10 Mart 2012 Cumartesi

Galatasaray:2-0:Gençlerbirliği

18 Mart Çanakkale Zaferi kutlamalarına daha bir hafta var ama önümüzdeki pazar bütün Türkiye'de kutlanacak gösterilerin bir provasını izledik Gençlerbirliği takımından. Geçen hafta deplasmanda Fenerbahçe'den 6 gol yiyen Ankaralılarda, Galatasaray karşısında Fuat Çapa sadece kaleciyi değiştirmekle kalmamış, oyun taktiğini de revize etmişti. Forvete Thum'u bırakan, ki o da orta sahada gezinip duruyordu, geri kalan oyuncuları kendi yarı sahası içine ve önüne yığan Fuat hoca, Mourinho'nun Inter'de ve Real'de Barcelona'ya karşı uyguladığı taktiği maç öncesi futbolcularına anlatmış, Arena'dan puan almanın yolunun "savunmadan" geçtiğine inanmıştı.
Galatasaraylı futbolcular da Selçuk'tan tutun Elmander'e, Engin'den Riera'ya son paslarda "beceriksiz" ve "yanlış tercihte" bulununca, deplasman takımının taktiği de ilk 45 dakika boyunca "işe yaramış" oluyordu.


Fatih Terim'in "soyunma odasında maç değiştirme" özelliği, daha ikinci yarının başında Melo'nun attığı golle kendini gösteriyor, kapanan Gençlerbirliği savunmasının açılma vakti geliyordu. Gol sadece takımı öne geçirme anlamı taşımıyor, Galatasaray'ın kazanma şifrelerini de gösteriyordu futbolseverlere. Orta sahadan kaptığı topu Elmander'e veren Brezilyalı, Usain Bolt misali diklemesine inatla ceza sahasına koşarken, defans oyuncuları onu seyrediyordu. Basketboldaki "son topa kadar" anlayışı, Fatih Terim'in takımında da "terinin son damlasına kadar" şeklinde tezahür ediyordu. Kart sınırındaki iki stoperi olan Galatasaray'ın üzerine gitmeyi yediği golden sonra akla getiren Fuat Çapa, beraberliği ararken Selçuk'un "ilk yarıda haberini yolladığı" serbest atış golünü 58. dakikada kalesinde görüyordu. İki farkı yakalayan Fatih Terim, üç puanı cebe koyarken, geriye tek endişe kalmıştı: Ceza sınırındakilerin "kazasız belasız" maçı tamamlamaları. Bitime sayılı dakikalar kala Necati ve Semih değişikliği yapmayı düşünürken, Elmander'in beklenmeyen sakatlığı genç savunmacıyı oyunda tutuyor, o da "kendine dikkat" ederek, derbide oynama şansını yakalıyordu...


 9 puan önde Kadıköy'e gidecek olan Galatasaray, galibiyet durumunda farkı 12ye çıkaracak ki, bu play off adına da büyük avantaj olacak, zira toplanılacak 18 puanın olduğu "mini ligde" 6 puan önde başlamak azımsanmayacak bir fark...


Stat: Türk Telekom Arena
Hakemler: Hüseyin Göçek, Orkun Aktaş, Kemal Yılmaz
Galatasaray: Muslera, Eboue, Semih Kaya, Ujfalusi, Hakan Balta, Engin Baytar, Selçuk İnan, Melo, Riera (Dk. 46 Emre Çolak), Necati Ateş (Dk. 79 Aydın Yılmaz), Elmander (Dk. 85 Baros)
Gençlerbirliği: Özkan Karabulut, Cem Can, Aykut Demir, Kulusic (Dk. 56 Mehmet Sedef), Ergün Teber, Hurşut Meriç, Mehmet Akgün (Dk. 76 Soner Aydoğdu), Azofeifa, Murat Duruer, Yasin Öztekin, Herve Tum (Dk. 64 Ersen Martin)
Goller: Dk. 48 Melo, Dk. 58 Selçuk İnan (Galatasaray)
Sarı kartlar: Dk. 16 Kulusic, Dk. 89 Azofeifa (Gençlerbirliği), Dk. 41 Eboue (Galatasaray)

1 yorum:

Devil dedi ki...

Play off'u bulan zihniyetlerin analarını gün geçtikçe daha fazla saygıyla anıyorum . Siz olmasaydınız şimdi kadıköye şampiyonluğumuzu ilan etmeye gidiyorduk

Blog Widget by LinkWithin