1 Eylül 2008 Pazartesi

Kayserispor:0-0:Galatasaray


  • İlk haftaki Denizlispor galibiyetinden sonra, bir de farklı olunca skor, iyice gaza gelmişti bizim takım taraftarı, ama Romanya'da "duvara toslayınca" tam tersi olarak yorumlar başladı. Hemen suçlular ilan edildi: Lincoln ve Aykut. Kayseri'de de kesik yedi tabii bu ikili, yanlarında da Mehmet Topal'ı sürüklediler. Mehmet Topal'da da bir form düşüşü var, Everton transferi olmayınca morali mi bozuldu nedir?
  • Beyaz formayla çıktı takım, yeni bir başlangıç yapmak arzusu vardı belki, Steaua'dan kalan "kara bulutları" dağıtmak istercesine. Zaten turuncu olmasın da beyaza razıyımdır ama sarı kırmızı parçalı favorimizdir. "Kırmızısın kırmızı kal" diye başlıklar atık blogta, bizim takım da kırmızı giymedi, Liverpool'da giymedi ana rengini ve ortak olarak ikisi de 0-0 a razı oldular...
  • Hazırlık maçlarının formda oyuncusu Barış ile başladı Skibbe ilk onbirde ama şanssızlık işte sakatlandı ve 3 ay kadar yokmuş. Zaten bu takımda ciğerine hasta olduğum iki adam vardır Barış ve Sabri, ikisi de sakat, sonra da takımdan koşmasını, pres yapmasını bekleyeceksin, çok zor çok..

  • De Sanctis, bir kurtardı, pir kurtardı, kaleyi bu maçtan sonra devraldı Aykut'tan. Zaten maçı izlediğim mekanda, kurtarışın beğenilme sözlerinden çok, Aykut'a edilen küfürler duyuluyordu. Herkes şampiyonlar liginden elenmenin faturasını Aykut'a kesmiş gibi. Ne demişti file bekçisi :" Maalesef kalecinin arkasında sadece kale ağları var".
  • İkinci devre neredeyse tek kale oynayan takım, bir şeyi nedense çözmedi: Bu takımda artık Hakan Şükür yok ve Servet'te öyle kafa golleri atacak adam değil. Sürekli orta yapmanın manası yok, elindeki topçuya uygun starjiler belirleyeceksin, bunu da Skibbe yapacak, biz değil...
  • Servet, geçen yıl başladığı yere döndü yine, demek ki sezon ortasını bekleyeceğiz "tank" Servet'i tekrar izlemek için. N'olur çalım atma Servet, futbol basit oyundur, basit oyna...
  • Maçı yorumlayan Ergün Penbe ne kadar çok konuştu, oysa ki topçuluğunda sessiz sedasız bir adamdı. Bir de gennçliğini bildiğimiz topçuların futbolu bırakıp, yorumcu olduklarını gördükçe, yaşlandığımız aklıma geliyor, zamanı durduramıyoruz maalesef...
  • Kayserispor'un 2 numarası Durmuş, güreşçi kökenlimidir nedir, her pozisyonda ellerini kullanmaktan hiç vazgeçmedi, hele ilk yarıda Arda'nın formasını bir çekmesi vardı, Almanya'daki hazırlık maç sonları gurbetçilerin forma için topçulara yapışmasını hatırlattı. Arda maç sonu formasını kime verdi acaba, Durmuş'a verseydi keske...
  • Bükreş'te maçı kazanmak için golcü üstüne golcü alan Alman hoca, bu sefer de Ümit'i çıkarıp Baros'u aldı, Aydın'la ikili yaptı Çek golcüyü. Umarım lige verilen milli maç arasında artık takımı iyice öğrenir Skibbe, deneme zamanı artık geçti...
  • Herşeye rağmen, Arda'nın da maçtan sonra dediği gibi "takım iyi yolda"...

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin