Demirören’in başkan seçilmesinin ardından verdiği ilk demeç ise şuydu; "Küme düşmenin kaldırılması için Futbol Federasyonu’na başvurduk. Onlar da UEFA kriterleri çerçevesinde karar verecek."
Şike ve teşvik primi iddiaları nedeniyle Asbaşkanı Serdar Adalı, teknik direktörü Tayfur Havutçu, protokol ve futbol A takım güvenlik müdürü Ahmet Ateş’in tutuklu bulunduğu bir camianın başkanının bu demeci vermesini gayet doğal karşılamaktayız. Ancak bu kararın altında Bursaspor Kulübü Başkanı sıfatıyla sayın İbrahim Yazıcı’nın imzasının yer alması bizleri oldukça rahatsız etmektedir.
Bursaspor taraftarları olarak bizlerin, şike soruşturmasının başladığı ilk günden bu yana olan net tavrı bellidir ve değişmeyecektir. Şike ve teşvik batağına bulaşan kendi kulübümüz dahi olsa en ağır biçimde cezalandırılıp, taraftarlara sonucu masa başında belirlenmiş bir maç izlettirilmemesi gerektiğini savunmaya devam etmekteyiz. Taraftarlarımızın sürecin başından bu yana sergilediği dik duruşu görmezden gelerek, Yıldırım Demirören’in bu teklifine destek veren ve kararın altına imzasını atan Başkanımız İbrahim Yazıcı, bu imzanın izahını bizlere yapmakla yükümlüdür.
Herşeyden önce bu kararın altına atılan imza karşılıksız bir aşkla yeşil beyazlı renklerin peşinden koşan biz taraftarlara ve son iki sezonu tarihinin en iyi iki derecesi ile kapatan Ertuğrul Sağlam ve talebelerinin emeklerine ihanetttir.
Yayıncı kuruluştan elde edilen gelirler, Süper Lig’in bizim gözümüzde sıfır olan sözde marka değeri ve şikeye bulaşan kulüplere verilmesi muhtemel ağır cezaların diğer kulüplerin gelirlerini etkilemesi gibi maddi kazançlara karşılık, Bursaspor camiasının manevi değerleri satılamaz!
En kısa sürede şike ve teşviğin cezasını hafifletecek bu karara verilen destekten vazgeçilmesini ve Başkanımız İbrahim Yazıcı’nın konuyla ilgili resmi yayın organlarımız aracılığı ile bir açıklama yapmasını bekliyoruz.
24 Eylül 2011 Cumartesi
Bursaspor Camiasının Manevi Değerleri Satılamaz!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder