21 Ekim 2009 Çarşamba

Şampiyonlar Ligi Salı -3-



Bol gollü, bol sürprizli, bahisseverlere bol kupon yırttıran bir geceyi geride bıraktık dün gece şampiyonlar liginde... Favoriler kaybetti, "şampiyonlar ligine yakışmadığı söylenilen"takımlar da kazandı. Kısaca inceleyelim maçları:
E grubunda Debreceni, Fiorentina'yı konuk etti. "Devler Liginin" çömezi zamanın en büyük golcüsünün adını taşıyan ferenc Puskas stadında daha 2. dakikada öne geçti ama italyan "mor menekşeler" öyle bir ilk yarı çıkardılar ki, arka arkaya 3 gol buldular, birden susturdular ateşli Macar tribünleri... özellikle Mutu'nun takımı adına attığı 3. gol görülmeye değerdi, izlemeyen varsa, bulsun izlesin derim. Mutu atar da ev sahibi oyuncuları geride mi kalır, onlardan da Rudolf öyle bir plase yaptı ki, "örümcek ağası" kalmadı kale direklerinde... 6 gollü ilk yarının ardından, ikinci devre Debreceni topçuları fransız oyuncu Coulibally ile gol aradılar, siyahi topçu az da pozisyon bulmadı ama ancak 88de gol atma becerisi gösterdi, geri kalan dakikalarda da beraberlik için yeterli süreyi bulamadı Macarlar...
Grubun diğer karşılaşması ise Liverpool ile Lyon arasındaydı. Alışık olduğu organizasyona pek e iyi başlayamamıştı Liverpool, içerdeki Lyon maçı almak istiyordu. Diziler sebebiyle bizim yayıncı kuruluş maçı göstermeyince, uydudan dilini bilmediğimiz kanallardan izlemek durumunda kaldık Anfield2teki bu maçı. Oyuna iyi başladı kırmızılılar, bir de gol buldu ama geçersiz sayıldı. Sonra kaptan çıkınca "eyvah" demedim değil ama Benayoun ilk yarı bitmeden sarsınca Lyon filelerini "rahat" bir nefes aldık. Buradaki misyonu tamamlayıp, Barca maçına geçtim, geçmez olaydım, Fransızlar bizim kaleye 2 tane sıkıştırıvermişler... Özellikle ilk golde Reina'ya acıdım doğrusu, adam bir kurtardı, iki kurtardı, üçüncüye yetişemedi, bu sıra Liverpool defansı ise sanki elde "fish&chips" maç izliyordu....Benitez'ın takımı Premier Ligte kaybedip, bir de şampiyonlar liginde kaybedince bakalım İngiliz basını ne yazacak. Bizimkiler kadar acımasız olacaklar mı?

Gecenin en büyük sürprizi F grubunda karşımıza çıktı. Geçen yılını şampiyonu, çok rahat kazanması gereken maçta Gökdeniz'den yediği golle Nou Camp'tan 2-1 yenik ayrıldı. İlk onbirde oynayan bir çok oyuncusunu yanında oturtan Guardiola, bakalım Rijkaard gibi rotasyon yaptığı için, B planı olmadığı için eleştirilecek mi? Bizim medya ile İngiliz ve İspanyol medyasını karşılaştırmak adına güzel bir geceydi. Daha ikinci dakikada jeneriklik bir gol görünce kalelerinde Katalanlar, "iyi sarsıldılar" ve yüklendiler Rubin Kazan kalesine ama orada bir "Çanakkale geçilmez" savunması vardı, Gökdeniz anlatmış olmalı takım arkadaşlarına dillere destan mücadeleyi. İlk yarı gol bulamayan messi ve arkadaşları ikinci devre başında İbrahimovic ile rahatladılar ama gene de öne geçecek sayıyı bulamayıp, telaşları dinmedi, bu arada bizim "karadenzi fırtınası" gökdeniz'e bir top atıldı, o da sürdü topu, ceza sahasına girince de yaradana sığınıp bir vurdu, yazdırdı adını Rubin Kazan tarihine. Sonrası ise deplasmancıların hocasının duları ile Barcelona forvetinin gol atma mücadeleseine sahne oldu, ilahi güç daha ağır bastı, Rubin kazandı...
Grubun diğer maçı da Mourinho'nun İnter'i ile Sheva'nın Dinamo'su arasındaydı. Ruslar çekinmeden oynadıkları maçta iki defa öne geçmelerine rağmen, skoru koruyamadılar ve beraberlikle döndüler memleketlerine. Özellikle Sheva2nın maçın sonlarına doğru kaçırdığı bir gol var ki, ünlü topçunun yaşlandığının bir kanıtı... "Gururlu ve onurlu" Mourinho, grupta son sırada ve soğuk Rusya'ya gidecek bundan sonra, orda da kaybederse, vay hallerine...

G grubundaki "şans" faktörünün kenbdini en çok hissettirdiği maçta Petrescu'nun ilçe takımı Unirea'sı iskoçların Rangers'ın dağıttı, duman etti. Aslında talih yanlarında başlamıştı İskoçların ama daha sonra "olmayan" penaltı gol olmayınca, işler döndü, talih de Rumenlerin yakasına kondu, onlar da bunu değerlendirip, ilk yarısı 1-1 biten maçın ikinci devresi "çarpa çarpa" 3 gol daha atıp, terk ettirdiler Rangenr taraftarına Ibrox stadını... Bu çarpmaları da UEFA, kendi kalesine gol olarak değerlendirmiş, o da ayrı bir tartışma konusu... Gol kime yazılır, vurana mı, top kensisine çarpana mı?
Grubun diğer maçında ise bir kale arkası inşaat enkazı olan Stuttgart, kendi sahasında Sevila karşısında "enkaz" haline geldi yediği 3 golle. Bizim memleketin stadları bu halde olsa UEFA yetkilileri bırakın maç oynamaya idmana bile izin vermezlerdi ama dozerlerin bile bulunduğu stadda oynanndı Stutgart-Sevilla maçı... İspanyollar Squillaci ile kritik dakikalarda 2 gol bularak maçı kopardılar, Lehmann futbnola veda edeceğini açıklamıştı, bu süre ne kadar erken o kadar iyi olacak Alman takımı için...

H grubunda 60 yaşını kutlayacak olan Wenger'e Fabregas ve arkadaşları Hollanda'da güzel bir parti yapacaklaradı ama 90+3'te Mendez da Silva buna müsade etmedi. Başka bir son dakika golü de grubun Yunanistan'daki maçından geldi. deplasman ekibi ateşli yunan seyircisi önünde cesur ve atak futbolunu bulduğu golle ödüllendirdi ama ev sahibi Olympiakos devre bitmeden buna cevap verdi, özellikle golde Sinan'ın hatası göze çarptı. Maç bu skorla bitecek denirken, Holanda2daki maça nazire yaparcasına Stoldidis de 90+3'te rakip filelere yolayınca topu, Yunanistan dün geceyi uykusuz geçirdi...

E Grubu:
Debreceni:3-4:Fiorentina
Gol:Czvitkovics 2',Rudolf 28', Coulibaly 88'/ Mutu 6', 20', Gilardino 10', Santana 37'
Liverpool:1-2:Lyon
Gol: Benayoun 41'/ Gonalons 72', Delgado 90+1'
F Grubu:
Barcelona:1-2:Rubin Kazan
Gol:İbrahimovic 48'/Ryazantsev 2',Gökdeniz 73'
İnter:2-2:Dinamo Kiev
Gol: Stankovic 35', Samuel 47'/ Mikhalik 5', Lucio (kk) 40'
G Grubu:
Rangers:1-4:Unirea
Gol: Ricardo Vilano (kk) 2'/ Bilasco 32', Lafferty (kk) 49', Mc Collouch(kk) 59',Brandan 65'
Stuttgard:1-3:Sevilla
Gol:Elson 74'/ Squillaci 23', 72', Navas 55'
H Grubu:
AZ Alkmaar:1-1:Arsenal
Gol: Da silva 90+3'/ Fabregas 36'
Olympiakos:2-1:Standart Liege
Gol: Mitroglou:43', Stoltidis 90+3/ De Camargo 37'


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin