29 Eylül 2011 Perşembe
Svetkavitsa Nihayet!
28 Eylül 2011 Çarşamba
Galatasaray:2-0:Eskişehirspor
Stat: Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena
Hakemler: Tolga Özkalfa, Ali Saygın Ögel, Volkan Narinç
Galatasaray: Aykut Erçetin, Sabri Sarıoğlu, Gökhan Zan, Ujfalusi, Hakan Balta, Melo, Kazım Kazım (Dk. 87 Ceyhun Gülselam), Selçuk İnan, Engin Baytar (Dk. 65 Yekta Kurtuluş), Reira (Dk. 80 Emre Çolak), Elmander
Eskişehirspor: Ivesa, Sezgin Coşkun, Nadarevic, Diego, Dede, Koray Arslan (Dk. 59 Burhan Eşer), Veysel Sarı (Dk. 75 Pele), Alper Potuk, Erkan Zengin, Kamara, Mehmet Yıldız (Dk. 59 Serdar Özbayraktar)
Goller: Dk. 24 Gökhan Zan, Dk. 52 Melo (Galatasaray)
Sarı kartlar: Dk. 18 Sabri Sarıoğlu, Dk. 41 Engin Baytar, Dk. 64 Selçuk İnan, Dk. 84 Kazım Kazım (Galatasaray), Dk. 54 Diego, Dk. 64 Veysel Sarı (Eskişehirspor)
26 Eylül 2011 Pazartesi
Kara Mamba Arenada
24 Eylül 2011 Cumartesi
Kara Mamba Arenaya Çıkıyor
Bilindiği gibi Kobe Bryant, yarın itibari ile Türkiye'de olacak. Türkiye'de olmasının sebebi Beşiktaş ile sözleşme imzalayacak olması değil. Bizim de forma sponsorumuz olan Nike'ın davetlisi olarak geliyor. Gelmişken de bizim futbol takımının antrenmanını ziyaret edecekmiş. Şahsen çok sevindim. Haberi için tık. Kobe'nin, babasının İtalya'da oyunculuk kariyerini devam ettirmesi aşamasında Milan takımına ilgi duyup o dönemlerde futbol oynamışlığı da mevcut. Hatta geçtiğimiz yaz ortasında Barcelona antrenmanını da ziyaret edip maç oynamış, yorulunca da basketboldaki gibi mola almaya kalkıp izleyenleren yüzünde tebessüme sebep olmuştu. Manchester ile Barcelona'nın THY sponsorluğunda yaptıkları maçın devre arasında da penaltı atışı yapmıştı. Yarın da bizim antrenmanı izleyecekmiş. İzlemeyle yetinmez umarım ve kendisine 24 numaralı Galatasaray forması giydirip 2 topa vurdursunlar değil mi?
Bursaspor Camiasının Manevi Değerleri Satılamaz!
Demirören’in başkan seçilmesinin ardından verdiği ilk demeç ise şuydu; "Küme düşmenin kaldırılması için Futbol Federasyonu’na başvurduk. Onlar da UEFA kriterleri çerçevesinde karar verecek."
Şike ve teşvik primi iddiaları nedeniyle Asbaşkanı Serdar Adalı, teknik direktörü Tayfur Havutçu, protokol ve futbol A takım güvenlik müdürü Ahmet Ateş’in tutuklu bulunduğu bir camianın başkanının bu demeci vermesini gayet doğal karşılamaktayız. Ancak bu kararın altında Bursaspor Kulübü Başkanı sıfatıyla sayın İbrahim Yazıcı’nın imzasının yer alması bizleri oldukça rahatsız etmektedir.
Bursaspor taraftarları olarak bizlerin, şike soruşturmasının başladığı ilk günden bu yana olan net tavrı bellidir ve değişmeyecektir. Şike ve teşvik batağına bulaşan kendi kulübümüz dahi olsa en ağır biçimde cezalandırılıp, taraftarlara sonucu masa başında belirlenmiş bir maç izlettirilmemesi gerektiğini savunmaya devam etmekteyiz. Taraftarlarımızın sürecin başından bu yana sergilediği dik duruşu görmezden gelerek, Yıldırım Demirören’in bu teklifine destek veren ve kararın altına imzasını atan Başkanımız İbrahim Yazıcı, bu imzanın izahını bizlere yapmakla yükümlüdür.
Herşeyden önce bu kararın altına atılan imza karşılıksız bir aşkla yeşil beyazlı renklerin peşinden koşan biz taraftarlara ve son iki sezonu tarihinin en iyi iki derecesi ile kapatan Ertuğrul Sağlam ve talebelerinin emeklerine ihanetttir.
Yayıncı kuruluştan elde edilen gelirler, Süper Lig’in bizim gözümüzde sıfır olan sözde marka değeri ve şikeye bulaşan kulüplere verilmesi muhtemel ağır cezaların diğer kulüplerin gelirlerini etkilemesi gibi maddi kazançlara karşılık, Bursaspor camiasının manevi değerleri satılamaz!
En kısa sürede şike ve teşviğin cezasını hafifletecek bu karara verilen destekten vazgeçilmesini ve Başkanımız İbrahim Yazıcı’nın konuyla ilgili resmi yayın organlarımız aracılığı ile bir açıklama yapmasını bekliyoruz.
Ne Gereği Var ki Kayserispor
23 Eylül 2011 Cuma
Maradona'dan Taraftara Tekme
22 Eylül 2011 Perşembe
K.Karabükspor:1-1:Galatasaray
Stat: Dr. Necmettin Şeyhoğlu
Hakemler: Bünyamin Gezer, Erdinç Sezertam, Asım Yusuf Öz
Kardemir Karabükspor: Tomic, Erdem, Birol, Cernat (Dk. 86 Bilal), Deumi, Mehmet Çakır (Dk. 56 Rıdvan), Erkan, İlhan, Nikolic, Shelton (Dk. 86 Mehmet Batdal), Ragued
Galatasaray: Muslera, Gökhan Zan, Selçuk İnan, Elmander, Melo, Riera (Dk. 16 Ufuk Ceylan), Ujfalusi, Hakan Balta, Eboue (Dk. 81 Baros), Kazım, Sercan Yıldırım (Dk. 46 Sabri)
Goller: Dk. 73 Erdem (Kardemir Karabükspor), Dk. 83 Melo (Penaltıdan) (Galatasaray)
Kırmızı Kart: Dk. 13 Muslera (Galatasaray)
Sarı Kart: Dk. 66 Shelton (Kardemir Karabükspor)
21 Eylül 2011 Çarşamba
Başkanın İlk İcraatı
FANATİKLigde 18 ekibin oluşturduğu Kulüpler Birliği Başkanlığı'na Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören oybirliği ile seçildi.Recep Mamur ve İbrahim Yazıcı'nın adaylıktan çekilmesi üzerine seçimlere tek aday olarak giren Demirören, "Küme düşmenin kaldırılması için Futbol Federasyonu'na başvurduk. Onlar da UEFA kriterleri çerçevesinde karar verecek" dedi.Bu arada şike yapan kulübün düşürülmemesi isteğine Galatasaray, Orduspor, Trabzonspor ve Ankaragücü dışındaki 14 Süper Lig kulübünden tam destek geldi.HEPSİ AYNI GEMİDEGençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Kulüpler Birliği Başkanlığı'na seçilen Demirören'i kutladı.Bakan, "18 kulübün yönetimi sorunların müşterek olduğu aynı gemide birlikte hareket ettikleri noktasında ortak bir irade ortaya koydu. Bugelecek adına umut veriyor" dedi.
20 Eylül 2011 Salı
Sürpriz mi?
"Olumsuz tarafları yaşanacaktır ama futbol ailesinin tek amacı vardır; yere düşmüş futbolumuzu ayağa kaldırmak. Bu her futbolseverin birinci vazifesidir. Maç fazlalığı, derbi maçların fazla oynanması, bu canlılığı tekrar geri getirecektir. Kişiler geçicidir, kulüpler kalıcıdır, herkesin decoder alarak kulüplerine sahip çıkması gerektiğine inanıyoruz''
Sevinç ve Hüzün
Her Alışveriş Bir Aşk
19 Eylül 2011 Pazartesi
Rakibe Saygı
Güzel Forma
18 Eylül 2011 Pazar
Galatasaray:3-1:Samsunspor
Stat: Ali Sami Yen Türk Telekom Arena
Hakemler: Kuddusi Müftüoğlu, Ekrem Kan, Serdar Akçer
Galatasaray: Muslera, Sabri Sarıoğlu, Gökhan Zan, Ujfalusi, Hakan Balta, Melo, Kazım Kazım (Dk. 72 Engin Baytar), Eboue (Dk. 61 Elmander), Selçun İnan, Reira, Baros (Dk. 67 Sercan Yıldırım)
Samsunspor: Ahmet Şahin, Pal Lazar, Kemal Tokak, Bahia, Ergün Teber, Fink, Mustafa Sarp (Dk. 61 Murat Yıldırım), Selim Teber, Dominguez (Dk. 76 Mahmut Ertuğrul Taşkıran), Ekhigo Ehiosun (Dk. 71 Zenke), Bance
Goller: Dk. 18 Melo, Dk. 73 Elmander, Dk. 76 Selçuk İnan (Penaltıdan) (Galatasaray), Dk. 54 Mustafa Sarp (Samsunspor)
Kırmızı Kart: Dk. 74 Ahmet Şahin (Samsunspor)
17 Eylül 2011 Cumartesi
Silahla Yaşayan
Burası Türkiye! Burada ‘başarılı sonuç’ her türlü yolsuzluğu, yılışıklığı, şımarıklığı sineye çektirir. Eğer takımınız dünya ikincisi olmuşsa siz, sporcuların, yöneticilerin veya Federasyon Başkanı’nın her türlü ‘acayip’liğini hoşgörü ile karşılarsınız. O günlerde Hido’nuz Başbakan’ın karşısında zevzek zevzek sırıtıp, ‘maddi manevi destek’ istemiş; alenen ‘dilenmiş’tir ama varsın olsun. O Hido’dur! Dünya ikincisi takımın kaptanıdır. Eğer madalya boynundaysa; şirindir, ne yapsa yeridir... Yoksa... Haddini bileceksin Hido! Örneğin, bugünlerde Başbakan’la elleşmeyeceksin. Hatta... Yakınına bile gitmeyeceksin... 2010 yılında posterini Abdi İpekçi Salonu’ndan indirttiğin İbrahim Kutluay’a, seni eleştirdiği için saldırmayacaksın. Edepli olacak ve gerekirse ondan özür dileyeceksin... Biliyorsun: Performans geçicidir evladım! Aslolan adam olmaktır. Yarın bir başkası da gelip senin posterini salondan indirir. Anlarsın o zaman dünyanın kaç bucak olduğunu... ‘Başarılı sonuç’ bazı şeyleri gölgeler, erteler ama bir gün, onun kardeşi olan ‘başarısız sonuç’ da çıkıp Bağdat’tan geliverir. Silahla yaşayan silahla ölür. Başarılı sonucun arkasına sığınanlar, işler kötü gidince çırılçıplak ortada kalırlar... Görüyorsunuz: Bir yıldır hesabı verilmeyen 28.5 milyar liranın dağıtım listesini ‘nedense’ tam bugünlerde ortalığa döküldü. Oysa... Tam bir yıldır gargara yapıyordu federasyon yetkilileri. Dünya ikincisi takımın paraları ya bunlar... Kimin haddine düşmüş bunların hesabını sormak(!). Ama şimdi... Sonuç rezalet! O halde... Verin bakalım geçmişin hesabını! Ah! Tam burada Turgay’a ve onun her dediğini yapan yönetim kurulu üyelerine bir şey sormak istiyorum: “Söyleyin bakalım beyler! Başbakan’ın size basketbolcular için verdiği paradan ayırdığınız 1 milyon TL’yi 36 kişilik ‘organizasyon görevlileri’ arasında nasıl pay ettiniz?” Ben birine, (hem de en önemli görevi yapanlardan birine) şubat ayında 5 bin TL verdiğinizi biliyorum. Çarptım, böldüm yalnızca bu kalemde 700 bin TL eksik çıkıyor. Nerede bu para? Ya isim isim, kimin, hangi tarihte, ne kadar aldığını açıklar ve makbuzları gösterirsiniz ya da bu işin sonu kodes! Bakın gördünüz mü? Prim hesapları bile Hatice’ye göre değil neticeye göre değerlendiriliyor bu ülkede. Sen söyle Fatih Terim Hocam. Nasıldı o söz? ‘Rezultante importante’ demiştin değil mi? Belli ki bizim Turgay’ın İtalyancası senin kadar akıcı değil. ‘Sonuç önemlidir’ anlamına gelen bu ünlü sözünün ne demek olduğunu anlayamamış. Başarılı oldukları zaman ‘ne olursa olsun sonuç önemlidir’ diyenler, başarısız olduklarında ‘kıl tüy’ hikâyeleri anlatmamalılar. Sporcular başlarını öne eğip özür dilemeliler. Teknik adamlar hatalarıyla yüzleşmeli, gerekirse istifa etmeliler. 20 yıldır ‘havuç’ göstererek koltuklarını koruyanlar ise, artık tası tarağı toplayıp gitmeliler. Yirmi on başarıyla bitmiştir, yirmi on bir fıslamıştır, yirmi on iki, yirmi on üç hikâyelerine karnımız tok. Turgay gitmelidir!
Kadınlar Yaşadı
Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu, aldığı yeni kararla Türk futbolunda seyircisiz maç dönemini sona erdirdi. Disiplin talimatının ilgili maddelerine uymayan takımlara verilen "maçlarını seyircisiz oynama" cezası, yapılan değişikliklerin ardından artık uygulanmayacak.
Bugünden itibaren, kuralları ihlal ederek seyircisiz maç oynama cezası alan takımların karşılaşmalarını; kadın izleyiciler ile yanlarında anneleri olmak şartıyla on iki yaş ve altı çocuklar ücretsiz olarak izleyebilecek. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesindeki veya denetiminde olan sosyal amaçlı çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtlarında kalan, korunmaya muhtaç 12 yaş ve altı çocuklarımız da resmi refakatçileriyle birlikte bu maçları tribünden takip edebilecek.
Dünya futbolunda bir ilk olma özelliğini taşıyan bu kararla, Türk futbolunda seyircisiz maç oynanmayacak. Tribünlerin boş kaldığı, sessiz ve coşkudan yoksun karşılaşmalar futbolumuzda artık yaşanmayacak. Yapılan değişikliğin neticesinde, talimatnamenin eski hükümlerine göre verilen cezalar da yeni kurallara göre uygulanacak.
Yapılan bu değişiklikle, futbolun güzelliklerinin unutulduğu olaylı karşılaşmaların ardından "cezalı" takımlar, kadınlarımız ve çocuklarımız sayesinde futbolun güzelliklerini ve değerlerini hatırlayacak.
Talimatnamenin revize edilen 102. maddesine göre, karşılaşmalar için hiçbir ücret talep edilemeyeceğinden kuralları ihlal eden kulüpler, maç hasılatından eskiden olduğu gibi yine mahrum kalacaklar.
16 Eylül 2011 Cuma
Sorun Kimde?
Maradona'dan Kötü Siftah
"Milli Takımın Hocasıyım"
15 Eylül 2011 Perşembe
Islıklama Mevzusu
"Ronaldo benimle beraber olamayacak kadar kadınsı, zaten başında çiçekle dolaşan biriyle beraber olacak kadar düşmedim daha."
Zokora, Sneijder ile Karşılaşırsa
14 Eylül 2011 Çarşamba
CSKA Sofya:3-0:Lokomotiv Plovdiv
ЦСКА - Локо Пловдив 3:01:0 Платини - 19' 2:0 Мораеш - 36', дузпа 3:0 Делев - 66'ЦСКА: Мболи, Крачунов, К. Стоянов, Бандаловски, Адемар, Янчев, Галчев, Платини (Якимов - 87'), Делев, Мораеш (Костов - 79'), Нелсън (Зику - 69')Локо Пловдив: Лучини, В. Георгиев (Даксон - 80'), Венков, Родригес, Бенжелюн, Тодоров (Лукич - 46'), Компанучи, Златински, Лазаров, Сержиньо, де Карвальо (Драги Коцев - 10')
13 Eylül 2011 Salı
İstanbul BB:2-0:Galatasaray
Hakemler: Özgür Yankaya, İsmail Şencan, Mehmet Can Hanoğlu
İstanbul Büyükşehir Belediyespor: Hasagic, Cihan Haspolatlı, Can Arat, Zayatte, Ekrem Ekşioğlu, Visca (Dk. 65 Gökhan Süzen), Holmen, Efe İnanç (Dk. 77 Tevfik Köse), Mahmut Tekdemir, Doka (Dk. 89 Taner Yalçın), Webo
Galatasaray: Muslera, Ujfalusi, Gökhan Zan (Dk. 46 Yekta Kurtuluş), Servet Çetin, Çağlar Birinci (Dk. 63 Sercan Yıldırım), Melo, Kazım Kazım, Sabri Sarıoğlu, Selçuk İnan, Eboue, Baros (Dk. 79 Engin Baytar)
Goller: Dk. 42 Efe İnanç, Dk. 82 Webo (İstanbul Büyükşehir Belediyespor)
Sarı kartlar: Dk. 14 Zayatte, Dk. 66 Gökhan Süzen, Dk. 76 Efe İnanç (İstanbul Büyükşehir Belediyespor)
Saygıyla Anıyoruz
11 Eylül 2011 Pazar
Djokovic & Federer
Açıkça söyleyeyim Novak, benim sevdiğim bir sporcu tipi değil. Zaten Federer'i sevdiğim ve desteklediğim için de sanırım bir kat daha itici geliyor bana tarzı. Ancak dün öyle bir oyun oynadılar ki tenise doyduk desek yeridir. Novak 2-0'dan gelip maça ortak olmakla kalmadı, son sette 5-3 gerideyken, Federer 2 defa maç puanı için servis kullanacak durumdayken, bir de seyirci desteği Federer'den yana iken, Federer'in maç servisine öyle bir return ile karşılık verdi ki Federer yerinden bile kımıldayamadı. Sonra da seyircilerin bulunduğu tarafa gidip "hala onu mu alkışlıyorsunuz, siz şimdi görürsünüz" dercesine ellerini kaldırıp baktı. Sonrada oyuna dönüp, seti çevirerek maçı da kazandı. Sezar'ın hakkını Novak'a vermek lazım. Federer'in de geçen yıl olduğu gibi bu yılda maç puanına kadar getirip kazanamadığı maç sonrası artık takkeyi önüne koyup düşünmesi şiddetle tavsiye olunur. Novak adına olağanüstü bir geri dönüştü. Finaldeki rakibi ise Nadal oldu. Bir harika maç daha bizi bekliyor.
Ne Sürpriz Ama
9 Eylül 2011 Cuma
Iıııııııh! Eaaahhh!
Reklam güzel ama biz de tam tersine anlamsız bir görüntü çiziyoruz. Günlerdir hep bir şeyler söyleyip konuyu "ama" ile başlayan ve sürekli iyi bir yanımızı ön plana çıkarmaya çalışan yorumlar yapmaya çalışıyoruz. Bizim iyi yanlarımızı düşündüğümüz kadar, takım maçları düşünmüyor sanırım. Sonuç eşittir, yazının başlığı... Yine maça iyi başladık 22-10 öndeyiz Nowitzki 3 faul almış daha ikinci periyodun ortasında. Bu sefer geliyor galibiyet dedik ama kabul etmek lazım ki bizim kafalar başka yerde. Kafalar gibi ayaklar da gitmeyince Almanya gibi takım geriden gelip size ecel terleri döktürüyor, sonra da maçı elinizden alıp gidiyor. Artık kendimizi kandırmayalım. 10/22(%45) ile serbest atış, 5/17(%29) ile üçlük ve %38 ile hücum ettiğimiz ve koca maçı 9 asist ile tamamladığımız sürece bizim kazanma gibi bir durumumuz olamaz zaten. Son periyot biz ağırlığımızı koyarız derken, Schwethelm adında, bizim gibi bu sporla kafayı kırmış kişilerin bile ismini böyle turnuvalarda hatırladığı bir adam, 3/3 3'lük isabeti ile 11 sayı atarak periyoda damga vuruyor ve biz onu gözümüzle bile savunmuyoruz. Yıldızımız dediğimiz adamlar sorumluluk alma konusunda hala düşünce aşamasında bir de. Sonra da birilerinin desteği ile (sözün gerçeğini dilim varmıyor burada söylemeye) çeyrek final lafları yapmaya çalışıyoruz. O iş bir kere olur zaten ve Sırbistan'ı bu oyunla bu dağılmış kafayla yenmek ne kadar gerçekçi tartışılır. Biz Bormio'ya kamp yapmaya kondisyon depolamaya gitmiştik. Kondisyonu depolamak yerine bitirmişiz. Üstüne kafaları da orada bırakmışız. Sırbistan'ı yensek de çeyrek finalde bir şey değişmeyecek çünkü değişseydi bu zamana kadar çoktan değişirdi. İnşallah yanılırım.