1 Ekim 2009 Perşembe

Şampiyonlar Ligi Çarşamba -2-


Beşiktaş'ın "annesinin ligindeki" durumundan dolayı, Rusya'da CSKA ile Moskova'da yapacağı maç öncesi pek kimse ümitli değildi Kara Kartal'dan, tutkulu taraftarları hariç. Hatta etrafta Denizli bu maç sonrası istifa edecek, Ersun Yanal takımın başına geçecek senaryosunun da temeli, Beşiktaş'ın kaybedeceği üzerina yazılmıştı. Bu şartlar altında çıkılna soğuk deplasmanda, Beşiktaşlı topçular daha ısınmadan kalelerinden meşin yuvarlağı çıkarmak durumunda kaldılar. Bu şaşkınlık 10-15 dakika daha sürdü, sonrası ise sıkıcı bir mücadele... Ruslar en yetenekli oyuncuları Krasiç ile bir gol daha bulurken, Beşiktaş'ı ise yine golsüz maç bitirme telaşı sardı, bereket uzatma dakikalarında Ekrem şeytanın bacağını kırmayı becerebildi. Rüştü'ye değinmeden edemeyeceğim, hadi iilk golde Dzagoev müthiş vurdu ama Krasiç'in golünde yine güldürdü kendine televizyon başındakilere. "Kurt kocayınca" maskara olurmuş ya, Rüştü'nünkü de o hesap, bırakma zamanı gelmedi mi?
Grubun diğer maçı az kalsın Beşiktaş'ın ileriye dönük bütün hesaplarını kapatacak bir sonuçla noktalanacaktı ki, önce Giggs, sonra Carrick havalandırdılar kaleci Benaglio'nun kale filelerini. Özellikle ikinci golde Berbatov'un basketboldaki pivot gibi ceza sahasında topu tutup, arkadaşlarına asist etmesi futbolun güzelliğiydi... Ligte ağır aksak giden Wolfsburg, kafayı kupaya mı taktı acaba?
A grubunun "dişli" mücadelesinde almanlar oynadı, İtalyanlar savundu kalelerini ve maçta gol sesi çıkmadı. Özellikle Ribery'nin slalaom yaparak ceza sahsına girdikten sonra, bir aşırtması var kı kaleciyi, futbol ilahları biz güzel oyun dilencileri için daha bonkör olabilirlerdi diye düşünüyorum... Bu skor Bayern'i liderlikte tutarken, Juventus ilk ikinin dışında kaldı. Grup ikincisi Bordeaux ise gol için yırtındı direndi, hata "dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan da olacaktı" kalesinde gördüğü kontralarda ama çalışmanın ödülünü Ciani'nin bitime 7 dakika kala attığı golle aldı...
C grubunda İsviçreliler, zaten kötü giden Milan'a bir tekme de onlar vurdu ve Leonardo'yu uçurumun kenarında bıraktılar, artık Brezilyalı hoca düştü düşecek. Aslında, kötü oyun oynamadı Milan, bir çok pozisyon da buldu ama "top bazen de sevecek" adamı, sarmaş dolaş olmak isteyecek kale ağlarıyla. İlk haftanın yıldızı İnzaghi, bu haftanın şansızıyıd desek yanlış olmaz, bir adım değil, bir karıştan vurduğu top nasıl kalecinin ayağına çarpar. İtalyanları yazarken, Tihinen'in attığı "artistik" golü de görmezden gelmeyelim, izleyin, izlettirin... Milano yas tutarken, Madrid festival yapıyordu adeta. Real bu sene yaptığı transferlerin yararını görüyor, Ronaldo-Kaka-Benzema oynadıkça, Perez keyiften dört köşe oluyor, rakipleri alıyor bir endişe. Bu gece de ilk yarısı golsüz biten maçta, sazı eline alan "transfer zenginleri" 6 dakikada attıkları üç golle Fransızları puansız yolladılar evlerine. Skoru garantileyen Pellegrini de Kaka ve Ronaldo'yu yanına alırken, Raul'e de rekor kırma şansı verdi.
D grubunda ise Ancelotti'nin Chelsea'si favori gittiği Apoel deplasmanında Anelka'nın golüyle, 3 puanı kaparken, son yıllarda bu ligte surekli karşılaşan Porto ile Atletico Madrid'in karşılaşmasından ev sahibi 2-0 lık skorla galip ayrıldı. Bu maçta da Falcao'nun golü, Tihinen'e nazire yaparcasınaydı...

B Grubu
CSKA Moskova:2-1:Beşiktaş
(Gol:Dzagoev 7', Krasiç 61'/Ekrem 90+2')
Manchester United:2-1:Wolfsburg
(Gol:Giggs 59', Carrick 78'/Dzeko 56')

A Grubu:
Bayern Münih:0-0:Juventus
Bordeaux:1-0:Maccabi Haifa
(Gol:Ciani 83')

C Grubu:
Milan.0-1:Zürih
(Gol: Tihinen 10')
Real Madrid:3-0:Marsilya
(Gol:Ronaldo: 58'-64', Kaka 61')

D Grubu
Apoel:0-1:Chelsea
(Gol:Anelka 18')
Porto:2-0:A.Madrid
(Gol:Falcao 75', Rolando 82')

Hiç yorum yok:

Blog Widget by LinkWithin