31 Temmuz 2008 Perşembe

Babasının Oğlu



Ailelerde genelde iki kardeşten biri ailenin sözünden çıkmazken, ki bu daha çok abi olur, kardeş ise vurdum duymaz olur, hayatını yaşar gönlünce. Oturup tek tek anket yapmadım ama çevremde gördüğüm kadarıyla büyük bir oran böyle. Şükür ailesinde de durum bu şekilde, ağabey Hakan baba Sermet'in bir dediğini iki etmezken, kardeş Gökhan ise başka alemlerde. Basketbolculuktan alıp oğlunu Sakarya-Bursa derken Galatasaray'a getiren Sermet bey, biricik oğlunun elini kariyeri boyunca hiç bırakmadı. Oğlu da ailesine o kadar düşkündü ki, bir çok yurt dışı macerasından ağlayarak geri dönmek zorunda kaldı, nedense hep "sıla" özlemi çekiyordu. Türk futbolunun en duygusal topçularından biri oldu çıktı Hakan Şükür, kral lakabını yakıştırdılar kendisine tribünler ama kralla gibi "sorumluluk" almasını hiç beceremedi, çünkü hep son kararları babası veriridi. İşi oğlu yapar, karar merciği babasıydı. Topu Hakan oynar, sözleşmelerdeki rakamlara Sermet "amca" karar verirdi, sahada mücadele eder Hakan ama kritik topu vurmaz, sorumluluğu alacak birini arardı, Arif, Ümit Karan, saffet, Sounders, İlie hep "kraladan" çok kaleye şut atmışlardır, isabetli ya da isabetsiz. Şimdi yine Sermet "amca" oğlunun yerine karar vermiş, demiş ki :" Hakan'a Bursaspor’dan ciddi bir teklif var. Ancak benim gönlümde Fenerbahçe'den yana. Hatta kendisine ‘Ne olur bir yılda babanın takımında oyna’ dedim. Emre'de bunun için çalışma yapıyor. Hakan bu yıl mutlaka bir takıma gidip futbol oynayacak"
Haber ne kadar doğru ne kadar yanlış tartışılır, Hakan da Galatasaray'da efsane olma şansını tepmez, o kadar toy değil artık ama Sermet amcanın artık şu adamı özgür bırakma vakti geldi de geçmedi mi? Doğru mu diyoruz Sermet pardon Servet Amca?

1 yorum:

Semt Aşığı dedi ki...

Konyaya gidecek.

Blog Widget by LinkWithin