Bu Nasıl Haberciliktir Ey Fanatik?

Bir iş yeri, bir pozisyona alacağı kişileri seçerken, önce CV ister, gelen özgeçmişleri denetler, sonra aralarında o pozisyona uygun olanları mülakata çağırır, yüz yüze görüşüp, aranan niteliklere uygun olup olmadıklarını son bir kez daha tartar ve işe kabul eder. Bu sistem, orta ve üzeri bütün işyerlerini uyguladığı oldukça basit bir prosedürdür. Bunu neden mi yazdım, bugün Fanatik gazetesinde yer alan bir haberi okuduktan sonra, bu gazetenin muhabirilerinin hangi şartlarda işe alındığı sorusu aklıma geldi birden... Haber burada, ben sadece giriş bölümünü alıntılayıp, onun üzerinden yapacağım yorumumu. "Rijkaard bombası" başlığı ile verilen ve yazarı belli olmayan haber şöyle başlıyor:

"İtalya'dan gelen şok haber, Galatasaray'ı fena sarstı. Milan'ın, Rijkaard'ı ikna ettiği ve ocak ayından önce takımı Hollandalı teknik adama emanet edeceği ileri sürüldü. FANATİK'e konuşan Rijkaard'ın menaceri Perry Overeem ise Sarı-Kırmızılılar'ın yüreğine su serpti: Frank, Türkiye'de çok mutlu. Galatasaray'dan kesinlikle ayrılmayacak."

Devamında uzun uzun Rijkaard'ın yardımcılarıyla beraber Milan'a gideceği, Galatasaray'a gereken tazminatı ödeyeceği, Galatasaray yönetiminin bu hamleye karşılık yeni hoca bulduğu gibi gelişmelere de yer verilip, yine menajerin, Hollandalı hocanın Galatasaray'dan ayrılmayacağı sözleriyle noktalanmış haber...

Peki, şimdi sormak isterim gu haberi yapan arkadaşa, bu kadar yazdıktan sonra menajerin sözleriyle kendi kendini yalanlamıyor musun? Rijkaard şu an Galatasaray'ın teknik direktörü ve menajeri de "Frank, Türkiye'de çok mutlu. Galatasaray'dan kesinlikle ayrılmayacak" dedikten sonra, "gitti, gidecek" yüklemiyle biten cümleler kurmanın amacı ne? Bu kadar senaryo niye yazılır acaba?

Ben iki ihtimal üzerinde yoğunlaştım, kötü niyetli bir düşünceyle hareket ederek, Galatasaray camiasını karıştırmak isteği, ya da bu haberi yapan arkadaş TDK'ya göre "menajer" yazılan kelimeyi "menacer" diye yazmasından belli, kendi haberi içinde, kendisini yalanlayan "torpille" o işe girmiş gazetecilik vasıflarına sahip olmayan bir muhabir...

"Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal" diye bir deyimimiz var ya, cuk oturmadı bu duruma?