31 Temmuz 2014 Perşembe

Teksas Ultras ve E-Bilet Bildirisi

Teksas ultras ilk günden beri e-bilet uygulamasına karşı olan duruşlarını eğilmeden bükülmeden, sağa sola sapmadan devam ettiriyor. Yukarıda bugün yayınladıkları bildiri yer alıyor. Dedikleri gibi, biz futbolu sokakta sevdik, stadyumda değil, yine orada sevdamızın peşinde koşmaya devam edeceğiz bu sene...

24 Temmuz 2014 Perşembe

Sempozyuma Davet

 
”Renklerimiz Ayrı, Sorunlarımız Aynı” diyen taraftarların, ortak hak ve taleplerini ifade edebilmelerine olanak sağlamak, alternatif bir futbol – taraftar kültürü yaratmak, taraftarlar arasındaki duyarlılıkları arttırmak, her türlü ayrımcılığa karşı ortak bir tutum geliştirmek amacıyla kurulan ve bu anlamda bir ilk olan Taraftar Hakları Derneği; 2-3 Ağustos 2014 tarihlerinde, Maltepe Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde, ”Dünya’nın Taraftarı İstanbul’da” başlıklı, uluslararası katılımlı bir sempozyum düzenliyor.

Football Supporters Europe’dan (Avrupa Futbol Taraftarları Ağı) katılacak temsilcilerin ülkelerindeki futbol ve taraftar uygulamalarından örnekler sunacağı; Taraftar Hakları Derneği’nin 6222 sayılı kanunun uygulanma şekline dair çözüm odaklı önerilerde bulunacağı; Taraftar Hakları Dayanışma Derneği’nin taraftarların hukuki haklarını, passo-lig hakkında yürütülen süreci anlatacağı; Spor Hukuku alanında uzman katılımcıların ilgili yasa hakkında taraftarlara yol göstereceği; Taraftar Dernekleri–Taraftar Gruplarının sorunlarını özgür bir şekilde ifade ederek, deneyimlerini paylaşacağı; konuyla ilgili çalışmalarda bulunan akademisyenlerin bilimsel çerçevede katkıda bulunacağı; yazılı ve görsel medya mensuplarının Medya-Futbol-Taraftar ilişkisine ayna tutacağı; futbolcu ve teknik adamların saha içinde neler hissettiğine dair anlatacaklarıyla renk katacağı sempozyum bayram haftasının sonlarında İstanbul'da olanlar için ilginç bir deneyim olabilir.
 

23 Temmuz 2014 Çarşamba

Santiago Munes ve James Rodriguez


Santiago Munes.Tanıdık geliyor mu bu isim? Meksikalı fakir ailenin futbola yetenekli oğullarının Los Angeles'ta keşfedilip Premier ligde Newcastle'da başlayan futbol macerasının Real Madrid'in Los Galacticos'una kadar uzanan hikayesindeki kahraman Santiago. Evet, sinemalarda az sayıdaki futbol filmlerinden olan Goal'ün kahramanı Santiago Munes. Dünya Kupasındaki çıkışından sonra Real Madrid transferi konuşulmaya başlandığında James Rodriguez'in aklıma birden Santiago Munes düştü, sanki genç James'i anlatıyordu filmin yönetmeni, sevinmeleri, üzülmeleri, fiziksel görünüşleri de birbirine benziyordu Santiago ile James'in. Filmin ilkinde Newcastle'da zirve yapmıştı Santi de Goal II'de Zidane'lı Beckham'lı Real Madrid'e transfer olmuştu. Ama orada işler istediği gibi gitmez, menajeriyle, kız arkadaşıyla kavga eder, gazeteci döver, hapse girer, o yetmezmiş gibi bir de sakatlanır, kadroya giremez ama "film bu ya" sona doğru kara bulutlar dağılır ve Real Madrid'in Arsenal'i Şampiyonlar Ligi finalinde 2-0dan 3-2 yenmesini sağlar genç Munes. Bakalım Porto ve Monaco'da kendini gösterdikten sonra Ronaldo'lu, Benzeam'lı, Bale'li Los Galacticos'a gelen James Rodriguez'in Madrid günleri de benzeyecek mi sinemadaki Santiago'ya?


Los Galacticos vol.2




Ronaldo, James Rodriguez , Bale, Kroos ve Benzema. Küçük bir ülkenin milli ekonomisi kadar bu oyuncuların toplam bedeli. Peki, sözleşme kağıtlarında bol sıfırlı değeri olan bu topçular ne kadar etkili olabilirler yeşil zeminde? Ya da şöyle soralım, Real Madrid'in 2003 senesindeki Los Galacticos'u mu 2014 yılındaki Los Galacticos 2 mi daha etkileyici sizce? Sokak diliyle soralım, Real Madrid 2003 mü yener Real Madrid 2014 mü?

 Real Madrid 2003: Casillas - Salgado Hierro, Huelgera, Roberto Carlos - Beckham, Figo, Zidane, Makelele - Raul, Ronaldo

Real Madrid 2014: Casillas - Carvajal, Varane, Ramos, Marcelo - Kroos, Modric, James - Bale, Benzema, Ronaldo

20 Temmuz 2014 Pazar

Sabri'nin Kıyafeti ve Galatasaray Düşmanlığı


Sabri Sarıoğlu ve Galatasaray'dan koparılış süreci ile ilgili uzun uzadıya bir yazı yazılacaktır bu blogda, renklere aşık bir futbol emekçisinin gidişi bu kadar kolay olmamalı, biz bunu bu kadar basit bir olaymış gibi sineye çekemeyiz, bu bir kenara yazılsın da, Galatasaray karşıtlarının medyada nasıl hareket ettiğini, nasıl kamuoyu oluşturduğunu göstermesi anlamında aşağıdaki haber oldukça manidar.
Prandelli'nin Sabri'yi yurt dışı kamp kadrosuna almaması şaşkınlık yaratırken, İtalyan hocanın ağzından bu olayla ilgili tek cümle çıkmamışken, sadece başkanın "kilo" ile ilgili bir eleştirisi varken, aşağıdaki haberin adını vermekten sakınan yazarı oturmuş ve hayal gücü ile nefretini bir araya getirip sallamış ta sallamış...

"Sabri için şok iddia! Göbek!..
Galatasaray'da kamp kadrosuna alınmayan kaptan Sabri Sarıoğlu için Prandelli'nin düşündükleri konusunda ilginç haberler var...

Galatasaray'da camiayı şoke eden Sabri Sarıoğlu'nun kadro dışı bırakılması olayının detaylarına ulaşıldı.
Vatan'daki haber şu şekilde:
15 yıldır sarı-kırmızılı forma ile mücadele eden oyuncunun bileti yeni teknik direktör Cesare Prandelli'nin önceki gün aldığı kararla kesilirken İtalyan teknik adam aldığı kararı başkan Ünal Aysal ile de paylaştı.
Selefi Roberto Mancini ile G.Saray hakkında görüşüp bir rapor aldığını belirten Prandelli, Sabri'yi takımda neden düşünmediğini ise şu sözlerle Aysal'a anlattı:
"Öncelikle Mancini'nin raporuna baktım. Sabri için 'Teknik açıdan yetersiz ve dağınık' yazıyordu.
Florya'ya gelince ben de kendi çalışmamı yaptım 4 gün boyunca. İşin doğrusu Florya'ya geldiğim ilk gün Sabri'yi karşımda gördüğümde şok oldum. G.Saray gibi bir takımın kaptanının çok daha değişik bir tarzı olmalı.
Gerek Sabri'nin kıyafeti gerekse de bana yaklaşımı, G.Saray kaptanından beklentilerimin çok uzağındaydı. Ayrıca göbekli oluşu dikkatimi çekti. Takım kaptanının her özelliği ile diğer oyunculara örnek olması gerekir. Göbekli kaptan mı olur?
"TEKRAR DÜŞÜNECEĞİM"
Kendi izlenimlerimle Mancini'nin raporunu birleştirince Sabri'yi kamp kadrosuna almadım. Ama kendisi ile ilgili son kararım bu değil. Onu kadroya almayışım bir uyarı özelliği taşıyor. Sabri gerekli uyarıyı alır, İstanbul'da çok çalışır, göbeğinden kurtulur ve istediğim forma girerse kendisini kadroya almayı tekrar düşünürüm.
Ama onu kadroya almam, tekrar kaptan yapacağım anlamına gelmez.
Sabri, benim idealimdeki G.Saray kaptanından çok uzakta. Gerek stil olarak gerekse de tarz olarak Sabri isteklerimin uzağında."

"Gerek Sabri'nin kıyafeti gerekse de bana yaklaşımı, G.Saray kaptanından beklentilerimin çok uzağındaydı." 
Bu cümle Prandelli'ye mal edilmiş, hocanın ağzından böyle bir cümle çıkmaz, çıkamaz zira Sabri'nin yaptığı bir hata yok, ne davranışında ne de kıyafetinde. Galatasaray kaptanı hocasını karşılamış ve giydiği kıyafet yanındaki menajer Cenk ile aynı neredeyse, gömlek ve kot pantalon. Ne giyecekti Sabri, smokin mi? Bu arada "Sabrikarşıtı" bu yazar Pranedlli'nin eski öğrencisi Ujfalusi'nin parmak arası terlikle Florya'ya sözleşme imzalamaya geldiği günleri unutmuşa benziyor...
 Biz bu tip haberlere alıştık, kafaya da takmıyoruz, dostu düşmanı iyi tanıdık da, bunlara safça inanan genç nesil Galatasaraylıları bilinçlendirmeyi de bir vazife biliriz...




2015 model Türkiye Kupası

Bu memlekette değişimden yalama olmuş iki şey var sanırım:

1. Üniversiteye ve liseye giriş sınav sistemi
2. Türkiye Kupası

Bundan daha 2 sene önce uygulanmaya başlayan yeni sistem geçen sene 4 büyükten 3ünün gruplara kalamaması sonucunda "federasyona göre" çökünce, işin uyanıkları tekrardan devreye girdi. Yeni sisteme göre alt liglerdeki takımlardan 4 turdan oluşan eleme müsabakalarının sonunda kalan 29 takım, Süper Lig'i ilk 5 sırada bitiren takımlarla beraber 4erli toplam 8 grup oluşturuyor. Böylece, ligimizin büyüklerinin kazayla elenip gruplara kalamamasının önüne geçilmiş oluyor. Son 8e giren takımların oluşturduğu gruplardaki karşılaşmaların nasıl tatsız, tutsuz geçtiğini hatırlayalım ve bu sefer bunun son 32 takım arasında oynanacağını hayal edelim.
 
İlk iki gruptan çıktıktan sonra, grubu üstte bitiren takımın sahasında oynanacak şekilde tek maçlı eleme turuna geçiliyor. Büyük takımlarımız hafif siklet rakiplerinden oluşan gruplarını büyük ihtimal 1. bitirecek ve kendi sahasında karşılaşacağı kendinden zayıf rakiplerini kolayca ham yapabilecek. Ardından oynanacak çeyrek ve yarı finaller ise çift maçlı eleme usuluna göre oynanacak ki ilk maçta büyüklerimiz kazaya uğrarsa ikinci maçta telafi edebilsin.

Kupanın en büyük sıkıntısı olan gelir dağılımına değinilmediği gibi, alt liglerdeki takımların sürpriz yaparak kendilerini gösterme platformu olması gereken sistem, böylelikle tamamen güçlünün zayıfı ezdiği bir şekle bürünmüş oluyor. Önümüzde İngilizlerin, Almanların ve daha birçok futbol ülkesinin seribaşsız tek maçlı eleminasyon sistemi varken, bu şekilde kurnazlığa gitmek çivisi çıkmış futbolumuzun son halkası olsa gerek. Ahmet Kaya'nın yıllar önce söylediği gibi: "Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça!".

Galatasaray 2014-2015 Formaları


Yeni sezon formaları internete çok evvelden sızdı, biz de haklarında birşeyler karaladık, görüşümüzü belirttik. Tabii sadece biz değil, Galatasaray taraftarı da sosyal medyada beğenisini, öfkesini, talebini, nefretini belirtti. Forma dizaynı konusunda kaale alınmadı taraftar ama ürünlerin piyasaya çıkış tarzı hakkında pazarlama departmanına değişik stratejiler denetti. Bu sezon Galatasaray futbol takımının giyeceği formalar arasında parçalı yok, taraftarın en büyük tepkisini çeken gelişme bu. Bunun hasarını atlatmak için taraftarın duyguları sömürüldü ve "Metin Oktay" ismi kullanılarak "Yeni geleneksel sarı kırmızı iç saha forması, kulübün efsanevi oyuncularından Metin Oktay tarafından giyilen formadan esinlenilen dinamik grafiklerle öne çıkıyor."  cümlesiyle çizgili formanın tanıtımı yapıldı. Peki, Galatasaray müzesindeki Metin Oktay heykelinin üzerindeki forma neden çizgili değil? Metin Oktay demek parçalı demektir, bu kadar açık ve net... Bir de "yeni geleneksel iç saha forması" denilerek sanki bu çizgiliyi yıllarca kullanmışız gibi bir intibah da uyandırılmaya çalışılmış da "laf salatası"ndan başka bir şey değil.


Beyaz formada da yine taraftarın hislerine, duygularına dilenmişler ve "UEFA ruhundan" dem vurmuşlar pazarlama ekibindeki elemanlar. "Galatasaray’ın yeni deplasman forması ise kulübün hem Türkiye liginde hem de uluslararası arenada en büyük başarılarını yaşadığı 2000 yılında giydiği ilk beyaz formadan ilham alınarak hazırlandı." İlk beyaz forma ne demek? Daha önce hiç beyaz forma giymedi mi takım, yoksa 2000 senesinde bir kaç adet beyaz forma türü mü vardı? Cümle kurarken bile zorlanmışlar... keşke UEFA değil de Neuchatel zaferi deselermiş, zira 2000 deki formada sarılar daha fazla varken, Neuchatel'i parçalayan takımın giydiği ekipman bu sene satışa sunulana daha çok benziyor.



Ama esas sıkıntı mor formada ortaya çıkıyor. Kimin fikriydi, kimin tercihiydi, ya da Nike'a karşı mı koyamadılar bilinmez de bu sene takıma bir de mor forma yaptırmışlar. Taraftar buna her platformda karşı çıkıp, tepkide bulununca, resmi sitede formanın tanıtımını yapamamışlar. Çizgili ve beyaz formalar anlatılmış, süslenmiş, bezenmiş de mordan bahseden yok. Tanıtılması için ne bekleniyor? Balotelli'yi transfer edip, "Balotelli'nin giydiği forma" diye mi tanıtılacak? Belki de Arda'nın giydiği mor forma derler de Aziz ve Acun'un kankisi Arda'yı buralarda sallayan bulurlar mı, zor. Peki, sen formanı taraftara sunacak kadar o formaya güvenmiyorsan, neden öyle bir şey yaparsın be Galatasaray?


Mor, çubuklu ve beyaz... Peki ortadaki bizim istediğimiz gibi parçalı olsaydı ne olacaktı? 2009-2010 sezonunda adidas'ın hazırladığı kataloğun aynısı mı olacaktı? Buna mı itiraz etti Nike ve parçalıdan vazgeçirdi bizim yöneticileri? Hal böyleyse moru neden elemediniz de bir kalemde sildiniz parçalıyı?

Formalarla ilgili sorular bol, şikayetler bitmez ve bir an önce Galatasaray yönetiminden yetkili biri çıkıp, mantıklı açıklamalar ve cevaplarla ikna etmeli taraftarı yoksa bu sene forma satışlarında hüsran yaşanır ki daha önceki yazımızda da belirttiğimiz gibi işportada alternatif parçalı çıkar, GS Store'a nal toplatır seyyarlar ciroda...

Sopalı Pankart Fanzin


ultras/Movement'ın da çıkış kaynağıdır fanzin kültürü. Blog yoktu o zamanlar, tribüne gider, kitap okur, gazete okur, ara ara yazardık, yazdıklarımızı da paylaşma vesilesiydi fanzinler, ultras/Movement fanzin ya da başka dost fanzinler. Sonrası bloglar türedi, daha çok yazan çıktı, kağıttı, fotokopiydi, baskıydı masrafı, zahmeti olmadan yazar oldu eli kalem tutan herkes, tahıl ambarına düşmüş fareler gibiydik, sağımız solumuz, üstümüz altımız futbola dair yazı kaynıyordu, mutluyduk da sanaldı işte hepsi, o dolapta, çekmecede, kütüphanede özenle sakladığımız fanzinler çıkmıyordu, nesli tükenmeye gidiyordu. Çok geçmeden twitter blogları da bitirdi, uzun uzun yazmak zor geldi, okuyan da yoktu zaten, yüzyirmi karaktere sığmaya başladı düşüncelerimiz, bloggerlar da unuttular, boşladılar, terk eylediler bloglarını. İşte sürekli bir şeylerin yok olduğu, tükendiği bu vaziyetlerin içinde unutulan fanzin kültürünü yaşatmak için ortaya çıktı Sopalı Pankart Fanzin. Endüstriyel futbolun bizden aldıklarına karşı durmak, yeni nesillere daha güzel bir futbol, daha yaşanır bir tribün olduğunu göstermek, hatırlatmak için bir grup futbol dilencisinin emekleri ile vücüd bulmuş bir çalışma, hem de özlediğimiz gibi kağıda basılarak dağıtılıyor isteyenlere. Bakın onlar kendilerini nasıl tarif ediyorlar:

NEDİR BU SOPALI PANKART ?
Sopalı Manifesto
İsmi duyunca irkilebilirsiniz,''ne ulan bu sopalı'' diyebilirsiniz ama korkmaya gerek yok.Arkanıza yaslanın ve okumaya devam edin.
Sopalı Pankart/Fanzine günümüzde endüstriyel çarkta dönen futbola karşı birkaç müptezel tarafından sırtlanışmış bir davadır.Sopalı,renkleri ayırt etmeden aynı çatıda buluşturup birşeylerin hala saf,hala eski kaldığını savunanların yeridir.Sopalı,tribünlerin de endüstriyelleşmesine,rantına,karaborsasına karşı dimdik ayakta duranların yeridir.Sopalı,taraftarı sömüren kulüp mağazalarına da karşıdır.Sopalı parçalıdır,çubukludur,damalıdır ama reklamsızdır çünkü reklama gerek yoktur.
Sopalı Pankart/Fanzine;meşaledir,sistir,konfetidir,el emeği pankarttır.Sopalı bu tribünün dinazorudur.Saatlerce yol çeken,kilometrelerce çile çeken,yağmurda,çamurda,karda takımıyla şehir şehir gezendir.Sopalı puan durumuna,fikstüre hatta lige bile bakmaz.Sopalı amatördür,profesyonelleşemeyenlerdendir ve halinden de memnundur.
Sopalı Pankart/Fanzine tribündür,hayatın içinde kabuk bağlamayan yaraların dışa vurumudur.Sopalı masumiyettir,kaderdir,Beyoğlu'nda arka sokaklarda unutulmuş bir kitapçıda ki sayfaları en çok çizilmiş kitaptır,Kadıköy'de kaybedenler kulübüdür.Sopalı bizden biridir ve bizden kalmaya devam edecektir.
Sopalı her yerdedir,heryerde karşınıza çıkabilir,belki bir gün deplasman yolunda..

Yolunuz açık olsun, üç beş sayı değil üçyüz beşyüz sayı çıkarırsınız diye dilerken, ultras/Movement blog sayfaları, yazılarının da sizlere açık olduğunu belirtiriz...


16 Temmuz 2014 Çarşamba

Almanya:1-0:Arjantin


Canlı olarak izlediğim en zevkli Dünya Kupasının son maçı... Hani sıcak yaz günü buzdolabındaki son şişe birayı açarsın da ilk dikişte şişenin yarısını bitirir, geri kalanını da yudum yudum zevkini çıkara çıkara, bitmemesini isteye isteye içersin ya, Almanya-Arjantin finali esnasında pek farklı duygulara sahip değildik. Bir tarafta ev sahibini "madara" ederek Maracana'ya gelen panzerler, öbür tarafta kupanın favorilerinden Hollanda'ya iyi direnip, penaltılarla da olsa saf dışı bırakan tangocular. "Almanlar saldıracak, Arjantinliler savunacak" diye beklerken, teknik direktör Sabella Brezilya-Almanya maçını iyi analiz etmiş olacak ki, hiç de çekinmedi rakibinden, üstelik Bosna'yla, İran'la oynar gibi erken dakikalarda gol aradılar Neuer'in kalesinde. Özellikle sağ kanattan Lavezzi ve Messi ile pozisyonlar da buldular da pek becerikli değillerdi. Kabiliyet demişken, her türlü zorluk derecesinde gol atabilmiş olan Higuain, 20. dakikada bir pozisyon harcadı ki, kaçırılması atmaktan daha zordu. Sonraki dakikalarda gol sevinci yaşadı Arjantinli golcü de o sevinç kuru bir sevinç olarak kaldı, tabelayı değiştiremedi. Almanlar ise beklenilenin aksine Romero'yu pek zorlayamadılar, oyunu rakip sahaya yığdılar, bolca top çevirdiler de devre biterken Höwedes'in direği sarsan kafa vuruşu haricinde "gol be" dedirtecek şans bulamadılar. Kısmetsizlerdi de, maça ısınırken Khedira sakatlanmış, oyuna başlayamamış, onun yerine apar topar forma giydirilen Kramer de "sakatlık kabusuyla" yüzleşip devre bitmeden yerini Schürrle'ye bırakmıştı.


Soyunma odası dönüşü yine tangocular gol aradı da, bu sefer Messi, La Liga'da bolca attığı gollerin bir benzerini izletemedi futbolseverlere. Beklenildiği gibi goller gelmiyordu ama çekişmeli bir mücadele sergileniyordu Maracana'da da dakikalar ilerleyince Arjantin yoruluyor, Almanlar işi bitirmek için bütün hatlarıyla saldırıyordu. Hatta öyle bir enerji vardı ki panzerlerde, 90+ dakikalarda rakip sahada dört oyuncu pres yapıyordu. Baskıyı kurunca rakibe hata yaptıracaksın elbette lakin Schürrle, Höwedes ceza sahasında topları ezmeseler, ayaklarına dolamasalar uzatmaya gitmeden belirlenecekti dünyanın en büyüğü.


Futbol dilencilerine bir otuz dakika daha lütfedince futbol tanrıları, iki takım da "penaltılar da neymiş" dercesine uzatmalarda maçı koparmak için gözü kara başladılar oyuna. Almanlarda Schürrle yakın mesafeden Romero'yu yıldız yaptı, Arjantin de önce Maradona'nın damadı Agüero istediğini yapamadı Neuer'in kalesinde de Palacio'nun Hummels'in hatasında karşı karşıya kaçırması ilk devredeki Higuain'i aratmadı. "Atamayana atarlar "derler ya, o yazılı olmayan kural yine işledi ve Lineker'in dediği, "Futbol basit bir oyundur; 22 kişinin 90 dakika topu kovaladığı sonunda her zaman Almanların kazandığı bir oyundur" vecizesi bir kez daha gerçekleşiverdi Götze'nin golüyle. Hikayelerle dolu bir turnuvaydı Brezilya 2014 ve kupayı getiren golün de etrafında kısa öyküler yazabilir futbol edebiyatçıları. Brezailya maçında attığı golle Dünya Kupaları tarihininde en fazla gol atma rekorunu eline geçiren Klose'nin yerine giren 22 yaşındaki Götze jeneriklik golü ile bir ulusu gece yarısı ayağa kaldırırken, başka bir milleti yasa boğuyordu. Barcelona ile her kupayı alan, evinde ufak çaplı bir madalya ve altın top müzesi oluşturan Messi'ye FIFA turnuvanın altın topunu verdi ama başarılı golcü için "Dünya Kupasını almadan Maradona ile kıyaslanamaz" sözleri bir dört sene daha söylenmeye devam edilecektir.



TARİH: 14 Temmuz 2014
SAAT: 22.00
STAT: Maracana
HAKEM: Nicola Rizzoli
ALMANYA: Neuer, Lahm, Boateng, Hummels, Höwedes, Kramer (Schürrle 32), Schweinsteiger, Müller, Kroos, Mesut (Mertesacker 120), Klose (Götze 88)
ARJANTİN: Romero, Zabaleta, Demichelis, Garay, Rojo, Biglia, Mascherano, Perez (Gago 86), Higuain (Palacio 78), Messi, Lavezzi (Agüero 46)
SARI KARTLAR: Schweinsteiger, Höwedes / Mascherano, Agüero
GOL: Götze (113)
MAÇIN ADAMI: MARIO GÖTZE

***Line ultrasMovement Canlı Maç Anlatımı***
21:31 ultrasMovement Dünya Kupasında final gecesi... Almanya-Arjantin maçı bu gece 22.00'dan itibaren canlı olarak ultrasMovement'ta...
21:38 ultrasMovement Almanya ilk onbiri: Neuer, Lahm, Hummels, Boateng, Höwedes, Schweinsteiger, Khedira, Müller, Kroos, Mesut Özil, Klose
21:38 ultrasMovement Arjantin ilk onbiri: Romero, Garay, Zabaleta, Biglia, Perez, Mascherano, Demichelis, Rojo, Higuain, Lavezzi, Messi
21:47 ultrasMovement Maçın başlamasına 15 dakika kaldı. Sizce kupa hangi kaptanın ellerinde havaya yükselecek?
21:55 ultrasMovement Final oldukça güzel resmedilmiş, akla karşı yürek... Bakalım hangisi galip gelecek?
21:57 ultrasMovement Almanya'da ısınma hareketleri sırasında sakatlanan Khedira'nın yerine Kramer ilk onbirde...
22:01 ultrasMovement Final Alman futbolcuların vurusuyla başladı. Bol gollu ve heyecanlı bir maç diliyoruz...
22:02 ultrasMovement İlk dakikalarda iki teknik adam da ayakta, her ne kadar sakin gozukmeye çalışsalar da onların heyecanı hepimizden fazla...
22:03 ultrasMovement Dakika 2> Rojo'nun Muller'i düşürmesi sonrası Almanya tehlikeli yerden serbest vuruş kullanacak.
22:04 ultrasMovement Dakika 3> Almanya'nın serbest vurusu barajdan dönerken kontra atakta Arjantin pozisyon yarattı ama Higuain'in vuruşu kaleye paralel gitti.
22:11 ultrasMovement Dakika 10> Bu dakikalarda Arjantin kendi sağ kanadından tehlikeli olarak Almanya kalesine geliyor.
22:15 ultrasMovement Dakika 14> Almanya yine tehlikeli bir bölgeden Kroos'la serbest atış kullandı ama Arjantin savunması uzaklaştırmada başarılıydı.
22:22 ultrasMovement Dakika 20> Almanya defansının yanlış geri pasında ceza sahası önünde topla buluşan Higuian ceza sahasına girer girmez vakit kaybetmeden kaleye vurdu ama top auta çıktı. Şu ana kadar maçın en tehlikeli pozisyonuydu.
22:29 ultrasMovement Dakika 29> Lavezzi'yi düşüren Schweinsteiger sarı kart gördü.
22:32 ultrasMovement Dakika 30> Lavezzi'nin sağ kanattan yaptığı ortaya Higuain gelişine topu ağlara yolladı ama yan hakem çoktan bayrağını kaldırmıştı.
22:32 ultrasMovement Dakika 31> Almanya'da erken oyuncu değişikliği. Bir pozisyonda sakatlanan Kramer kenara alınırken, yerine Schürrle giriyor.
22:34 ultrasMovement Dakika 33> Almanya'da Höwedes sarı kart görüyor.
22:38 ultrasMovement Dakika 37> Almanya atağında Müller'in pasında Schürrle gelişine vurdu ama kaleci Romero uçarak köşeden topu çıkardı.
22:41 ultrasMovement Dakika 39> Messi sağ kanattan Almanya defansının arkasından aldığı topla ceza sahasına girdi kalecinin yanından yolladığı topu son anda Alman savunma oyuncuları çıkardı.
22:44 ultrasMovement Dakika 43> Almanya'nın sağ kanattan organize geldiği pozisyonda Mesut ceza sahası önünde boş pozisyondaki Kroos'u gördü, onun şutunda top Romero'da kaldı.
22:48 ultrasMovement Dakika 45> Almanya'nın Kroos'la kullandığı korner atışında Höwedes'in kafa vuruşu Romero'nun bakışları arasında direğe çarparak geri döndü. Maçta Almanya adına en tehlikeli ataktı.
22:50 ultrasMovement İlk yarı sona erdi: Almanya:0-0:Arjantin. İlk 45 dakikada topa daha çok sahip olan, oyunu kontrol eden Almanlar gözükürken, son dakikadaki Höwedes'in pozisyonu hariç skoru değiştirmeye yakın can alıcı ataklar Arjantin'den geldi.
23:05 ultrasMovement Arjantin'de ikinci yarı oyuncu değişikliği: Lavezzi çıkıyor Aguero onun yerine oyunda. İkinci yarıya Arjantin başladı...
23:08 ultrasMovement Dakika 47> Arjantin atağında Alman savunma arkasına atılan topla buluşan Messi ceza sahasına girdi, çaprazdan vurduğu top kale direğini yalayarak auta gitti. Messi'nin klasına yakışmayan bir vuruştu, Barcelona'da buna benzer çok pozisyonu gole çevirmişti Arjantinli oyuncu.
23:16 ultrasMovement Dakika 55> Almanya'nın kullandığı korner atışında Rojo Müller'in formasını "hatıra" olarak istercesine oldukça çekti ama hakem pozisyona uzaktı, Müller'in faul yaptığına hükmetti.
23:19 ultrasMovement Dakika 59> Almanya sağ kanadında Lahm'ın yaptığı ortaya Klose savunma arasından iyi yükselerek kafayı vurdu ama top kaleci Romero'da kaldı.
23:25 ultrasMovement Dakika 65> Arjantin'de Mascherano ani atağa kalkan rakibini düşürdü ve sarı kart gördü. Böyle kartlar hocaların tercihidir, pozisyonu önlemek için yapılır.
23:25 ultrasMovement Dakika 66> Aguero sarı kart gördü. Bu kartı teknik adam Sabella pek memnuniyetle karşılamayacaktır  Mascherano'nun kartı gibi.
23:31 ultrasMovement Dakika 71> Almanya'nın yine kısa paslarla organize geldiği pozisyonda ceza sahası içinde son olarak topla buluşan Schürrle topu ayağına dolayınca top kalecide kaldı, oysa ki biraz  dikkatli olsa ülkesine kupayı getirecek golü atabilecekti.
23:37 ultrasMovement Dakika 78>  Arjantin'de Palacio oyuna giriyor, Higuain çıkıyor. Takımı adına en kritik pozisyonun sahibiydi Higuain...
23:41 ultrasMovement Dakika 80> Almanya yine Arjantin ceza sahası içinde pozisyon buldu ama Höwedes topa hakim olmada ağır kalınca savunma topu uzaklaştırdı.
23:41 ultrasMovement Dakika 81> Almanya tekrar gole yaklaştı, Mesut'un pasında ceza sahası önünde Kroos topa vurdu ama kaleyi tutmadı yaptığı vuruş.
23:42 ultrasMovement Dakika 82> TRT spikerinin verdiği bilgiye göre sahaya bir taraftar girmiş lakin yayıncı kuruluş bu görüntüleri göstermiyor.
23:45 ultrasMovement Dakika 86> Arjantin'de Perez çıkıyor yerine Gago oyunda.
23:48 ultrasMovement Dakika 88> Almanya'da Klose oyundan çıkıyor, Götze yerine giriyor. Bu maç Klose'nin Dünya Kupalarında son maçı ve gol rekoru kırarak veda ediyor turnuvaya Alman oyuncu.
23:50 ultrasMovement Dakika 90> Maçın bitimine 3 dakika uzatma var ve Almanlar dört kişiyle rakip alanda pres yapıyor.
23:53 ultrasMovement Finalde 90 dakika 0-0 sona erdi ve 30 dakika daha seyredeceğiz bu zevkli mücadelede...
2014/07/14(Mon)
00:01 ultrasMovement Messi ve Lahm bir kez daha kura atışı için yan yana. Oyuna Almanya başlayacak...
00:02 ultrasMovement Dakika 93> İki takım da işi penaltılara götürmeden uzatmalarda bitirmek işitiyor ve arka arkaya iki kalede de tehlikeli pozisyonlar seyrediyoruz.
00:06 ultrasMovement Dakika 96> Arjantin'de sol kanattan yapılan ortada Palacio topla buluştu kaleciyi aşırttı ama top kaleyi tutmadı.
00:11 ultrasMovement Dakika 102> Mascherano'nun rakibinin ayağına arkadan yaptığı müdahaleyi hakem görmedi, görse sarı kart verecek ve Arjantin 10 kişi kalacaktı.
00:14 ultrasMovement İlk uzatma bolumu sona erdi: Almanya:0-0:Arjantin
00:17 ultrasMovement İkinci uzatma dakikaları Arjantin'in vuruşuyla başladı.
00:21 ultrasMovement Dakika 108> Bu dakikalarda Arjantin'de sarı kartı olan Mascherano ve Aguero sarı kart gerektirecek hareketlerde bulunuyorlar ama hakem bu pozisyonlarda kartını düşünmüyor.
00:26 ultrasMovement Dakika 113> Gooooooooooooooooollllllllllllll Göetzeeeeeeeeeee! Almanya'nın sol kanattan yaptığı atakta ceza sahası içinde topu göğsü ile kontrol eden Götze gelişine nefis vurdu ve takımını öne geçirdi. Almanya:1-0:Arjantin
00:30 ultrasMovement Dakika 118> Bu dakikalarda Arjantin tüm hatlarıyla Almanya kalesine gelmeye çalışırken, Almanlar da savunmaya kapanmak yerine rakip alanda pres yapıp Arjantin'e rahat top kullandırtmıyorlar.
00:32 ultrasMovement Dakika 119> Almanya'da Mesut çıkıyor Mertasacker onun yerine oyunda
00:33 ultrasMovement Maçın bitimine 2 dakika kaldı. Almanların dördüncü kez kupayı almasına 120 saniye...
00:34 ultrasMovement Dakika 120> Arjantin için son şans. Messi serbest atış kullanacak kaleye uzak bir mesafeden...
00:36 ultrasMovement Dakika 120> Messoldukça kötü vurdu ve artık herkes hakemin son duduk sesini bekliyor.
00:37 ultrasMovement Maç sona erdi ve Almanya dünya şampiyonu... Almanya:1-0:Arjantin maçın sonucu... Alman taraftarlar sevinirken, Arjantinliler göz yaşı içinde.
00:42 ultrasMovement 2014 Dünya Kupasında Almanya şampiyon olurken, Arjantin ikinci ve Hollanda'da üçüncü oluyor. Kupanın gol kralı Kolombiyalı James Rodriguez oluyor.

15 Temmuz 2014 Salı

Brezilya:0-3:Hollanda


Angarya gibidir üçüncülük maçları, finale bir adım kala tökezlemişsindir, büyük hayallerin varken birden düş kırıklığına uğramışsındır ve yaşadığın o son maçı unutmak isterken karşına "teselli" maçı koyarlar. Ağlamak, sızlamak, itiraz etmek fayda etmez çıkıp oynayacaksın, oynayabilirsen de avutacaksın sevenlerini verilecek olan bronz madalya ile. Finale ramak kala penaltılarla Maracana biletini kaçıran Hollanda ne kadar üzülse de Brezilya'nın duyguları yanında onların esamesi bile okunmaz. Kolay mıdır, inanılır mıdır, tarihler yazar mı kendi evinde yarı finalde 7 gol yemeyi? Futbolla yatıp kalkan bir ulus için milli travma yaşanmıştı geçtiğimiz hafta, hani memleket borsası çökse, hükümet istifa etse, olağan karşılanırdı.


Brezilyalı topçuların yaşadığı şok Cumaretsi gecesi de geçmemişe benziyordu ki daha ikinci dakikada penaltı yaptırıp, üçüncü dakikada da yenik başladılar oyuna. Almanya yenilgisinde "Thiago Silva olsaydı" diye başlayan bahaneleri çöpe atarcasına Robben Brezilya kaptanının yanında sıyrılırken, Silva'ya sadece onu düşürmek kalıyordu. İçerdeydi, dışardaydı tartışması yapılır da sambacılar turnuvada oldukça fazla hakemden "nemalandıkları" için pek sesleri çıkamadı. Penaltıda da sustular, yedikleri ikinci golün başlangıcındaki "ofsayt" tereddütünde de. Gerçi onda da David Luiz asist yaptı Blind'e, o da köşeye asıverdi ampul gibi topu. Turnuvanın altın onbirine seçildi o hatayı yapan David Luiz de yarı final ve finalde totalde 10 gol yiyen bir takımın savunmacısına bu paye nasıl verilir, FIFA ev sahibini onurlandırmak istemiş, tek mantıklı cevap...
Almanya maçından da erken dakikalarda 2-0 geriye düşen Brezilya için "acaba bu sefer fark kaç olur?" soruları başlamışken sorulmaya, Portakallar komşuları Almanlar kadar acımasız çıkmadılar, belki de güçleri yetmedi. Maç öncesi ısınırken, Sneijder sakatlanmamış olsaydı, skor daha farklı olur muydu, neden olmasın?
Taraftarın eleştiri oklarını üzerine çeken ki milli takımı da bırakan Fred'in yerine Florya'nın alemcisi Jo'lu forvetiyle sabaha kadar oynasalar gol atamayacaktı Brezilya da Oscar çırpındı durdu, belki olur diye... Ama olmadı... Scolari'nin onbiri gol atamadı da Van Gaal'in talebeleri idaada üst oynayanlara kazandırmak için son dakikada üçüncü golü atıverdiler. Penaltılar öncesi kaleci değiştirmekle turnuvaya adını yazdıran Hollanda'nın başarılı hocası, bu kez Brezilya'ya getirdiği bütün oyuncularına forma giydirmek için Cillessen'i bir kez daha yanına çağırıp üçüncü kaleci Vorm'u oyuna aldı ya, futbol romantiklerinin kalbine bir ok daha saplayıverdi...




Tarih: 12 Temmuz 2014 Cumartesi
Saat: 23.00
Stadyum: Nacional (Brasilia)
Hakem: Djamel Haimoudi
Brezilya: Julio Cesar, Thiago Silva, David Luiz, Paulinho (Dk. 57 Hernanes), Oscar, Maxwell, Ramires (Dk. 73 Hulk)s, Luis Gustavo (Dk. 46 Fernandinho), Willian, Jo, Maicon
Hollanda: Cillessen (90+3 Vorm), Vlaar, De Vrij, Martins Indi, Blind (Dk. 70 Janmaat), Van Persie, De Guzman, Robben, Kuyt, Clasie (Dk. 90 Veltman), Wijnaldum
Goller: Dk. 3 Robin Van Persie (P), Dk. 17 Daley Blind, Dk. 90+3 Georginio Wijnaldum
Sarı Kartlar: Thiago Silva, Oscar, Fernandinho; De Guzman, Robben
Maçın Adamı: ARJEN ROBBEN

***Line ultrasMovement Canlı Maç Anlatımı***
23:02 ultrasMovement Karşılaşma başladı.
23:04 ultrasMovement Dakika 2 > Robben kaleciyle karşı karşıya kalacakken Silva tarafından düşürüldü, hakem penaltı noktasını gösterdi. Pozisyon cexza sahası dışında gibi. Ayrıca Silva son adam olduğundan sanki kırmızı görmeliydi.
23:05 ultrasMovement Dakika 3 > Van Persie penaltıyı gole çevirdi. Brezilya.0 Hollanda.1
23:10 ultrasMovement Dakika 5 > Brezilya'da soldan ceza sahası içine yapılan ortaya Ramires vuramadı.
23:11 ultrasMovement Dakika 8 > Robben kaptırdığı top sonrası faul yapınca sarı kart gördü.
23:18 ultrasMovement Dakika 16 > Sağdan yapılan ortada Brezilya defansı çok büyük hatayla topu penaltı noktasına indirdi. Orada bulunan Blind topu tavana taktı. Brezilya.0 Hollanda.2
23:30 ultrasMovement Dakika 28 > Oscar'ın penaltı noktasına gönderdiği topa Jo'nun vurduğu kafa dışarı çıktı.
23:40 ultrasMovement Dakika 36 > Hollanda'da De Guzman sarı kart gördü.
23:41 ultrasMovement Dakika 38 > Oscar'ın sağdan yaptığı ortada ön direkte Jo kafasıyla dokundu ama arka direkte ne Paulinho ne de David Luiz dokunamayınca top dışarı çıktı.
23:47 ultrasMovement İlk yarı sona erdi. Brezilya.0 Hollanda.2
2014/07/13(Sun)
00:04 ultrasMovement Brezilya ikinci yarıya oyuncu değişikliği ile başlıyor, Gustavo yerine Fernandinho giriyor. 2.yarı başladı.
00:11 ultrasMovement Dakika 50 > Ceza sahasında Robben'in şutu savunmadan sekti, dönen topta Wijnaldum iyi vuramadı, aut.
00:15 ultrasMovement Dakika 54 > Van Persie'ye arkadan faul yapan Fernandinho sarı kart gördü.
00:17 ultrasMovement Dakika 57 > Brezilya'da Paulinho çıkıyor, Hernanes giriyor.
00:28 ultrasMovement Dakika 68 > Oscar ceza sahası içerisinde yerde kaldı, hakem kendisini aldatmaya yönelik hareketten Oscar'a sarı kart gösterdi.
00:30 ultrasMovement Dakika 71 > Hollanda'da oyuncu değişikliği Blind çıktı, Janmaat girdi.
00:32 ultrasMovement Dakika 73 > Brezilya son değişikliğini yapıyor, Remires'in yerine Hulk giriyor.
00:43 ultrasMovement Dakika 82 > Kuyt'ın ortasını kontrol eden Robben savunmanın müdahalesinde yerde kaldı, karar devam.
00:52 ultrasMovement Dakika 90 > Janmaat'ın sağdan bindirmesi sonucu yaptığı ortada kale önünde topla buluşan Wijnaldum topu ağlara gönderdi. Brezilya.0 Hollanda.3
00:54 ultrasMovement Dakika 90+1 > Hollanda'da kaleci Cillessen çıkıyor, Vorm giriyor.
00:55 ultrasMovement Karşılaşma sona erdi. Brezilya.0 Hollanda.3
Bu sonuçla Hollanda 2014 Dünya Kupası'nı 3. bitirirken, Brezilya 4. oluyor.

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Maradona ve Torbacısı



Görüntüler UNICEF'in şöhretler maçından. Güney, Kuzey ve Orta Amerika'nın yıldızları Dünya'nın Öbür Yıldızlarına karşı bir gösteri maçı yapıyorlar 60 bin taraftarın önünde Rose Bowl stadında. Penaltı vuruşlarına kalan maçta son sözü Diego Armanda Maradona söylüyor ve takımını galip getiriyor. Buraya kadar her şey normal ve sıradan da sevinç gösterileri sırasında sahaya dalan mavi t-shirtlü "arkadaş"ın hareketleri tuhaf. Elinde beyaz bir torba, sürekli Maradona'ya bi' şeyler koklatmaya çalışıyor, bir değil iki değil, daldırıyor avucunu torbaya ve götürüyor elini Diego'nun burnuna. Hani kokainle başı belada olan Maradona, akıllara "kötü şeyler" getiriyor da bir yanımız "Yok canım, o kadarı da olmaz" derken, bir tarafımız da "Maradona'dır bu, her türlü çılgınlık beklenir" demekten alıkoyamıyor kendini...





Adidas Altın Top Adayları


FIFA, Dünya Kupasının bitimine az kala adidas Altın Top adaylarını resmi sitesinde açıkladı. FIFA Teknik çalışma grubu tarafından belirlenen 10 kişilik listede kupanın finalistleri Almanya ve Arjantin'den 7 oyuncu yer alırken, diğer üç oyuncu ise Brezilya'dan Neymar, Kolombiya'dan James Rodriguez ve Hollanda'dan Robben. İşte pazar günkü final maçı sonrası altın topu kaldırmaya aday futbolcular:

 Angel Di Maria (Arjantin)
 Mats Hummels (Almanya)
 Toni Kroos (Almanya)
 Philipp Lahm (Almanya)
 Javier Mascherano (Arjantin)
 Lionel Messi (Arjantina)
Thomas Muller (Almanya)
Neymar (Brezilya)
Arjen Robben (Hollanda)
James Rodriguez (Kolombiya)


Daha önce Altın Topu kazanan futbolcular ise:

1982 FIFA Dünya Kupası İspanya: Paolo Rossi (Italya)
1986 FIFA Dünya Kupası Meksika: Diego Maradona (Arjantin)
1990 FIFA Dünya Kupası İtalya: Salvatore Schillaci (Italya)
1994 FIFA Dünya Kupası ABD: Romario (Brezilya)
1998 FIFA Dünya Kupası Fransa: Ronaldo (Brezilya)
2002 FIFA Dünya Kupası G.Kore-Japonya: Oliver Kahn (Almanya)
2006 FIFA Dünya Kupası Almanya: Zinedine Zidane (Fransa)
2010 FIFA Dünya Kupası Güney Afrika: Diego Forlan (Uruguay)

Sizce bu sene bunlara kim eklenir?

10 Temmuz 2014 Perşembe

Hollanda :0 (2) - (4) 0: Arjantin


Bir gece önceki bol gollü fantastik yarı final maçından sonra bu gece de bir benzerini beklerken, iki takım da "kontrollü futbol" olayını fazlaca abartınca Nuri Bilge Ceylan filmleri gibi upuzun 120 dakika süren sessiz ve sıkıcı bir karşılaşma izledik. Güney Amerikalılar Robben'i, Avrupalılar da Messi'yi sıkı markaja alınca, oyunu hareketlendirecek, renklendirecek başka topçulara lüzüm vardı ama onlar da hocalarının soyunma odalarında sıkı sıkıya tembihlediği "riskten kaçın garanti oyna" anlayışını harfiyen uygulayınca 2014 Dünya Kupasının ikinci yarı finali kurak geçti, finalisti penaltılar belirlemiş oldu.


Grup ve eleme maçları esnasında Arjantin'in zayıf noktası gözüken kaleci Romero yaptığı iki penaltı kurtarışıyla maçın adamı olurken, Hollanda'da Van Gaal'in Kosta Rika maçında neden Krul'u uzatmaların son dakikasında oyuna aldığı bir kez daha ispatlanmış oldu. Krul, Kosta Rika maçında yaptığı kurtarışlarla portakalları yarı finale taşımışken, Cillessen ise tutacağı penaltıları bile elinden kaçırdı.Van Gaal maç sonu  "Eğer dördüncü oyuncu değişiklik hakkı olsaydı onu kaleciden yana kullanırım", derken kalecilerini iyi tanıdığını gösteriyordu ama maç içi De Jong'un sakatlığı ekstradan bir oyuncu değişiklik hakkına mal olup, van Persie de yokları oynayınca mecburen Huntelaar'ı sahaya sürüp, penaltılarda kaleci kozunu kullanamadı. Hollanda kalecisi penaltılarda zayıftı tamam da Vlaar ve Sneijder de kahraman yaptı Romeiro'yu, özellikle Hollanda adına atılan ilk penaltı felaketti. Bu vuruşlarda Sabella'nın yaptığı gibi en iyi penaltıcına en başta attıracaksın, Arjantin'de Messi geldi, attı, moral verdi arkadaşlarına, sona bırakırsan şans gelmez bile...


TARİH: 9 Haziran 2014
SAAT: 23.00
STAT: Corinthians Arena
HAKEM: Cüneyt Çakır
HOLLANDA: Cillessen, De Vrij, Vlaar, Martins Indi (Janmaat 46), Kuyt, De Jong (Clasie 62), Sneijder, Wijnaldum, Blind, Robben, Van Persie (Huntelaar 96)
ARJANTİN: Romero, Zabaleta, Demichelis, Garay, Rojo, Biglia, Mascherano, Lavezzi (Maxi 101), Messi, Perez (Palacio 81), Higuain (Agüero 82)
SARI KARTLAR: Indi, Huntelaar / Demichelis
GOL: Yok
PENALTILAR:
Vlaar (-)                 Messi (+)
Robben (+)            Garay (+)
Sneijder (-)             Agüero (+)
Kuyt (+)                  Maxi (+)

MAÇIN ADAMI: SERGIO ROMERO

9 Temmuz 2014 Çarşamba

Rekortmen


Takımı Almanya abartıp ev sahibi Brezilya'ya 7 adet gol atmasaydı, yarı finalin en çok konuşulan adamı olacaktı Miroslav Klose zira attığı golle Dünya Kupaları tarihinde en fazla gol atan oyuncu oldu bu gece. Polonya asıllı golcü bugüne kadar 16 gol atarak bu alandaki rekorun sahibi olan Brezilyalı Ronaldo'yu geride bıraktı, peki hangi maçlarda atmıştı bu kadar golü, hatırlayalım:


01/06/2002 Almanya 8 - 0 Suudi Arabistan - 3 gol
06/05/2002 Almanya 1 - Irlanda 1 - 1 gol
11/06/2002 Almanya 2 - 0 Kamerun - 1 gol
06/09/2006 Almanya 4 - Kosta Rika 2 - 2 gol
06/20/2006 Almanya 3- Ecuador 0 - 2 gol
30/06/2006 Almanya 1 - Arjantin 1 - 1 gol
13/06/2006 Almanya 4 - Avustralya 0 - 1 gol
27/06/2010  Almanya 4 - İngiltere 1 - 1 gol
03/07/2010 Almanya 4 - Arjantin 0 - 2 gol
21/06/2014 Almanya 2 - Gana 2 - 1 gol
08/07/2014 Almanya 7 - Brezilya 1 - 1 gol

Dünya Kupası tarihinde ise en fazla gol atan oyuncular kimler:

16 gol Miroslav Klose (Almanya) 2002, 2006, 2010, 2014
15 gol  Ronaldo Nazario (Brezilya) 1998, 2002, 2006
14 gol  Gerd Müller (Almanya) 1970 1974
13 gol Just Fontaine (Fransa) 1958
12 gol Pelé (Brezilya) 1958, 1962, 1966 1970

Brezilya:1-7:Almanya


12 Haziran'da başlamıştı Dünya Kupası... Açılış maçında Hırvatlarla oynuyordu ev sahibi Brezilya, çok da fiyakalıydılar, bir kupa daha eklemek istiyorlardı müzelerine de mütevazi "damalı" formalılar susturuverdi Sao Paulo Arena'daki sarı tribünleri. Pele - Maradona savaşında Pele'nin Messi'ye karşı "adamı" Neymar'ın beraberliği getiren golü yüzleri güldürse de Brezilya'da bi' şeylerin eksik olduğu ilk maçta daha gözükmüştü, puan kaybetselerdi belki bu işe tedbir alırlardı da Japon hakem Nishimura bir penaltı uydurdu, sambanın devamını sağladı. Ardından, Meksika maçı yine sirenler çaldı Scoları için ama Kamerun galibiyeti tekrardan öz eleştiriyi unutturdu, samba devam etti gündüz gece... Şili'li Pinilla  vücuduna dövme yaptıracak o 120. dakikada şutunu direkte patlatmasaydı belki de bu geceki kabusu yaşamayacaktı Brezilya halkı da işte şansa çekirge bir kez daha sıçradı, Kolombiya'yı da biraz hakem desteği, biraz şans ve James Rodriguez'in arkadaşlarının günlerinde olmaması sebebiyle geçince panzere gelip tosladılar. Hem de ne toslama ama...


Brezilya balonunun nasıl ki bir yerde patlayacağı açık ve seçikti, Almanlar da turnuvanın ilk maçında Portekiz'i "parçalayarak" Avrupa'dan kalkıp taa Güney Amerika'ya kupayı almak için geldiklerini dosta düşmana gösterdiler. Linekeer'in "Futbol 90 dakika süren ve sonunda Almanların kazandığı bir oyun" vecisesini çok kez doğruladıkları gibi yine ispat edip gruptan rahat çıktılar, Cezayir'in duvar olduğu maçta tek kale oynadılar, uzatmalarda da olsa üst tura çıktılar, turnuvanın en iyilerinden Fransa'ya pozisyon vermeden yarı finale geldiler ve tarihi destan yazdılar...


Yukarıda iki takımın da Dünya Kupası maçları boyunca sergiledikleri  performansı kısaca özetledikten sonra, finalistin birinin Almanya olacağı açıktı da 7-1lik bir skorun ortaya çıkacağını tahmin eden olmazdı herhalde. Neymar'sız Thaigo Silva'sız Brezilya ulusal marşı pek de coşkulu söyledi ki, benden başka çokça futbolsever Türkiye-İsviçre maçı öncesindeki Alpay'ı hatırlamıştır. Motivasyon iyidir de aşırısı zarardır, hele 50 kg tüy siklet boksör 120 kg ağır siklet rakibine kafa tutarsa ilk raundda nakavt oluverir. Erken gol atmak istedi Brezilya da Kolombiya maçında attıkları ilk golün benzerini Almanlar Müller'le onlara tattırıverdi ilk on dakikada. Daha eyvah demeden, Klose, Kroos, Khedira ile yağmur gibi yağdı panzerler de futbolda mola olsaydı Scolari belki toparlardı takımı ama devreye kadar da epeyce zaman vardı, epey acı çektiler, epey ağlattılar tribündekileri...


15 dakika ara biraz kendine getirdi Brezilyalı topçuları da komple takımdı Almanlar, forvetleri kadar kalecileri de maça etki ediyordu, "Berlin duvarı" gibi set çekti kalesine, yakından uzaktan, ayakla, elle, yumrukla kurtardı gelen topları Neuer. Yarı final maçıydı nihayetinde, esas amaca ulaşmak için son bir oyun daha vardı, o düştü Löw'un ve takımının aklına, sakatlıktır, karttır tehlikesine "sıkmadılar" kendilerini ilk devre kadar Almanlar ama yine de yürüye yürüye iki gol daha atıverdiler. Sekiz yazacaktı Almanların hanesinde ve Brezilya "şeref sayısı" bile göremeyecekti de Mesut son dakika "bencilce" kaçırıp dönen top Alman kalesinde gol oluverdi. Bereket ki final maçı değildi o zaman  iki haneli rakamlar yazardı skorbordda şampiyonun hanesinde ki, topluca emekli olur, başka kıtaya göç ederdi Scolari ve topçuları...


Finalistin biri Almanlar olurken, bu akşam Hollanda-Arjantin maçı da diğer final oynayacak ekibi belirleyecek. Aslında senaryo çok da farklı olmayacak yukarıda yazdıklarımızdan, Arjantin de "çekirge" misali sek sek gelirken buraya kadar, Hollanda bazı maçlarda zorlansa da "takım gibi takım" görüntüsü veriyor. Messi ve arkadaşları da tarihi fark yerlerse, kimse şaşırmasın...

Tarih: 8 Temmuz 2014 Salı
Saat: 23.00
Stadyum: Estadio Mineirao (Belo Horizonte)
Hakem: Marco Rodriguez (Meksika)
Brezilya: Julio Cesar, David Luiz, Fernandinho (Dk. 46 Paulinho), Marcelo, Hulk (Dk. 46 Ramires), Fred (Dk. 69 Willian), Oscar, Dante, L.Gustavo, Bernard, Maicon
Almanya: Neuer, Hoewedes, Hummels (Dk. 46 Mertesacker), Khedira (Dk. 76 Draxler), Schweinsteiger, Özil, Klose (Dk. 58 Schürrle), Muller, Lahm, Kroos, Boateng
Goller: Dk. 11 Thomas Müller, Dk. 23 Miroslav Klose, Dk. 24 ve 26 Toni Kroos, Dk. 29 Sami Khedira, Dk. 69 ve 79 Andre Schürrle; Dk. 90 Oscar
Sarı Kart: Dante
Maçın Adamı: TONI KROOS

1 Temmuz 2014 Salı

Kolombiya:2-0:Uruguay


"Hagi sana 40 metreden bir çakar, nereye koyacağını bilemezsin o istatistiklerini" diyordu Metin Türel, Gheorghe Hagi'nin o kimsenin beklemediği anda ceza sahası dışından yolladığı füzelere vurgu yaparken de Kolombiyalı James Rodriguez'in takım arkadaşından aldığı kafa pasını göğsü ile yumuşatıp Uruguay kale sahası dışından dönerek voleyle yolladığı topu Ümit Aktan'ın meşhur  "Schmaichel değil, bütün 'Maykıllar' gelse bu topu çıkaramaz" vurgusunu haklı çıkarırcasına Muslera değil "alemin tüm kalecileri gelse filelerden çıkarmak dışından ellerinden bir şey gelmeyecekti. Böyle bir gol Oscar hocanın kafasındaki bütün teknik-taktik varyasonları buruşturup çöpe atarken, sahadaki Uruguaylı topçuların da "az buçuk moralini" hiç etmeye yetiyordu. Kuşkusuz Suarez'e FIFA'nın verdiği ceza onları da etkilemişti, takımlarının gol makinesi İtalyan ve İngiliz spor kamuoyu ve özellikle de basının yönlendirmesiyle "futbolun patronları" tarafından futboldan men edilmişti, Oysa ki, hırs ve azim sembolüydü Luis, Dünya Kupasının ne kadar da önemli olduğunu göstermişti arkadaşlarına. Bir çok futbolcu kulüp takımlarındaki sakatlıklar nedeniyle Brezilya'da memleketlerini yalnız bırakırken, Suarez Liverpool formasıyla yaşadığı sakatlık sonrası turnuva başlayana kadar " o doktor bu doktor" koşturmuş, ameliyat olmuş, kendisine çok iyi bakmış ve insanüstü bir gayretle Brezilya'daki maçlara yetişmişti. Giriştiğin kavgada sırtını dayayacağın en sağlam arkadaşın Suarez yanında yok, bir de şapka çıkartacak bir gol yemişsin, kalır mı moral motivasyon?



İngiltere ve İtalya maçlarında olduğu gibi rakibi durdurup, sonra da vuracaktı Oscar Tabarez ama Rodriguez hesap kitap şaşırtmaya devam etti, Uruguay soyunma odasında yapılan konuşmaları da attığı ikinci golle ıskartaya çıkarınca, tecrübeli hoca turnuvanın hayal kırıklığı Forlan'ı ve Pereira'yı vakit kaybetmeden yanına alıp, Stuani ve Ramirez'i son bir ümit olarak sahaya sürdü de bu sefer karşılarına David Ospina çıktı. Higuita, Cordoba, Mondragon derken milli takım formasını 2007de bir Uruguay maçıyla giyen Nice'li Ospina, devleşti kalesinde, bir an önce bir gol atıp çeyrek final hayallerini sürdürmek isteyen Uruguaylı topçulara hayal kurmalarına dahi müsaade etmedi, uzaktan altı pastan her topu tuttu, yakalayamadıklarını dışarı attı, Şili kalecisi Claudio Bravo'yu zor geçen Neymar ve arkadaşlarını da çeyrek final için kara kara düşündürdü.


***Line ultrasMovement Canlı Maç Anlatımı***

22:17 ultrasMovement Kolombiya (COL) - Uruguay (URU) maçının canlı anlatımıyla saat 23.00den itibaren sizinle olacağız... Kolombiya ilk onbiri: Ospina, Zapata, Yepes, Sanchez, Armero, Aguilar, Gutierrez, Rodriguez, Cuadrado, Zuniga, Martinez  Uruguay ilk onbiri: Muslera, Godin, Pereira, Rodriguez, Gimenez, Pereira, Arevalo, Gonzalez, Cavani, Caceres, Forlan
22:33 ultrasMovement Bu geceki kritik mücadelede Uruguay'dan Muslera, Godin, Rios, Caceres, Gargano ve Lugano, Kolombiya'dan Sanches ve Guarin sarı kart görmeleri halinde takımlarının çeyrek finale çıkması durumunda takım arkadaşlarını yalnız bırakacaklar...
22:38 ultrasMovement İtalya-Uruguay maçında rakibini ısırdığı gerekçesiyle FIFA tarafından 9 maç 4 ay futboldan men cezası alan Luis Suarez'in formasını takım arkadaşları maçtan önce soyunma odasına astı ve "Seninleyiz Luis" mesajı yolladılar takım arkadaşına.
22:43 ultrasMovement Bu geceki mücadele biz Galatasaraylılar için de ilginç olacak, bir kalede şimdiki kalecimiz Muslera, diğer takımın yedek kalecisi de sarı-kırmızılı formayla şampiyonluk yaşamış unutulmaz kalecimiz Mondragon... Güzel maç olsun, hak eden kazansın...
22:48 ultrasMovement Uruguay'lı golcü Suarez'e verilen cezaya en büyük tepki Maradona'dan geldi: "Kelepçeleyin Suarez'i ve Guantanamo'ya Yollayın" http://ultrasmovement.blogspot.com.tr/2014/06/kelepceleyin-luisi-ve-guantanamoya.html
22:57 ultrasMovement COL-URU| Takımlar Maracana'ya çıktı, ulusal marşlar okunuyor ve mücadele biraz sonra başlayacak. Bu karşılaşmanın galibi çeyrek finalde ev sahibi Brezilya ile karşılaşacak...
23:01 ultrasMovement COL-URU|Mücadele Uruguay'ın vuruşuyla başladı...
23:07 ultrasMovement COL-URU| Dakika 5> İlk tehlikeli atak Kolombiya'dan geldi, Rodriguez'in serbest vuruşunda Muslera yumrukla topu uzaklaştırdı.
23:13 ultrasMovement COL-URU| Dakika 10> İlk on dakika geride kalırken, Uruguay diğer maçlarda olduğu gibi savunmayı sağlama alıp, kontra ataklarla rakibinin üzerine gitmeyi düşünürken, Kolombiya ise daha çok oyunu rakip alana yığmak niyetinde.
23:23 ultrasMovement COL-URU| Dakika 20> Mücadelede tehlikeli atak olmasa da Kolombiya'nın %70'e 30Luk topla oynama üstünlüğü var.
23:31 ultrasMovement COL-URU| Dakika 28> Goooooooolllll James Rodriguez! Uruguay ceza sahası önünde arkadaşının kafayla verdiği pası göğüsü ile yumuşatan Rodriguez, top yere düşmeden mükemmel bir vuruş yaptı ve top üst direğe çarparak Kolombiya takımını 1-0 öne geçirdi.
23:34 ultrasMovement COL-URU| Dakika 32> Golden sonra Uruguay rakibinin üzerine gelmeye başladı. Kolombiya ceza sahası önünde kazanılan serbest atılı Cavani kullandı, top direğin hemen üzerinden auta gitti.
23:41 ultrasMovement COL-URU| Dakika 39> Kolombiya ceza sahası içindeki karambolde topu önünde bulan Gimenez sol ayağıyla çok sert vurdu ama kaleci Ospina iyi uzandı
23:45 ultrasMovement COL-URU| Kolombiya'nın golünü atan James Rodriguez, Dünya Kupası'nda oynadığı 4. maçta 4. golünü atarken şu ana kadar 2 tane de asist yapmayı başardı.
23:47 ultrasMovement COL-URU| İlk yarı sona erdi: Kolombiya.1-0:Uruguay
23:51 ultrasMovement Kolombiyalı James Rodriguez'in müthiş golü Maracana stadının tarihine yazılacaktır da, "Maracana'yı bugüne kadar 3 kişi susturdu, biri Papa, biri Frank Sinetra biri de bendim" diyen Uruguaylı Ghigghia'nın hikayesi de burada: http://ultrasmovement.blogspot.com.tr/2009/12/alcides-ghiggia-maracanada.html
2014/06/29(Sun)
00:04 ultrasMovement COL-URU| İkinci yarı Kolombiya'nın vuruşuyla başladı.
00:10 ultrasMovement COL-URU| Dakika 49> Goooooooooollllll James Rodrigueeeeez! Kolombiyanın organize gelişen atağında ceza sahasına yapılan ortada Cuadrado kafayla Rodriguez'e çıkardı ve genç yetenek de takımı adına ikinci golü kaydetti. Kolombiya:2-0:Uruguay
00:12 ultrasMovement COL-URU| Dakika 53> Uruguay'da iki oyuncu değişikliği: Forlan ve Pereira çıkıyor, Stuani ve Ramirez oyunda.
00:14 ultrasMovement COL-URU| Dakika 55> Uruguay'da Gimenez sarı kart görüyor. Kolombiya kaleyi karşıdan gören bir pozisyondan serbest atış kullandı ama top barajdan döndü.
00:18 ultrasMovement COL-URU| Dakika 59> Gonzales'in şutunda Ospina yatarak topu kontrol etti.
00:24 ultrasMovement COL-URU| Dakika 64> Uruguaylı Rodriguez bu sefer driplingle ceza sahası önüne geldi, sert bir şut çıkardı ama Kolombiya kalecisi Ospina müthiş çıkardı.
00:25 ultrasMovement COL-URU| Dakika 67> Uruguay'da Gonzales çıkıyor Hernandez oyunda.
00:27 ultrasMovement COL-URU| Dakika 68> Kolombiyada Teo Gutierrez çıkıyor Mejia oyunda.
00:29 ultrasMovement COL-URU| Dakika 70> Bu dakikalarda Uruguay bütün hatlarıyla gol için geliyor Ospina'nın kalesine ama Kolombiya defansı hata yapmıyor, rakibine boşluk vermiyor ve skor hala Kolombiya lehine 2-0...
00:33 ultrasMovement COL-URU| Şu ana kadar Dünya Kupasının en çok gol atan oyuncuları:
COL: James Rodriguez (5)
ARG: Lionel Messi (4)
GER: Thomas Muller (4)
BRA: Neymar (4)
00:36 ultrasMovement COL-URU| Dakika 77> Uruguay'da yedek kulübesindeki Lugano sarı kart gördü ve takımı çeyrek finale çıkarsa cezalı duruma düştü.
00:37 ultrasMovement COL-URU| Dakika 78> Kolombiya'da Armero sarı kart gördü.
00:40 ultrasMovement COL-URU| Dakika 79> Kolombiya defansının hatasında topla buluşan Maxi Pereira kaleciyle karşı karşıya iyi vurdu ama Ospina bu maçta gol yememeye niyetliydi, takımı adına iyi bir kurtarış yaptı.
00:40 ultrasMovement COL-URU| Dakika 80> Kolombiya'da Cuadrado çıkıyor Guarin giriyor oyuna.
00:44 ultrasMovement COL-URU| Dakika 84> Cavani'nin ceza sahası dışından sert vuruşunda yine Ospina başarılıydı ve topu kornere çeldi. Bu dakikalarda Kolombiya'da James Rodriguez çıktı yerine Ramos girdi.
00:52 ultrasMovement COL-URU| Maç sona erdi: Kolombiya:2-0:Uruguay... Kolombiya, 4 Temmuz'da Brezilya'nın rakibi olacak...

Blog Widget by LinkWithin