8 Ağustos 2018 Çarşamba

Galatasaray:1 (5) - (6) 1: Akhisarspor


Geçen sezonun son maçı ya da yeni sezonun ilk maçı... Nasıl adlandırılır Süper Kupa maçları acaba... Çünkü bir önceki sezonun lig şampiyonu ile Türkiye Kupası şampiyonu  "en büyük" olmak için karşı karşıya gelmekte, bir önceki sezonun emeğini araya giren tatil sonrası yeni topçularla, yeni hocalar yemekte...  Bana kalırsa, Süper Kupa finalini oynamaya hak kazananları ödüllendirmek adına Super Kupa finali ligin bitiminden hemen sonra oynanıp, sezonun Z raporu alınmalı...

İşin felsefesini bir kenara bırakırsak, şampiyon Galatasaray kupa sahibi Akhisar karşısında tek kale ama "kötü" bir oyun sonrası penaltı atışlarıyla iki sene önce aynı stadyumda Beşiktaş'tan aldığı kupayı bu sene rakibine teslim etmiş oldu. Galatasaray'ın begenmediğimiz oyununda Konya stadının zemininin rezalet olmasının da payı var tabii ki. Şimdi diyen olacaktır, Akhisar da aynı zeminde oynamadı mı? Evet, onlar da oynadı ama Galatasaray top yapmaya çalışırken, onlar sadece savunma yapıp, gelen topu uzaklaştırdılar.

Rakip ismen "zayıf" olunca, Galatasaraylı topçular da oyuna "nakonsantre" başladılar ve Muslera'nın belalısı Seleznyov daha 5. dakikada takımını öne geçirdi. Sarı-kırmızılı topçular beraberliği yakalarız özgüveni ile oyuna devam etti ama saha zemini olsun, sezon öncesi hazır olmamaları olsun bir türlü Fatih'in kalesinde arzuladıkları tehlikeleri yaratamadılar. Pozisyon bulmayı geçtik, iki pas peşi sıra yapamadıkları anlar oldu, basit top kayıpları, takım arkadaşı yerine topu taça yollamalar hem Fatih Terim'i kızdırdı, hem de Galatasaray'lı taraftarları öfkelendirdi.

Böyle "havadan sudan" bir ilk devre oynanırken, Garry Rodriguez'e atılan uzun topta, "Speedy Gonzalez" meşin yuvarlağı iyi kontrol etti ve Akhisar kalesine son sürat giderken, Dany'nin çelmesiyle kendini yerde buldu. Kim olursa kırmızı kartı çıkaracağı pozisyonda maçın hakemi Cüneyt Çakır sarı kart çıkardı. Dedik ya "kim olursa kırmızı verirdi" diye, VAR'ın başındaki hakemler de kartın yanlış olduğunu Cüneyt'e söylediler ve o da gitti videodan pozisyonu izledi ama "egosu" kararını değiştirmesine müsade etmedi. Maç içinde eski hakem Erman Toroğlu, maçtan sonra Ahmet Çakar'dan Deniz Çoban'a bu mesleğe emek vermiş herkes kırmızı derken, hatta Akhisar kalecisinin "Garry'nin pozisyonunda Dany dahil tüm takım kırmızı çıkmasını bekliyorduk" itirafına rağmen Cüneyt Çakır'ın yanlış karar vermesi daha ilk maçta VAR sistemine güvenini de sarstı. Demek ki hakemin kafasında bir karar varsa, isterseniz ona pozisyonu değişik değişik kamera açılarıyla gösterin, o hakem istediği kararı verecektir. FIFA'nın, UEFA'nın çok sevdiği Cüneyt Çakır kendi memleketinde bir kez daha sınıfta kaldı...

Akhisar ikinci yarı 10 kişi oynasa Galatasaray maçı alır mıydı bilinmez de, geçen seneki akıcı oyunundan çok uzaktı sarı kırmızılılar. Özellikle Belhanda,  Fernando, Gomis, Donk neredeyse sahada hiç yoktular.  Kim mi vardı? Yaz tatili yapmayan, Rusya'da Dünya Kupası oynayan ama iş ahlakından taviz vermeyen Yuto Nagatomo tek çırpınan oyuncuydu. Fatih Terim skoru değiştirmek için Eren'i, genç Yunus'u oyuna aldı ve Eren attığı golle maçı uzatmaya götürdü. Alt yapıdan gelen genç Yunus'u, saha kenarında Onyekuru, Muğdat gibi yeni transferler varken oyuna almak Fatih hocanın herkese bir mesajıydı aslında: Aklınızı başınıza alın, formayı dağıtırken isme  bakmam...

Uzatmalarda da yürüyemeyecek kadar yorgun olan iki takımın topçuları kalecileri korkutacak pozisyon üretemeyince, maç penaltı atışlarına gitti ve Akhisar'ın başladığı ve beşte beş yaptığı vuruşlarda, Galatasaray son atışta Gomis'le kaleci Fatih'i geçemeyince kupa Manisa'ya gitmiş oldu. İngiliz bilim adamları penaltı atışlarında kuranın önemine dikkat çekip, ilk vuruşu yapan takımın maçı kazanma olasılığının %60 olduğunu belirtmişler Dünya Kupası başlamadan önce. Pazar geceki maç da bunu kanıtlayan başka bir örnek oldu.

Kupa kaybedilince ihale Gomis'e kalmış oldu. İki ay öncesine kadar Fransız topçuya tapanlar, maçtan sonra sosyal medya hesaplarından aynı oyuncuya ana avrat küfür eder oldular. Şaşırıyorum, nasıl bu kadar bencil ve vefasız olabiliyor insanlar ve diyorum ki iyi ki bu yeni nesil ellerinde akıllı telefonlarla Galatasaray'ın 14 sene arka arkaya şampiyon olamadığı yıllara denk gelmedi.


Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin