16 Mart 2008 Pazar

Amatörde Cumartesi


  • Günün tek maçıydı Çatalca stadındaki Binkılıç-Esenyurt maçı...Güneşin gökyüzünde sonuna kadar vurduğu ama rüzgarın da "bi' dakka, biraaz eselim di mi, daha yaza girmedik" diye son süratle "üflediği" bir ortamda oynandı müsabaka... 2 maçta 7 gol atıp 2 tane de yiyen Esenyurt, deplasmanda seriyi sürdürmek arzusu içindeyken, ev sahibi olan- ki Binkılıç'ın Çatalca'ya uzaklığı, Esenyurt'la aynı neredeyse- Binkılıçspor, oynadığı 3 maçta galibiyet, mağlubiyet ve beraberlik duygularını tadarak 4 puan ve -4 avaraja sahipti... Maç öncesi aldığmız duyumlara göre de işler pek yerinde değildi takımda, "çekilme" dahi gündeme gelmişti...
  • Binkılıçspor maça yeşil forma-şort-tozluk üçlü ekipmanıyla çıkarken, Esenyurtspor ise beyaz ağırlıklı şık bir "üst baş" ile yer alıyordu zeminde... Hakem üçlüsü id siyahla içindeydi...
  • Maça rüzgarı arkasına alan Esenyurt başladı ve daha ilk dakikalarda "3 puan için geldim" mesajı verdi... Yeşilli Binkılıçspor ise dağınık ve pas yapamaz bir görüntü içindeydi... İlk devrenin başlamasından sonra 15-20 dakika geçmişti ki, kazanılan serbest vuruşu, Esenyurt sadece barajın arkasına geçirdi ve golü hanelerine yazdırdılar... O anda kalecilerini değiştimeyi akıl erdirseydi Binkılıçspor hocası, devre arasında yediği hatalı goller sonrası 1 numaraya bağırmayacaktı... Daha toparlanmadan bir gol daha olunca, Esenyurt rahatladı ve geriye çekildi... İşte nadir gelişen Binkılıç ataklarından birinde, sağ çaprazdan vurulan şut üst direğe çarpıp Esenyurt kalesi içine düştü- bana ve tribünlerdeki çoğunluğa göre, tekrar izleme şansımız hiç ama hiç yok- oysa yan hakem oyna kararı verince, hafızalarımıza bu olay "maçın kırılma" noktası olarak kazındı, Binkılıçlılar da maçın sonuna kadar ve soyunma odasına giderken bile hakemle bu pozisyonu konuşuyorlardı... Devre biterken, "rüzgar topun yönünü değiştirdi" diye kalcinin belirttiği meşin yuvarlak, 30 metreden gol olunca, Esenyurt istediğini almanın mutluluğu ile soyunma odasına gitti...
  • İkinci devre rüzgarın gücünü arkasına alıp, daha etkili oynamasını beklediğimiz Binkılıç, yine pek bir varlık gösteremedi, ki defansında verdiği boşluklar kalelerinde arka arkaya goller görmelerine neden oldu... Özellikle kalecileri, topa dokunmaktan "korkar" vaziyette olması takımın direncini de kırdı, yediği gollerden sonra saha kenarında takımın çalıştırıcısının yüz ifadesi görülmeye değerdi... Doğal olarak 6-0 biten maçta yeşil-beyazlı file bekçisi sorumlu tutulacak ama defans oyuncularının taç kullanma bilgilerinin olmaması, ofsyatın anlamını, özellikle pasif oysatı bilmemeleri, forvet oyuncularının "şeytan Rıdvanvari" çalım atma istekleri unutulacak, ilerki maçlarda yine aynı hezimetler yaşanacak...
  • Kaleci demişken, Esenyurtspor kalecisinin giymiş olduğu forma da ilginçti, Arjantin milli takım forması ile sahaya çıkmıştı... Diskispor kalecisinin maçlara Arjantin forması ile çıktığını ve hatta Beşiktaş kupa maçında da öyle oynadığını biliyorduk da bir de Esenyurtspor kalecisi çıktı başımıza... Akraba olmasınlar...
  • Esenyurtspor'un 10 numarası maça damgasını vuran oyuncuydu, kaptan gösterişsiz ama faydalı oyunu, oyun zekası ve "ince bilekleri" ile takımın dinamosu pozisyonundaydı... Binkılıç adına ise 3 numaralı bekleri yırtındı durdu ama nafile...


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin