Dün kaybettiğimiz iki tribüncü kardeşimizin İzmir'de yapılacak olan cenaze törenlerine hangi renge mensup olursak olalım, katılım gösterip, onların bu dünyada ne kadar sevildiğini dosta düşmana gösterme vakti...
Anıl kardeşimizin cenaze namazı 18 kasım Salı günü öğle namazının ardından Balçova merkez camiinde kılınacakken, Özgür'ün cenaze namazı ise 18 Kasım Salı günü öğle namazından sonra Karşıyaka Kemalpaşa camiinde kılınacaktır...
Alpaslan Abiyi uğurlarken nasıl birlik beraberlik içinde olup, kolkola yürüdüysek ardından, yarın da İzmir'de renklerin kardeşliğinden oluşacak bir kalabalığın, "kıt beyinleri" ile biz taraftarları her daim suçlu ve "işe yaramaz" göstermeye çalışanlara tokat gibi cevap vereceklerine inancım sonsuz. Keşke İzmir'de olup son görevimizi yapabilseydik iki kardeşimize karşı... Tekrardan Allah mekanlarını cennet eylesin, geride kalan acılı aileleri ve arkadaşlarına sabırlar diliyorum...
Gabriele Sandri'nin ölümü sonrası bir İtalyan ultras'ın yazmış olduğu bir yazı iliştirmiştik bloga, bugün bizim de duygularımızı ifade etmesi açısından oradan ufak bir alıntıyla veda edelim kardeşlerimize:
17 Kasım 2008 Pazartesi
Son Görev
ultraslar değişik renkelere aittirler fakat hepsi de takımlarına olan sevgileri ile, yağmur ve soğuğa rağmen 90 dakika ayakta sesleri kısılırcasına tezahürat yapmaları ile, deplasman otobüsünde yanlarındaki arkadaşa duyulan güvenle, deplasmana çıkmanın verdiği heyecan ve eve dönmenin yorgunluğu ile, yolda paylaşılan bir sandviç ve son sigara ile birbirlerine bağlıdırlar... Bunlar bizi dış dünyadan ayırır ama bizi birbirimize sıkı sıkıya bağlarlar...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder