13 Ekim 2008 Pazartesi

Hain Cim Bom, Saraylı Beşiktaş



"Galatasaray kulübüne zaten Kurtuluş Savaşına katkıda bulunmadığı için pek sempatiyle bakmıyordu. Beşiktaş da zaten Saray mensuplarının kulübüydü. Saray paşalarının, bakanların, vezirlerin kulübüydü. Onlara karşı da bir sempatisi yoktu. Ancak Kurtuluş Savaşı'na katkıda bulunduğu için Fenerbahçe'ye sempati duyardı'' diye açıklamalarda bulunmuş Veli Necdet Arığ... Bir çok gazetede ve spor sitesinde bu açıklamaların detayları var. Daha da ileri giderek futbolun ilk kurallarını da Türklerin koyduğunu, Hazreti Muhammed'in bir futbol hastası olduğunu, ikinci Mahmut'un topçuların heykellerini dikecek kadar bu işi sevdiğini belirtmiş. 86 yaşında olmasa, çıkıp gündem yaratmak ve kendini meşhur etmek için söylüyor diyeceğim ama bu yaştan sonra bu işlere kalkışmaz. Yaşının ilerlemiş olmasından dolayı, bazı şeyleri yanlış hatırlıyor diye düşünmek içimden geliyor... Futbol ve tarihi hakkında az sayılamayacak ölçüde kitap okudum, elimden geldikçe de futbolun edebiyatına ait her yayını takip etmeye çalışırım. Gazetelerden, dergilerden oluşan arşivlerim artık koyacak yer endişesi yaratmaya başladı. İnternet sayesinde de geçmişe yönelik araştırmalar yapıyorum, kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Bildiğimiz iyi kötü 2-3 yabancı dil sayesinde de yabancı yayınları takip etmeye çalışıyoruz elimizden geldiğince... Kısaca mütevazi davranmazsam, ortalama bir futbol izleyicisinden bu işe daha çok gönül ve emek veriyorum. Eski hakemimiz sayın Veli Necdet Arığ'ın açıklamalarındaki "gerçekleri" ilk defa duyuyorum ki bunlar gözardı edilecek olaylar değil. Özellikle Hz. Muhammed ve futbol birlikteliği, bu güne kadar hiç yazılmadı, konuşulmadı, eğer böyle bir şey varsa bunu tek bilen Veli Necdet Arığ mı acaba? Ayriyetten, Atatürk'ün Galatasaray'dan ve Beşiktaş'tan hoşlanmadığı cümleleri haddini aşan açıklamalar olmuş biraz... Burada uzun uzun yazmayacağım Atatürk hangi takımlıydı diye, bu konuda her kulüp kendince bir açıklama getirip, Ulu Önderin kendi kulübünün yandaşı olduğunu belirtiyor. Ama Atamızın ağzından tek bir cümle yok: "Ben ..... takımlıyım" diye... Galatasaray'ın şehit verip vermediğini merak edenler de Galatasaray lisesini bir zahmet ziyaret ederlerse, hem tarihin içinde bir yolculuk yapmış olurlar hem de bilgilerine yeni bilgiler eklemiş bulunurlar. Kısaca, o zamanı günümüz şartları içinde düşünmemek lazım, Kurtuluş savaşı günlerinde vatan için herkes cepheye koşmuş, orada yaralanmuş ya da canlarını vermiştir. O yılların topçuları bugünkü gibi "paralı profesyoneller" değildi ve "askerliği kısa dönem mi yapsam hiç mi yapmasam" sorusu içinde bunalım yaşamıyorlardı... Veli Necdet Arığ'ın bu açıklamaları ne zaman yaptığını bilemiyorum ama ülkenin milli birliğe en çok ihtiyacı olduğu bu günlerde, bu tarz demeçleri ortaya atanlar, büyük bir yanılgının içindedirler... Bu ülke yabancı askerlerin botları altında çiğnenmekten bağımsızğına kavuştuysa Fenerbahçelisi, Beşiktaşlısı, Galatasaraylısı, Lazı, Çerkezi, Göçmeni, erkeği, kadını, çocuğu sayesindedir...
Bir not:Veli Necdet Arığ ile ilgili internette biraz araştırma yaptığımda da şöyle ilginç bir olaya rastladım: Kendisi şu anki başbakan R.Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşaspor forması giydiği yıllarda maçını yönettiğini belirtmiş ama Hacı Hasdemir'in "Aman Babam Görmesin" adlı kitabında R. Tayyip Erdoğan'ın Kasımpaşa forması giydiğinden bahsedilmiyor... Her söylenilene inanmamak lazım galiba...


1 yorum:

Adsız dedi ki...

Selanik doğumlu olan Atatürk, tabii ki de Aris taraftarıydı diyorum ve bu tartışmaya gelişine bir vole ile son veriyorum :)))))))))))))))))))

Blog Widget by LinkWithin