4 Kasım 2016 Cuma

Galatasaray:1-2:Medipol Başakşehirspor


Kazanırken övmek, kaybederken yermek "kolaydır", suyun akışına gidersin, fikrine, görüşüne destekçin çoktur, egon tavan yapar birini eleştirirken de empati yapmak pek akla gelmez aslında. Bugün iç sahada yenilen Galatasaray'a "karalar bağlayanlar" da olacaktır, sövenler de olacaktır, lige şimdiden havlu attıranlar da olacaktır da çok değil 3-4 hafta önce "göklere" çıkardıkları topçuları yerin dibine sokanlar da olacaktır. "Neden böyle kıvraksınız?" dendiğinde de topçular ve takımın hocası suçlanıp "Trilyonları onlar kazanıyorlar, ben mi" bahaneleri de çoktan hazırdır...

Bu gece Ali Sami Yen Spor Komlpeksi TT Arena'da Galatasaray, ligin lideri Başakşehir'e 2-1 mağlup oldu ve liderlik şansını bir kaç haftalığına kaçırdı.. Mağlubiyet eleştiriyi getirecektir, takıma ve hocaya "saldırmaya" hazır çakallar onu yapsın dursun da, ben bu gece çok fena bir Galatasaray izlemedim. Abdullah Avcı senelerdir sessiz sedasız bir sistem takımı oluşturmaya çabalıyor ve emeklerinin meyvelerini de bu sene artık almaya başladı. "Taş gibi" bir takım Başakşehir takımı ve oyun alanını iyi parselliyorlar, kafasına göre "takılmıyor" Abdullah Avcı'nın oyuncuları. Galatasaray böyle "kompakt" bir takıma karşı iyi bir ilk devre geçirdi. Golü buldu, bir kontra ile oyun tekrar eşitlendi ama devreye 2-1 önde gitmesi "işten değildi"... Ligin ilk üç haftasında adına methiyeler düzülen Eren Derdiyok, biraz daha becerikli, ya da biraz şanslı olsa ikinci yarıya Abdullah Avcı daha farklı çıkarabilirdi topçularını...


İkinci devrede yine golü isteyen Galatasaray'dı. Bu sene çok başarılı olduğu "top çevirme" maharetiyle oyunu rakip sahaya yığmayı hedefledi, topu karşı sahada çevirdi de yine geçtiğimiz haftalarda Eto'o'ya attığı çalımla sarı-kırmızı taraftarı mest eden Muslera, kaleci olduğunu unutup stoperlik yapmaya kalkınca yarattığı faulden kazanılan serbest vuruş sonrası deplasman takımı öne geçti. Mağlubiyeti getiren gol Muslera yüzünden oldu da, kimin yüzü var Nando'yu suçlamaya? "Ama onlar trilyonları götürüyorculara" lafım yok, takılsınlar dilediklerince...


Galatasaray için sezonun "sürpriz yıldız" Tolga'nın yokluğunda Nigel de Jong Selçuk'un partneri olarak sahaya çıktı. Aklı ve gönlü hala Melo'da kalan bizler için De Jong bir yudum nefes gibiydi de maçın hakemi Ali Palabıyık'ın futbol tarzında "yer almıyor" o tarz oyuncular. Karşılaşmanın hakemi neredeyse her pozisyonda Hollandalı oyuncu aleyhine faul çaldı ki, biz televizyon karşısında çıldırdık, De Jong'un saha içinde yaşadıklarını düşünmek istemiyorum.





Stat: Türk Telekom
Hakemler: Ali Palabıyık, Hakan Yemişken, Serkan Olguncan
Galatasaray: Muslera, Sabri Sarıoğlu, Semih Kaya, Hakan Balta, Carole, Selçuk İnan (Dk. 71 Josue), De Jong, Sinan Gümüş (Dk. 78 Podolski), Sneijder, Bruma, Eren Derdiyok
Medipol Başakşehir: Volkan Babacan, Uğur Uçar, Yalçın Ayhan, Bekir İrtegün, Ferhat Öztorun, Mahmut Tekdemir, Emre Belözoğlu, Visca, Mossoro (Dk. 82 Holmen), Cengiz Ünder (Dk. 88 Eren Albayrak), Mehmet Batdal (Dk. 90+2 Mustafa Pektemek)
Goller: Dk. 32 Sinan Gümüş (Galatasaray), Dk. 36 Mehmet Batdal, Dk. 60 Yalçın Ayhan (Medipol Başakşehir)
Sarı kartlar: Dk. 23 Carole, Dk. 59 Muslera, Dk. 73 De Jong, Dk. 90+3 Eren Derdiyok, Dk. 90+5 Josue (Galatasaray), Dk. 79 Emre Belözoğlu (Medipol Başakşehir)

1 yorum:

flavius lulianus dedi ki...

Başakşehir iyi takım olmuş gerçekten ama abartıldığı kadar da değil, sahada daha iyi olan takım Galatasaray'dı. Etkisiz bulunan, Avcının kilitlediği söylenen Bruma öyle 3 pozisyon yarattı ki, daha fazlasını yapmak çok kolay değil; buna karşın Visca Sabri'nin ikram ettiği bir pozisyon ve Muslera'nın üzerine isabet eden bir diğeri dışında etkili olamadı. Prandelli'nin sonunu hazırlayan maçta çok etkili ola Mossoro pozisyon bulamadı ki 30 dakika de jong-Josue-Sneijder orta sahasıyla oynadık. Yere göre sığdırılamayan Emre, ilk yarı hakeme itirazdan kırmızı kart görmesi gerektiğini saymazsak, duran toptan asisti dışında sahada görevini yaptı en fazla, buna karşın, çok etkisiz denilen Sneijder Galatasaray ataklarının tamamını organize etti, golün asistini yaptı, üç de etkili şut çekti. Bunlara rağmen Avcı basınımıza göre dünyanın en iyi teknik direktörü ve Riekerink Galatasaray seviyesinde değil.. Bu nasıl bir korku böyle, sakin olun.. Bu maç ve Adanaspor maçıyla ilgili eleştirilebilecek tek şey, pas trafiğinin daha önceki haftalara göre oldukça yavaşlamış olması ve hep garanti pasların tercih edilmesi; muhtemelen trabzon maçında hücuma çıkılırken kaptırılan top ve yenilen gol takımı çok etkilemiş, belki Riekerink bu konunun üzerinde fazla durmuş ama olur böyle şeyler.. Takım frenlerini gevşetip daha cesur daha coşkulu olsa bu ligde her takımı yeneriz..

Blog Widget by LinkWithin