3 Eylül 2011 Cumartesi

Ben Futboldan Fena Halde Soğudum

Maç izlemeden geçen koca bir yazdaki açlığımızı dindiren ulusal düzeyde iki mücadelenin olduğu Cuma gününde, bir de Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile Spor Toto Süper Ligte mücadele edecek olan kulüplerin başkanları ve yöneticilerinin bir araya geldiği bir toplantı yapıldı İstanbul'da. Basket ve futbol maçları sonrası yapılan yorumları okurken, gazetelerin alt satırlarına düşen toplantı notlarına bir göz attığımda, yazılanlar eğer doğruysa, bu memlekette futbol sever olduğumdan utandım, nefret ettim, soğudum...
İşte Milliyet gazetesinin internet sitesinde toplantıda konuşulanlar ile ilgili yer alan bilgiler:

Toplantıda kulüplerin ikinci gündemi 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe giren şiddet yasası oldu. Şike ve teşvik soruşturması nedeniyle yasa gereği tutuklanarak cezaevine konan kulüp başkanı ve yöneticilerine öngörülen hapis cezalarının hafifletilmesi ya da kaldırılması talebinde bulunan kulüpler, konunun yeni yasama döneminde ele alınmasını talep etti. Kulüp temsilcilerinin, “Evet bu yasanın çıkmasını biz istedik ancak ciddi hatalar yapıldığını görüyoruz. Bu böyle devam ederse ileride kulüplere yöneticilik yapacak kişi bulamayız” dedikleri öğrenildi.

Sporda Şiddet Yasası çıktığından beri, tribünde, sokakta, maç içi ya da maç sonu meydana gelen olaylarla ilgili bir çok taraftar göz altına alınmışken, bu renk sevdalılarının durumu gündeme gelmezken, kulüp başkanları kendilerine dokunan bir ceza ortaya çıktığında, yasanın değişmesi teklifinde "oldukça rahat bir şekilde" bulunabiliyorlar. Ortada bir yasa bulunmakta ve herkes adımlarını ona göre atması gerekirken, yöneticilerin isteklerine bakar mısınız? Bu ne demek oluyor :"Bizim yine teşvik primi verme, şike yapma ihtimalimiz var ama bundan sonra cezamız bu kadar ağır olmasın." Benim anladığım bu... Yoksa zaten, şike ve teşvik işlerinden uzak duran, tertemiz olan bir kişi, neden bu suçların cezasının düşünsün ki... Lafa gelince "Taraftar bizim her şeyimiz" diyenler, "her şeylerini" ağzılarına bile almazken, benim "saf" taraftarım kulüp başkanlarına toz kondurmaz, onlar için arkadaşlarıyla kavga eder, laf dalaşına girer, sokakta yürüyüş yapar... Bu isteği okuduktan sonra, Türk futbol maçlarını izlemek benim hiç içimden gelmiyor, sizi bilemiyorum...

Bu şoku yaşarken, Hürriyet gazetesinin web sitesinde yazılanlar, okuduklarımın üzerine tuz biber oluverdi:

HÜRRİYET’in geçtiğimiz gün duyurduğu, “Lig’de kalma zirvesi”İstanbul'da Four Seasons Otel’de yapıldı. Saatler 14.00’ü gösterirken, Bakan Kılıç, Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, Başkanvekilleri Lutfi Arıboğan ve Göksel Gümüşdağ ile kulüp başkanları bir araya geldi. Toplantıda öncelikli konu Fenerbahçe'nin küme düşme tehlikesiydi. Kulüp başkanları ortak kararlarını Bakan Kılıç’a aktardı:

“Gerekli kolaylığı sağlarız” dediler

Sayın Bakan, Fenerbahçe küme düşürülmesin. Eğer küme düşürülürse bu sadece F.Bahçe'ye değil, Türk futboluna büyük zarar verir. Futbol ekonomisi olumsuz etkilenir ve bunun zararları hepimize yansır. Biz federasyonun bu yönde alacağı kararı saygıyla karşılayacağımızı ve gerekli kolaylığı sağlayacağımızı taahhüt ediyoruz.
Kulüp başkanlarının talebini dinleyen Bakan Kılıç şu soruyu yöneltti:
Bu formülü tüm kulüpler kabul ediyor mu?
Herkes “Evet” yanıtı verirken, Galatasaray'ı temsilen toplantıya katılan Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk’ün tepkisi herkesi şaşkına çevirdi:
Hayır.


Fenerbahçe küme düşürülmesin!!! Bunu isteyen kimler, Galatasaray dışında diğer 17 futbol kulübünün yöneticileri. Yani, elinden şampiyonluğu alındığını iddia eden Trabzonspor ve UEFA ve TFF'ye ligde daha yukarıda olmaları gerektiği hakkında dilekçeler yazan Bursaspor. Hatta, ligin sıralamasından dolayı Avrupa'ya gitme yolunda etkilenen Gaziantepspor, Kayserispor, Beşiktaş... Gerekçeleri ise daha da ilginç: Fenerbahçe düşerse, Türk futbol ekonomisi olumsuz yönde etkilenir... Peki, bu istekten benim anladığım şu: Türkiye futbol liginde Üç Büyük ve diğerleri şeklinde "yazılı olmayan" bir uygulama var(mış). (Bu blog yazarlarının gönlünün Galatasaray'dan yana olduğunu bilmeyen yoktur ama bizler Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe'den bahsederken, diğer takımları rencide etmemek adına "Üç Büyük" klişe tamlamasını kullanmaktan sakındık, kulüp başkanları kabul ediyor "Üç Büyük" tamlamasını.) Demek ki, kimse bu "Üç Büyüklerin" düşmesini istemiyor, onlar düşünce ekonomileri sarsılacakmış!!! Peki, her sezon ligler neden oynanıyor ki, eğer Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe "düşmeme garantisi" altındaysa? Bucaspor, Kasımpaşa, Konyaspor, Bursaspor, Karşıyaka, Göztepe, Sakaryaspor, Kocaelispor, kısaca taraftarı olsun olmasın, herkes bir alt lige düşerken, bu "Üç Büyük" düşmemeli, bunu isteyen de kendileriyle yarışan diğer takımlar. Bu sene sonu 3 takım bir alt lige giderken, taraftarları son haftalar kendilerini üzecekler, totemler yapacaklar, takıma destek adına gırtlak patlacaklar ama onların "başkanları" şimdiden düşmeyi kabul etmiş durumda, yeter ki Galatasaray-Fenerbahçe-Beşiktaş düşmesin...
İşin benim için daha vahim tarafı da, futbol zevk ve heyecanımın elimden alınmış olmasıdır. Geçen yıl, Galatasaray tarihinin en kötü dönemlerini yaşarken, takıma ne kadar güvensek de ister istemez aklımızın bir yanında "acaba" sorusu vardı, oysa heyecanımız, kaygımız, tasamış nafileymiş, bizim düşmemizi isteyen yokmuş ki!
Şimdi de gel, futbol maçı izlerken heyecan duy, takımının logosuna koluna dövme yaptır, okul harçlığını maç biletine harca, maçtan evvelki gece uyumadan Allah'a bin bir dua et, son dakikalar tırnaklarını kemir, atılan golde çılgınca sevin...
Ne gerek varmış... Bizim bildiğimiz o futbol artık başka futbolmuş ve biz de bu "danışıklı dövüşün" gözleri kör piyonlarıymışız...

Ben bu sene bu futboldan fena halde soğudum arkadaşlar, hem de öyle böyle değil...

6 yorum:

Adsız dedi ki...

futbolun gereksiz bir şey olduğunu anlayan biri daha çok mutlu oldum futbol zaten hep gereksizdi 90dk boyunca sahada 22 kişi koşuşturup duruyorlar çok saçma sizin adınıza çok sevindim bencede futboldan her zaman soğun çünkü türkiyede gerçek futbol yok herkes şikeci fenerbahçe galatasaray beşiktaş hepsi şikeci dün türkiye kazakistan maçını izlerken bir kez daha anladım futbol gereksiz ayrıca iğrenç bir maç olduğunu söylemeden geçemicem ama aynı şeyleri basketbol için söyleyemem dün akşam ntv sporda izlediğim türkiye litvanya maçı mükemmeldi çok güzel oynadık ama yenemedik burdan 12 dev adama teşekkür ediyorum çok başarılıydılar foullerde olmasaydı iyi olurdu ama olsun bu gibi şeyler o güzel maça gölge düşürmez futbol yalan basketbol gerçek sizde bunu anlamışsınız hayat çok kısa boşuna hayatımızı futbol gibi gereksiz şeylerle harcamayalım bu arada bugüne kadar yazmış olduğunuz futbolla ilgili yazıların hepsi çok güzeldi ama boşuna vaktimizi harcamışız çok yazık türk futbolunu kınıyorum.

dt.ibo dedi ki...

benim anlamadığım ikinci ligde oynayan kulüplerin ekonomisi kalkınsa ne kaybedeceğimiz!
madem FB gittiği yere bu kadar katkı yapıyor, bu sene de BankAsya ya yapsın o halde...

Celal Abbas dedi ki...

tamam daha deliller gizli falan şu bu ama ,şampiyonlar liginden men ayrıca %80 90 ihtimalle söylenilen şeylerin yapılmış olduğunu düşünürsek.

hadi hepsini geçtim. varsayalım fener gerçekten suçlu ve söylenilen eylemleri gerçekleştirmiş olduğunu düşünelim ve karar verenlerde bunun bilincinde. ortada suç var ve siz düşmesin diyorsunuz. ya bu nasıl olur. eğer ortada suç varken düşmesin demek yani söyleyecek söz sığınacak adalet bulamıyorum.

yaaa herşey sadece paramıdır yaaaa. herşey sadece paramı allah aşkına.

not: fenerin suçlu olduğu kesinleştiği ve bilindiği halde yapılacak bu eylemler için bu sözleri sarfediyorum

Adsız dedi ki...

sadece fenerbahçemi para peşinde yapma ya tüm futbol takımları para peşinde kimse eğlencesine çıkıp futbol oynamıyo herkes sonunda para alıyo anlayın artık futbol gereksiz bu arada yanlış anlamayın bn galatasaraylıyım ama artık tüm futbol takımlarından soğudum

Adsız dedi ki...

hep kafamın bi tarafında vardı, Galatasaray da böyle bişey yapmış mıdır diye...
ama ne kadar ciddi bir duruş sergilediklerini gördükçe tuttuğum takımdan gurur duydum, başarısızlıklarını unuttum...
keşke tüm takımlar yapılan yanlışlara karşı GS kadar dik durabilseler..

Adsız dedi ki...

nerden biliyosun GS'nin böyle bir şey yapmadığını bilemezsin türkiyede hiçbir futbol takımı temiz değildir hepsi elbet şike yapmıştır herkes para peşinde temiz futbol hiçbir zaman olmamıştır ve olmayacaktır GS FB'NİN küme düşmesini istemiyor nedeni belli çünkü kendine güvenmiyor fenerbahçeyi yenemeyeceğini biliyor bu yüzden FB'NİN şampiyonlar liginde olmasını istemiyor bence bu çok yanlış bir galatasaraylı olarak ben FB'nin şapiyonlar liginde olmasını istiyorum GS'de bunu istesin adam gibi çıksın FB'yi yensin diğer futbol takımlarınıda yensin iyi transferler yapsın adını şampiyonlar ligine altın harflerle yazdırsın geçen seneki rezilliği başarısızlığı yapmasın GS güçsüz takımlarla oynayıp onları yenerek şampiyon olmak istiyor unutmasın lig bize kalmaz anca GS FB'yi yenerse benim için en iyi ve en güçlü takım olur şimdi FB'yi yenemezse FB şike yaptı der unutmasın şike tek taraflı olmaz eğer sen maçı FB'ye satıyorsan sana teklif edilen rüşveti alıyorsan burda size soruyorum suç sadece teklif edende mi yoksa teklifi red etmeyendemi yorum sizin NOT:GALATASARAYIM böyle yapma bırak FB şampiyonlar liginde olsun kendini küçük düşürme sen sus futbolun konuşsun GALATASARAYIM bu yıl şampiyon biziz başka çıkar yol yok.

Blog Widget by LinkWithin