmış, bolca baklava yemek en iyisi...
  • Maça ev sahibi Akalanspor, fosforlu bir forma ile çıkmıştı, zaten bu sene ekipman kreaksiyonunda adidastan yararlanmışlar ve Galatasaray'ın turuncu forması ile Fenerbahçe'nin fosforlusunu kendilerine "giyecek" olarak seçmişlerdi. Rakip Karacaköy ise "Karacaköy Eczanesi" destekli bütçe ile kırmızı-beyaz çizgili sade bir forma ile çıkmıştı maça...
  • Uykusuzluk çekenlere, gece yatmadan önce izletirilmesi gereken bir tempoda geçen ilk yarıda, iki takım da "tüh be nasıl kaçırdı" dedirtecek bir akın yapamadı, yapsaydı aklımızda kalır bu satırlara dökerdik... Tam devre bitecekken maçı ateşleyen pozisyon meydana geldi, Akalansporlu 9 numara Karacaköy'den 2 numara ile orta sahada çarpıştı ve yere ters düştü ve bir anda ortalık karıştı... Kavga ve itiş kakış değil, yere ters düşen fosforlu formalı topçu dilini yutup nefessiz kalmıştı ve yardımına koşacak bir sağlıkçı maalesef orada yoktu. Hemen Karacaköylü 10 numaralı topçu yanına koştu, ilk yardımda bulundu fakat yine orada bulunması gereken ne bir ambulans vardı ne de yardım edecek bir görevli... Saha dışına kadar karga tulumba çıkartılan oyuncu, yine yere yığılınca, kargaşa karambol tribünleri de sarıverdi... Bağıran, çağıran, küfür eden, isyan eden ama olmayan ve gelemeyen bir ambülans... Bu anda maçı yöneten hakem de şok olmuş bir durumda çırpınıp duruyordu, birden maçı bitirmek aklına geldi ve düdüğü çaldı...
  • Devre arasından sonra oyuncular sahaya nazlanarak çıktı ve bir nevi bu yaşanılanları protesto etti. Hakem de hala şokta olmalıydı ki, birine ceza vermesei gerektiğini düşündü kendi mantığında ve pozisyonda 9 numaralı topçu ile çarpışan 2 numarayı oyundan attı. Kart yanlıştı bir çok kişiye göre, onun üstünde pek durulmadı, herkes geçti, hakemin takdiri dendi ama akıllarda kalan soru, ilk devre oynanırken yapılan bir hareketin cezası devreyi bitiren düdük çalıp, 15 dakikalık dinlenme arasından sonra ikinci yarıyı başlatmak üzere sahaya çıkan topçuları durdurup, kart gösterilir mi? Açıklayan biri olur belki?
  • İkinci yarı başlar başlamaz, duygusal bir hakem portresi çizen hakemin, kimden yana düdük çalacağını kestirmek için filozof olmaya da gerek yoktu, ev sahibinin bir gol atmasını ister davranırken, fosforlu takım da kaçırdıkça kaçırıyordu, tribündekilere de saç baş yolduruyordu... Ve yine bu pozisyonlar sırasında Akalan kaptanı bir mücadelede yere yığıldı, kanlar içinde kalan kaptana ilk yardım yine rakip 10 numaralı topçudan gelmişti... Sağlıkçı mı? Orada değildi, ama iki sakatlık verilince bugün maçta olacaktır... İşte bizde işler maalesef böyle yürüyor... Başa gelmeden anlamıyoruz...
  • Maçta bir kişi eksik oynayan Karacaköy defans yapıp kontra peşinde koşarken, bir pozisyon yakaldı ki karşı karşıya kaçırdılar ve uzatmalarda ceza sahası içinde olan karambolden Akalan özlediği golü buluverdi... İki oyuncusunu sakat vermenin acısını bu gol dindirdi belki ama golden sonra bir oyuncunun sahada sürekli ilk yardıma koşan Karacaköylü 10 numaraya yaptığı hareket yakışıksıdı...
  • Olayın teknik-taktik boyutuna bakacak olursak, Karacaköy geçen yıla göre daha zayıf bir takım, forvette yer alan 9 numaralı Faruk ve 10 numaralı topçuları dışında göze batan bir oyuncusu yok, diğer oyuncuları kendi halinde çaba gösteren vasat topçular. Akalanspor ise geçen yılkı kadrosunu kaleci hariç korumuş ve "serseri mayın" hüviyetinde bir takım. Grupta en dişli takımı da yener, en zayıfa da puan verir...

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin