- Her ne kadar tüm rakipler puan kaybetmiş olsa da, ağızlarda ekşi bir tat vardı hala maçtan önce Sami Yen’de. Malum, şampiyonluk her sene olur ama Kadıköy’de final 100 senede bir. İstanbul soğuk; Ali Sami Yen’in açığı rakımından mıdır, açısından mıdır ayrı bir soğuk oluyor gerçekten, bu iki durum birleşince tıka basa dolması gereken statta boş koltuklar göze çarpıyor.
- Maç öncesi taraftar “yıldız” futbolcusuna sevgisini yine gösterirken biliyorlardı onun kulübede oturacağını ve en zor anda dahi maça alınmayacağını. Şöyle bir-iki dakika baktım, hani gerçekten sevdiğiniz sevgiliniz size öyle bir hata yapar ki, ayrılırsınız ve ayrıldıktan sonra görüştüğünüzde kalbinizle mantığınız ayrı sözler söyler ya, öyle bir duygu hissettim içimde. Öyle ya da böyle “yıldız” futbolcuyla iş bitmiş, bir şekilde zararı kurtaracak şekilde nasıl gönderilir onu bulmak artık yönetimin işi.
- Sabri’nin “Şampiyon Galatasaray” yazısını gördüm maçtan önce, ne cesaret böyle dengesiz bir ligde böyle bir tahmin diye düşünmüştüm. Hele bu sene Fenerbahçe’nin maç kaybetiği haftalarda %80 oranla Galatasaray da puan kaybediyordu. Maçın başlamasıyla ilk dikkati çeken Galatasaraylı oyunculardaki yorgunluktu. Birkaç istisna dışında rakibe tam basabilen deparını tamamlayabilen oyuncu yoktu. Özellikle beklerden Serkan hiç hücuma çıkmazken, Volkan her ileri çıkışta halı sahadaki 40lık amcalar gibi nefes nefese kalıyordu.
- De Sanchis’e bir türlü ısınamadım geldiğinden beri. Eskiden Friedel vardı her pozisyonda kıçının üstüne otururdu, Sanchis’in de onun gibi her pozisyonda dizleri kırıp topu seyretme huyu var. Tamam, defansla konuşması, oyuna hakimiyeti hoşuma gidiyor ama bu sıralar özellikle formsuz. Yerli kalecilere bu kadar tahammül edilememesi belki de daha önyargılı baktırıyor bana.
- Rakip 10 kişi, Galatasaray yenik durumda olmasına rağmen minimum 3 kişi artık Youla’dan korktuklarından mı koşacak halleri olmadığından mı bir türlü çıkmadılar ileriye.
- Eskişehir taraftarı doldurmuştu kendi yerlerini, maça da iyi başladılar bayağı iyi bastırdılar kapalı tribünü. Devamında biraz duruldular, golden sonra yeniden havaya girdiler, maç sonu üçlüsünü çektiler.
- Rıza Çalımbay bir ara Ç.Rizespor’da böyle bir düzen yakalamıştı, burada da o havayı görüyorum. Önümüzdeki sene Tabata tipi yetenekli ortasaha oyuncusu, kaliteli bir kanat alırlar Rıza Çalımbay’la istikrarlı devam ederlerse, kentin havasıyla da üst sıralara oynayacaklardır. Yalnız, şu an süper lig takımları arasında ambiyansı en kötü stat Eskişehir’de, acilen yeni kutu gibi bir stat yapılması lazım.
- Bünyamin Gezer beğendiğim türde bir hakem. Serdar Tatlı tarzları görüyorum yönetiminde. Serdar Tatlı da bir türlü Fifa hakemi olmamıştı, Bünyamin Gezer de olamıyor nedense. Dil sorunu diyorlar Fifa kokartlıların ne kadar dil bildiği de artık başka yazıların konusu.
- Dedik ya ağızlarda ekşi bir tat vardı diye, Bülent Korkmaz’ın da ne kıyafetinin özelliği kaldı ne de Kewell’ı oyundan çıkarmasının mantığı. Zor gerçekten bu durumlarda sağlıklı bir duruş sergilemek, korkuyorum Fatih Terim ve Hagi gibi 2 efsanesinin ardından bir efsanesinin daha ayağa düşmesinden.
Maç sonuna doğru acaba taraftar nasıl bir tepki gösterecek diye düşünürken, “Arda Turan oley” sesleriyle az da olsa moralim yerine geldi. Arda gerçekten çatlarcasına oynuyor ve yüzünden kahrolduğu demek ki çoğunluk tarafından okunuyor. Umarım başka futbolcular gibi hayal kırıklığına uğratmaz, futbol hayatı bittiğinde adını güzel sözlerle andırır. Peşinden Emre Aşık ve Kewell’a da hakları teslim edildi.
Stadyum: Ali Sami Yen
Hakemler: Bünyamin Gezer, Serkan Gencerler, Ekrem Kan, Mustafa İlker Coşkun
GALATASARAY: De Sanctis, Serkan Kurtuluş (Dk. 60 Nonda), Emre Aşık, Hakan, Volkan, Sabri (Dk. 71 Aydın), Ayhan, Barış, Arda, Kewell (Dk. 75 Mehmet Güven), Ümit
ESKİŞEHİRSPOR: Ivesa, El Saka, Serdar, Youla, Nadarevic, Doğa, Koray, Bülent Ertuğrul, Batuhan, Engin, Sezgin
Gol: 69' Youla
Sarı Kartlar: Nadarevic, El Saka, Emre Aşık
Kırmızı Kart: 64' Nadarevic
2 yorum:
Bu seneyi kapattık artık. Gelecek sezon için tecrübeli bir antrenör seferine şimdiden başlanmalı. Tabi birde akıllı uslu bi futbol şube sorumlusu lazım...
Desteklerinizi esirgemeyin: http://lincolnleyiz.blogspot.com/
Yorum Gönder