20 Mayıs 2008 Salı

Eskişehirspor-Boluspor











Play offlar sonrası Süper Lige ya Sakarya ya da Eskişehir çıksın demiştim, gönlüm taraftarı olan bu iki takımdan birini arzuluyordu, Sakarya yenildi üzüldük, Eskişehir çıktı sevindik... Aslında Antalya yerine Sakarya direkt çıksaydı, "tadından yenilmezdi" lig... Pazar günü yapılan final maçının yorumu ve fotolar da tribundergi'den maths nickli arkadaşımıdan aktarıyorum:

Eskişehirspor’un playoff a çıkmasıyla İstanbul için heyecan fırtınası başlamış oldu. Anadolu efsanesinin 12 yıl aradan sonra İstanbul’a gelecek olması biz futbol severler olarak çok büyük anlam ifade ediyordu. İlk maç Diyarbakırspor’la idi. Çok iyi bir mücadele ve kaleci Ferhat’ın müthiş oyunu ile Eskişehirspor adını Boluspor’un yanına yazdırıyordu. Eskişehir halkının İstanbul’a akını final heyecanı ile üst düzeye çıkmıştı. Eskişehir taraftarları için Devlet Demir Yolları tarafından 2 tane ekseferle birlikte toplam 9 sefer yapıldı. Ayrıca KIRMIZI ŞİMŞEKLER otobüsler, minibüsler ve arabalarıyla akını devam ettirdiler. Cuma akşamından itibaren İstanbul’daki yakınlara bilet siparişleri yağmaya başladı. Diyarbakırspor maçındaki Eskişehir taraftarlarına Murat AKSU ‘nun gayretleri sonucunda İnönü stadının kapalı ve eski açık tarafı verilmişti. Aynı uygulama final maçı içinde geçerli olması Eskişehir taraftarlarının tepkisini çekmişti. Final maçı biletleri cumartesi sabah çıkmış, çok kısa bir süre içinde kapalı biletleri, akşama doğru da eski açık biletleri bitti. Kara borsa yine iş başındaydı. Bir kişi en fazla 5 bilet alabildi. Pazar sabahı İstanbul kırmızı-siyaha bürünmüş şekilde uyandı. Beşiktaş tarihi günlerinden daha birini yaşıyordu. Eskişehir ve Bolu taraftarları Beşiktaş’ta karnaval havası estiriyorlardı. Birbirlerine başarı dileklerini esirgemeyi ihmal etmiyorlardı. Dostluk ön planda, iyi oynayanın finale çıkması temennisi ile stada gidiliyordu. Maçın başlamasına 2 saat kala Eskişehirspor taraftarları kendisine ayrılan yerleri dolduruyor, dışarıda da binlerce kişi stada giremiyordu. Bolu taraftarları yeni açığı doldurmasına rağmen, numaralı kısmı dolduramamıştı. Artık 30 000 e yakın taraftar maçın başlamasını bekliyordu. Selçuk DERELİ’nin düdüğü ile maç başladı. Bolu maça Eskişehir’e oranla daha iyi başlamıştı. İlk dakikalarda Erhan’ın Sezgin’e yaptığı hareketten sonra gördüğü kırmızı kart Boluspor’u daha da hırslandırdı ama Selçuk DERELİ verdiği bu doğru kararın altında maç boyunca ezildi. İlk yarı Eskişehirspor fazla varlık gösteremedi. Bolu defansta Görkem ve Aytek’in etkili oyunu ile Eskişehir’e fazla pozisyon vermedi. İkinci yarı Boluspor yine etkili başladı. Yakaladıkları ilk pozisyonda top direkten döndü, dönen top Eskişehirspor atağına dönüştü. Futbolun değişmeyen kuralı “Atamayana atarlar” kuralı gerçekleşti. Golden sonra kapalı ve eski açık yanmaya başladı. Arka arkaya patlayan meşaleler Ali Sami Yen’deki 33. haftayı anımsattı. Bolu onurlu mücadelesine devam ediyor fakat direkleri ve Ferhat’ı geçemiyordu. Maçın sonlarına doğru ES ES ‘in ikinci golü geldi ve Eskişehirspor taraftarları 12 yılın özlemini çılgınca yaşamaya başladı. Eskişehirspor iyi oynamadığı bir maçta süper lige çıkan son takım oldu.

Final maçında dikkatimi çeken olayları sıralarsam:

1. Maçı Selçuk DERELİ’nin yönetmiş olması,

2. Boluspor’dan Görkem ve Aytek’in güzel oyunu (Stoper arayan kulüplere duyurulur)

3. Eskişehirspor’ dan kaleci Ferhat’ın takımına verdiği güven

4. Eskişehirspor ‘un en büyük zaafı Kemal UNAKITAN

5. BANK ASYA’ nın final organizasyonu

Ve son olarak büyük Eskişehirspor taraftarı.

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin