2 Şubat 2011 Çarşamba

Galatasaray'dan Kritik Galibiyet:Galatasaray 76 – CEZ Nymburk 75


Son saniye basketinin değeri mi yoksa maçın bulunulan noktadaki arz ettiğin önemi mi daha ön plana çıkar bilinmez. Şiddetle bir galibiyete ihtiyacımız vardı. Bunu da müthiş bir geri dönüş ve son çeyrek performansı ile Shipp'in son saniye basketi süsledi. İlk yarıdaki kötü ama artıya çevirmek için çabalanan oyun bize gösterdi ki rakibin durumu her ne olursa olsun herkes galibiyetin peşinde. Dünkü maçın kazananın devam edip kaybedenin havlu atacağı bir mküsabaka olması da kötü ve sancılı oyunun göstergesiydi diye düşünüyorum. İlk yarıda Çek ekibi o kadar rahat oynadı ki sanki onlar ev sahibi biz konuk vasfındaydık. Müthiş yüzdeli oyunları bunun göstergesi. İlk yarıda takımımız ne yaptıysadurumu lehine çeviremedi. Berabere olduğumuz tek nokta, skorda geride olsak da oyunda ve matalitede kafa kafaya olmamızdı. Skor başlığındaki dengeyi yakalayabilmek için bazı ataklar yapmak gerekiyordu ancak yaptığımız her atağa mucizevi şutlar, sürpriz toplar ve kararlarla cevap vermesini bildi rakip takım. Bu noktada koç Mahmuti'nin bir hamlesi daha vardı ki bu hamle 5 maçtır sakatlığı nedeniyle oynayamayan Tutku'ydu. Tutku ayağındaki sakatlığa rağmen risk alıp oyun kötüye giderse oynayabileceğini koçuna iletip maça girmeden önce iğne vurulmuştu. Oktay Mahmuti 3. çeyreğin ortasına kadar böyle bir riske girmemek için ilerideki maçları da düşünerek kendisini oyuna erken almadı. Ayrıca bu noktada düşündüğü bir noktada da vardı ki her çözümü deneyip Tutku'yu taze kan olarak oyuna sokup hem skoru hem maçı lehine çevirecekti. 3. çeyrekte de önce farkın tek hanelere inmesini ve 3 baskete düşmesini sağladı, sonra Tutku'yu oyuna alıp planının nasıl kusursuız işlediğini kenardan seyretmeye başladı. Her ne kadar fark, 4. çeyreğin ortalarına kadar 2 basket seviyelerinde de gezinse de Shipp, Evren ve Tutku'nun oyunu ve savunmayı hareketlendiren basketbol anlayışı bu noktada hem takımı hem de seyirciyi havaya sokmuştu. O noktada maçın o ana kadar etkili ama geri planda kalan ismi Shumpert'i alarak son hamlesini gerçekleştirdi koç. Shumpert attığı 3 üçlük ile, Tutku'nun 8 sayısı, Evren'in müthiş savunma ve yüzdeli hücum performansı, Shipp'in inatçı ve takipçi oyunu ön plandaydı. Mahmuti'nin 15 dakikalık Tutku+ 4 kısa planı muazzam işledi ancak maç yine son topa geldi. Son topu Shipp, Haluk'un akıl dolu pasını aldıktan sonra içeri penetre edip turnike ile bitirdi ve takımını hem galibiyete taşıdı hem de bu mucizevi basket sonrası çok kritik bir noktada hayata ve 8'li finale bağlamış oldu.

Bazen ne kadar iyi takım olsanız da işler iyi gitmez, sıkıntılı dönemler yaşarsınız. Bu noktada bazı karakterlerin ön plana çıkması gerekir. Tutku dün bir kez daha Türk basketbolundaki yerini ve Galatasaray takımdaki önemini bir kez daha vurgulamış oldu. Bugüne kadar sakatlığını riske etmedi ama dün böyle bir fedakarlık yapması gerektiğini hissetmiş olacak ki galibiyetin mimarlarından oldu 15 dakikada. Tutku'nun fedakarlığının dışında Shumpert'i de alkışlamak lazım. Takımın en çok ihtiyacı olduğu dakikalarda, farkın kapandığı o gıcık bölümde 3 üçlük yollayıp takımına hayat verdi. Ayrıca Evren de dün bu sezonki bana göre en iyi performansını sergiledi ve çok çok önemli bir katkı vermiş oldu. Shipp ise bir kez daha ne kadar önemli ve kaliteli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Ayrıca "büyük resme bakarsak" Galatasaray takımındaki bu oyuncuların rollerini bir kez daha ispatlaması ve onlar olmadığında takımın aksadığını tekrar anlamamız takım adına çok önemli bir durum. Oktay Mahmuti'nin kafasında kurguladığı sistemi çok iyi oturttuğu ve yerleştirdiği taşların yerinden oynadığında takımın ne hale geldiği ortada. Bu noktada bir kez daha koça teşekkür etmek lazım. Kritik bir dönemde bütün olmusuzluklara rağmen çok önemli bir galibiyet alan takımını ve kendisini kutlamak lazım. Bu hamle inşallah 8'li finali getirir. Bu önemli hamlenin gerisini getireceklerine şüphem yok. Ancak şu da bir gerçek ki ilk 2 maçı çok şanssız şekilde kaybetmemiz bundan sonraki tüm maçları kazanma durumunu doğurdu. Daha çok sular akacaktır gurubun altından ancak işin gerçeği de bu şekilde. Bu muazzam geceyi yaşattıkları için kendilerine teşekkür ediyoruz. Yürüyedursunlar...


Yer: Abdi İpekçi Spor Salonu / İSTANBUL
Rakip: CEZ Nymburk
Tarih: 01.02.2011

Josh Shipp: (32:34, 17 sayı, 13 ribaund, 2 asist, 2 top çalma, 1 top kaybı, 7/14 şut)
Jerry Johnson: (17:21, 5 sayı, 2 ribaund, 1 asist, 1 top çalma, 3 top kaybı, 2/9 şut)
Göksenin Köksal: (15:11, 2 sayı, 1 asist, 1 top çalma, 1/3 şut)
Preston Shumpert: (23:16, 14 sayı, 2 ribaund, 3 asist, 5/11 şut)
Taylor Rochestie: (07:39 , 0 sayı, 1 asist, 0/1 şut)
Tutku Açık: (15:00, 10 sayı, 1 ribaund, 5 asist, 3 top kaybı, 3/7 şut),
Luksa Andric: (21:22, 9 sayı, 4 ribaund, 1 top çalma, 3/3 şut)
Radoslav Rancik: (11:31, 2 sayı, 3 ribaund, 1 asist, 1/3 şut)
Haluk Yıldırım: (13:47, 2 sayı, 2 ribaund, 1 asist, 2 top kaybı, 1/3 şut)
Evren Büker: (23:41, 12 sayı, 4 ribaund, 2 top çalma, 1 top kaybı, 5/7 şut)
Ermal Kurtoğlu: (18:38, 3 sayı, 1 ribaund, 1 asist, 1 top kaybı, 1/7 şut)

1. ÇEYREK: 14-17
2. ÇEYREK: 18-23 (32-40)
3. ÇEYREK: 16-16 (48-56)
4. ÇEYREK: 28-19 (76-75)

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin