28 Ocak 2009 Çarşamba

Roman Kratochvil


Denizlispor camiası 2002-2003 sezonunda defansa takviye olması açısından Slovakya'nın Inter Bratislava takımından sarı saçlarını ortadan ayıran, futbolcu fiziğine sahip ve en önemlisi "adama" benzeyen bir oyuncu getirir. İsmi Roman Kratochvil olan sarışına yabancılara soyadıyla hitap etmeye alışık olduğumuzun tersine ismiyle hitap eder futbolcular ve taraftarlar: Roman, Roman, Roman... Zaten horozlar memleketindeki futbolculuk hikayesi de "roman" gibi olacaktır 27 yaşındaki futbolcunun, kimi zaman heyecanlı, kimi zaman buruk... İlk geldiği sezon sırtına geçirdiği ve bir daha çıkartmayacağı 7 numaralı formasıyla Denizlispor adına UEFA kupası mücadelesi verirken de, takımın küme düşmemesine cabalarken de aynı iş ahlakıyla mücadele eder sahalarda, onurlu, sakin, efendi ve de öğretici... Bir öğretmen edasıyla Servet'e, Çağdaş'a ve son olarak da Milli Takıma seçilen Çağlar'a defans yapmanın inceliklerini ve sırlarını öğretip, onların açıklarını 7 sene boyunca kapatmak için bir oraya koşar, bir buraya... Sadece defans mı yapmıştır Slovak oyuncu, aynı zamanda Denizlispor'un gollerinde de adı geçer Roman Kratochvil'in... Bugüne kadar oynadığı 182 maçta 30 defa havalandırır rakip fileleri, sevindirir yeşil-siyahlı renklere gönül veren taraftarları... Ve en önemlisi her zaman vefali kalmayı bilir Denizli şehrine, kısaca bizden biri olmuştur Roman... Sezon sonları yaklaşırken, mukavele kağıdında yer alacak sıfırların sayısının fazla olması adına nisan-mayıs aylarında şaha kalkan paragöz topçuların aksine, bir sezon boyunca değişmeyen bir istatistikle oynar, transfer döneminde hiç sorun çıkarmaz yöneticilere, tersi olsaydı kalabilir miydi bu kadar sene aynı kulüpte... Ve dedik ya, adı gibi "roman" olur onun da futbol hikayesi. Yaptıklarının karşılığında belki sezon sonunda mütavazi bir jübileyle futbolu bitirmeye beklerken, koparıverirler çok sevdiği camiadan kendisini... Hem de trajik bir şekilde, formasını sonuna kadar ıslatıp, kazanmaya çalıştığı ve kendi kalesine gol attığı Beşiktaş maçının üzüntüsü hala kalbinde bir yarayken... Bir gol de Ümit Kayıhan atıverir sarışın Roman'a... Hem de çıkaramayacağı bir dakikada, 90. dakikada, futbol hayatını sonlandırırken... Ümit Kayıhan, belki Denizlispor'u kümede tutacak, belki de Bursaspor'da yaptığı gibi işler "sakata" giderken bırakıp kaçacak, her durumda bu memlekette "ahpap çavuş" ilişkileriyle iş bulacak, lakin Denizli şehri ve halkına "aşık" bu adamın kırılan kabini ne olacak? ekşisözlükte mavi gözlü dev takma adaıyla yazan arkadaşın sorusuyla bitirelim biz de Roman Kratochvil'e bu veda yazımızı:
"3 gün önce takıma gelmiş adamların, 8 senelik emektarları yollama konusunda görüş bildirme hakkı ne zaman doğdu? biri bunları bana açıklasın."

3 yorum:

Çubuklu Sevdalısı dedi ki...

çok büyük saygısızlık yapmış Denizli kulübü gerçekten çok yazık.

Adsız dedi ki...

Konya ile anlaşmış.. Hadi hayırlısı diyelim.

os dedi ki...

bugün itibariyle ümit kayıhan alınmış görevinden...

ilerde okuduğumuzda aradan kaç gün geçtiği belli olsun diye belirteyim istedim..

yazık hakikaten.

Blog Widget by LinkWithin