18 Ağustos 2009 Salı

TSL 2.Hafta



  • Haftanın değerlendirmesini Beşiktaş'ın maçını pazartesi oynamasından dolayı bugün yapmak durumunda kaldık ve Beşiktaş ile başlayalım. Baklava desenli formayla çıkmıştı siyah beyazlılar taraftarının olmadığı maça, Beleş Tepe'yi istisna olarak tutatlım... Bir kez daha vurgulayalım seyircisiz maçın hiç mi hiç tadı olmuyor, bu tip ceza yerine başka ilde oynama cezası versinler,biraz abartalım konuk takımın sahasında oynama cezası versinler ama taraftar maçın içinde olsun... Çarşı'nın desteği ile daha farklı kazanackları maçı Beşiktaşlılar iki güzel gol atarak galip bitirdiler. Tello'nun golünde Antalyaspor kalecisi Ömer'in ne yaptığını anlayan var mı? Pembe formalı kaleci sıçradı ama topu elleri arasından bıraktı, bu tip enterasan goller çok gördü kalesinde Ömer Çatkıç, yine de görmeye devam ediyor... Lakin hakkını yemeyelim, Nobre'nin iki adımdan vuruşunu kafayla çıkarması var ki, Higuita'nın o sansasyonel kurtarışına rakip çıkacak gibi... Beşiktaş sezonun ilk galibiyetini alırken, Antalya ikide sıfırla devam ediyor. Şifo Mehmet, Antalya'nın sıcağından muzdaripmiş, çalışamıyoruz diyormuş ama artık bulacak bir formul yoksa bu mağlubiyetler devam ederse, kırmızı beyazlıları yeni bir hoca çalıştıracak yakında...
  • Liderle devam edelim haftanın yorumlarına. 55 tl'lik bilet fiyatlarına biz ne kadar isyan etsek de, Fenerbahçe seyircisi arasında "kesesi sağlam" arkadaşlar bulunuyor demek ki stad oldukça doluydu Sivas maçında... Arda sahaya girince herkes yeni kuralları öğrenip, ceza alması gerek diye yaygara koparıyor lakin Daum akreditasyon kartını takmayınca, pek dillendirilmiyor bu konu, oysa Federasyonun kitapçığında bu madde de yer alıyor. Bir tanesi ofsayt olmak üzere 3 güzel gol ile Fenerbahçe , Sivasspor'u evine yolladı, özellikle Emre'nin attığı gol tam Sivas defansı ve kalecisine yakışır vaziyetteydi. Bülent Uygun neden Kadıköy'e geldiğinde hep "grand tuvalet" giyiniyor, bir bilen var mı? Başka bir soru da Roberto Carlos, bütün hakemlerle kanka mı da herkesin boynuna sarılıyor? Tolunay Kafkas olayını unutmasın derim... Fenerbahçe'yi kapatırken, Rambo efsanesi yine yeşil sahalardaydı, hayırlı olsun...
  • Trabzon, iddiaa kuponlarını yırttıran maç sonunda evinde diyarbakır'a yenilerek, bir hafta evvel kazandığı Sivas maçını "amorti" etti... 2'de 1...Oysa maç için herşey bordo mavililer lehineydi, takım içinde kaynaşık bir hava, seyirci motivasyonu, Diyarbakır'ın daha birlikte 3-5 antrenman yapmamış bir çok topçusu... Ama biz futbolu bundan dolayı seviyoruz, yeşil çim üzerinde herşey tepe taklak olabiliyor... Remzi Giray Kaçar'ın attığı gol eğer futbol oyun kuralları içindeyse, Galatasaray'lı Sabri'nin Gaziantep'te yaptırdığı penaltı da penaltı değil, bu kadar basit, alın pozisyonları yan yana üst üste koyun, birbirinin kopyası çıkacak, hiç mi fark yok, var tabi: Maçın hakemi... Peki Egemen'e ne diyelim, Bursaspor taraftar forumlarını okumadım ama eski takımının hayranları şimdi Trabzonspor'un kaptanıyla kafa buluyorlardır o topun önüne "balıklama" atlamasıyla. TRT'de Hakan Şükür arkadaşını savunmaya çalıştı ama bir yere kadar, bu tip işler sonradan olmuyor, futbolun temel tekniklerini öğrenmek gerekiyor daha genç yaşta, zira "ağaç yaşken eğilir", sonra bir pozisyon geliyor ve ayakla savunma yapmak yerine "bodoslama" atlanabiliyor meşin yuvarlağın önüne. Yaptığı "saçmalığın" Egemen de farkında olmuş olmalı ki, 90+'da yedikleri golde de kafası hala oradaydı, o hata başka bir hatayı getirdi ve Trabzon mağlup oldu... Ziya Doğan'ın Diyarbakır'ı ise ilginç bir takım olmuş, özellikle kalecisini beğendim, bir de Samsunlu Adnan'ı görmek hoştu... Trabzon seyircisi bu 61. dakika olayını ne zamana kadar sürdürecek acaba? Belki kendilerince destek olarak yapıyorlar, kabul edilebilir lakin Fatih Tekke tezahüratları da neyin nesi, takım gol yediğinde... Diyarbakır'ın Lescon yapımı forması şıktı, tabii Denizlispor ile aynı dizayn, renkler farklı, bu markalar her takıma değişik dizayn ekipman işine ne zaman başlayacaklar acaba?
  • Eskişehirspor-Bursaspor maçı bu haftanın izlenmeye değer maçlarındandı ama Eskişehir'de bulunanlar dışında bu "kapışmayı" tam olarak izleyen bu ülkede yok, sadece 3 dakikalık özetle yetiniyoruz. Yeni Yayın İhalesinde Federasyon buna da dikkat etmeli, her takımın taraftarının maçları 90 dakika izleyebilecek şekilde paketler sunulmalı yayıncı kuruluşlara... Zamanın birbiriyle "kanlı bıçaklı" ki Eskişehir'de 16 plakaya, Bursa'da 26 plakaya "alerjisi" olan kitleler varken, "06-16-26" dostluğunun getirmiş olduğu bir "Anadolu kardeşliği" havasındaki maçtan ev sahibi 3-2 galip ayrılmasını bildi. Texas bu güzel deplasman için şehirde yeşil ve beyaza dair ne varsa toplayıp koyulmuş Eskişehir yoluna ama stada sokamamışlar o "canım" pankartları... Es-Es tribünü ise sezonun ilk kareografisine imza atmış, tebrikler, bir de bu iş kartonla filan değil, atkılarla... Eskişehirspor'un 45'te kazandığı penaltı bana inandırıcı gelmedi, başkaları ne der bilmem ama esas izlediğim Ümit Karan'ın penaltıyı atmak isteyip, Youla2nın atmasıydı, keşke karan atıp, gol orucunu bozsaydı... Sercan gün ve gün tanjuk Çolak ya da jardel oluyor, sürekli topun düşeceği yerde bulunuyor, umarım onlar gibi Avrupa'da da ödüller alır, Mehmet yılmaz'ın attığı gol de futbol akademilerinde ders niyetine okulması gereken bir "şaheser"... Son olarak geçen hafta Bursa2nın iç saha formasına hayran olduk ama bu beyaz deplasman forması o kadar okşamadı gözümüzü, Es-Es ise parçalıyla "jönlük" yapmış pazar gecesi...
  • Ankara derbisi direkler ve kalecilerin ön plana çıktığı mücadele olmuş desek yeri vardır. İlk yarı başkentin siyah-kırmızılıları, ikinci yarı da "leoparlar" saldırmış ama Serdar ve Senecki kalelerini iyi kapamışlar. Cavcav'ın takımının bir kol siyah bir kol beyaz giydiği forma değişik geldi gözüme, sanki herkes takım kaptanı gibi... Öte yandan, Ankaraspor iki haftadır 90+'da buluyor golleri, bakalım seri ne zaman bitecek...
  • Bu hafta Kayseri kendi evinde Gaziplate'mi yoksa Riverantep2i mi kanuk ettik desek acaba Gaziantepspor'un giymiş olduğu deplasman formasını görünce. Açık ara bu haftanın ekipman lideri Güneydoğu takımı... Tolunay hoca da yine her zamanki gibi şıktı, hakkını yememek lazım. Öte yandan Kayseri tribünleri görsel açıdan güzellikler yansıtırken, bir taraftarın asansör boşluğundan düşmesi canları sıktı, bir futbol şehidi daha verdi bu memleketin tribünleri, herkesin başı sağ olsun... Gaziantep'li Beto'nun Kaka orjinli İsa mesajlı t-shirtü de bizim sahalarda bir ilkti...
  • Ankaragücü, 100. yıla iyi hazırlandı ama işler istedikleri gibi gitmiyor. İki hafta ve iki beraberlik, Hikmet Hoca bir şeyleri değiştirmeli bu takımda, kaleciden başlasa hiç de fena olmaz... Serkan'ı taraftarın elinden Vassel kurtardı desek benzetmede hata yapmayız. Bu arada forumlarda söylenilenlere göre maraton biletlerini taraftar gruplarının karaborsa satması bir çok "gerçek" Ankaragüçlü'nün canını sıkıyormuş, yönetimin de bilgisi dahilinde...
  • Kasımpaşa, pırıl pırıl stadında oynadığı seyircisiz "İstanbul derbisinde" iki hatalı gol sonrası 3-1 yenilerek sıfır puanda kapadı bu haftayı. Belediye tarafında ise İbrahim Akın iyi form tutmuş, golleri sıralamaya devam ediyor, Abdullah Avcı'nın yüzü gülüyor. Son olarak da çekimlerde mi bir eksiklik var yoksa stadın ışıklarından mı, maç sanki mum ışığında oynanmış gibi geldi bana...
  • Panorama:
  1. Haftanın hatası: Sivasspor defansı ve kalecisi (Emre'nin kornerden attığı golde)
  2. Haftanın uçan adamı : Egemen
  3. Haftanın en şık forması: Gaziantepspor forması
  4. Haftanın en şık hocası: Tolunay Kafkas-Bülent Uygun
  5. Haftanın tribünü: Eskişehirspor tribünleri
  6. Haftanın en deplase tribünü: Bursaspor tribünü
  7. Haftanın en hayırlı evladı: Arda Turan (Golden sonra anne-babasının ellerini öptüğünü ima ederken)
  8. Haftanın en üzücü olayı: Kayserili futbol sevdalısının hayatını kaybetmesi
  9. Haftanın en şanlısı: Ankaraspor (İki haftadır 90+ da gol buluyor)
  10. Haftanın en çabuk golü: Mustafa Pektemek ( Dakika 2, Gençlerbirliği)
  11. Haftanın en geç golleri: Dakika 90-Tazemete (Diyarbakırspor), Dos Santos (Fenerbahçe), Meye (Ankaraspor)
  12. Haftanın aynı dakika golleri: 45. dakika: Galatasaray, Eskişehirspor, İst. Belediye
  13. Haftanın en karanlık sahası: Kasımpaşa sahası
  14. Haftanın en güzel golleri:
-Isiaac (Manisaspor)
-Dos Santos (Fenerbahçe)
-Mehmet Yılmaz (Eskişehirspor)
-Ali Güzeldal(İst. Belediye)
-Holosko (Beşiktaş)
-Tello (Beşiktaş)


O G B M A Y AV P
1.FENERBAHÇE 2 2 0 0 5 0 5 6
2.GALATASARAY A.Ş. 2 2 0 0 7 3 4 6
3.BÜYÜKŞEHİR BLD.SPOR 2 1 1 0 4 2 2 4
4.BEŞİKTAŞ A.Ş. 2 1 1 0 3 1 2 4
5.DİYARBAKIRSPOR 2 1 1 0 4 3 1 4
6.ESKİŞEHİRSPOR 2 1 1 0 3 2 1 4
7.ANKARASPOR A.Ş. 2 1 1 0 2 1 1 4
8.BURSASPOR 2 1 0 1 4 4 0 3
9.TRABZONSPOR A.Ş. 2 1 0 1 3 3 0 3
10.MKE ANKARAGÜCÜ 2 0 2 0 3 3 0 2
11.GENÇLERBİRLİĞİ 2 0 2 0 1 1 0 2
12.KAYSERİSPOR 2 0 2 0 1 1 0 2
13.MANİSASPOR 2 0 2 0 1 1 0 2
14.GAZİANTEPSPOR 2 0 1 1 3 4 -1 1
15.KASIMPAŞA 2 0 0 2 2 5 -3 0
16.ANTALYASPOR A.Ş. 2 0 0 2 0 3 -3 0
17.SİVASSPOR 2 0 0 2 1 5 -4 0
18.DENİZLİSPOR 2 0 0 2 1 6 -5 0

1 yorum:

Burak dedi ki...

bence gaziantepspor bu formayı sürekli hale getirerek fenerin çubuklusu veya galatasarayın parçalısı gibi klasikler arasına sokmalıdır

Blog Widget by LinkWithin