28 Ocak 2010 Perşembe

Galatasaray:0-0:Ankaragücü


En tehlikeli atağın maçın 59. dakikasında Ankaragücü takımından gelmesi olan bir maç için pek de yazılacak çizilecek bir şey bulamıyorum doğrusu. zaten, Rijkaard bu tarz "garanti" maçları seviyor, UEFA Avrupa liginde de son maçta gençler ve gözden çıkardığı oyunculara son şans vermişti, bu gece Ankara'da oynana grubun son maçını zor maçlar öncesi son bir prova olarak gördü...
Kalede Ufuk yer alıyordu, Franco olmasından iyidir, genç kaleci de az da olsa gelen toplarda yerinde kuratırışlarla, medya tabiriyle "güven verdi" taraftarlara ama benim beğendiğim yanı yaptığı uzun degajlardı... Stauce aklıma geliyor da orta sahaya kadar vuramazdı topu, Ufuk neredeyse rakip ceza sahasına kadar vuracak, sol ayağı oldukça kuvvetli...
Rijkaard defansta bu maçta Servet'in yanına Emre Güngör'ü görevlendirmişti, Neill'i yormak istemedi belki ama takıma uyum sağlamasının en önemli yolu oynayacağı maçlardır benim kanaatimce, sahada yer alması daha uygun olurdu fakat kenarda bekleyeni oynatmak istemiş Hollandalı hoca, o da bir tercih doğrusu... Beklerde ise Serkan'ı görmek için Uğur'u sol tarafa yerleştirmişti, Serkan bildiği bölgede pek sıkılmadı ama Uğur pek de rahat değildi yerinde...
Orta alana 2M'yi( Mustafa-Mehmet) sigorta olarak yerleştiren Rijkaard, biraz daha önlerinde Emre Çolak'a görev verdi. Genç oyuncu son haftalarda bulduğu şansı da iyi değerlendiriyor, kısır oyunun içinde pek de ezilmedi, ağır sahaya rağmen "ince" oynamakta diretti, futbol zekasına diyecek lafımız yok ama biraz daha güçlenmesi lazım gibi duruyor fiziksel olarak...
Sistemin ileri ucunda ise sağ ayaklı Ayhan sol tarafta oynarken, Barış Keita'nın bölgesinde ve Nonda da yerinde oynuyordu...
Başta dedik ya, öyle sıkıcı bir oyun oldu ki, en tehlikeli atak 59da geldi, sonrasında Ankaragücü bir kaç pozisyon yakaladı, Galatasaray sadece 86. dakikada Mustafa Sarp ile taraftarını heyecanlandıran bir pozisyon yakaladı...
Ama maç ve sonrasında iki ayrıntı dikkat çekiciydi... İlki Nonda oyundan alınırken, bakışları, ağır ağır çıkması ile sanki "bu son maçım, ne haliniz varsa görün" der gibiydi... Gidecek, kalacak, gidecek, kalacak diye papatya falları açlması Kongolunun psikolojisini oldukça bozmuşa benziyor... Rijkaard kararını açıklasa da hem o hem de biz kurtulsak bu sıkıntılı bekleyişten, yoksa bir bir paranoyak olacağız, ama hoca da bir başka alemde. Maç sonu yaptığı röportajda spikerin Dos Santos'la ilgili sordu soruya "Alınırsa çok faydalı olur" derken, neyi amaçlamıştı acaba. Saat 2den beri bütün spor dünyası bu transfer ile çalkalanırken, galatasaray.org tıklanma rekorları kırarken, kimse Rijkaard'a bu işin bittiğini söylememiş mi acaba?
Her şey mi sıkıcı ve karamsardı Ankara'da diye soran olabilir? Kırmızı formalar gecenin parlayan yıldızıydı diye cevaplarım ben de...


Stat: 19 Mayıs
Hakemler: Özgür Yankaya, Serhan Malkoç, Serdar Akçer
MKE Ankaragücü: Senecky, Cihan, Koray, Muhammet, Broggi, Mehmet, Kağan, Hürriyet, Murat (Dk. 79 Aydın), Bilal (Dk. 89 Umut), İlhan
Galatasaray: Ufuk, Serkan (Dk. 84 Çetin), Emre Güngör, Servet, Uğur, Barış, Mustafa, Mehmet, Ayhan, Nonda (Dk. 72 Jo), Emre Çolak
Sarı kartlar: Dk. 27 Emre Güngör, Dk. 68 Ayhan (Galatasaray)

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin